bugün

ses tonunu oldukça ekonomik kullanan insandır, ne dediğini anlayabilmek için yanında olsanız dahi sokulmanız gerekir, cümleler tekrarlardan ibaret olur nitekim hemen her kurduğu ilk cümlesinde siz efendim? dersiniz tekrarı aynı tonda gelir, anlarsanız ne ala anlamasanız da hıı diyip geçersiniz.
bir de sesi distortion'lu insanlar vardır. en az onlar kadar kötüdür bu sessiz tipler de.
herhangi bir rahatsızlıkları yoksa, yani sırf keyfiyetten bu şekilde konuşuyorlarsa, çemçük ağızlı veya daha kaba bir tabirle "a.cık ağızlı" denilebilecek insanlardır.
sinirden, kanınızı beyninize çıkartan kişilerdir. bir de bunun üzerine iki büklüm vaziyette eğilip dinlemek vardır ki, beyin kanaması geçirmek işten değildir. kendisi kazık gibi oturur, istifini bozmaz. siz onu dinlemek için şekilden şekile girersiniz. eline mikrofon tutuşturup, güçlü bir hoparlöre bağlanmalıdır.
belki cok utangactir. elinde degildir ne yapsin. kizmamak lazim. yaziktir...
otobüste yüksek sesle konuşarak, hayat hikayesini herkesin dinlediği insana tercih edilmelidir.
dedikodu yapan insandır.

özellikle 60 yaş üstü teyzeler, etraflarında kendilerinden başka kimse olmasa bile, dedikodu yaparlarken sessiz konuşurlar.
özgüven eksikliği olabilecek insandır.
genelde tiyatrocu,operacı abilerimizde görürüz.bir konuşma tekniğidir.fakat hiç gerekli değildir.bokunu çıkarmış insan modelidir.telefonda daha da anlaşılmaz olup birde benim türkçem anlaşılmıyor mu diye alınırlar.hayrettir.
daha da güzeli " artık büyüdük, susarak da bir şeyler anlatabiliriz."
ne, efendim, anlamadım, demekten artık benim utandığım, e be kardeşim biraz bağır be, diyesi geliyor ama nasıl bir etkileri varsa insanın üstünde denmiyor işte. he deyip geçilesidirler bence.