bugün

Yurtta barış dünya da barış. Bu cümle benim değil evet ama bu cümleyi kuran kişi ile aynı fikirdeyim.
(bkz: hippi) olabilir.
Dandik kum torbalarının arasından karanlık bir dağı izlerken, yan siperdeki berber arkadaşına bakıp “onu son kez mi görüyorum” düşüncesini yaşamış her erkek savaşa karşı olur.
Hele bir de ayın 14’ü ise gece karanlığı arkadaşının gözlerini daha net ortaya çıkartır.
Ölümü izlemek ve beklemek feci bir olaydı gençler.
geçenlerde izlediğim star wars last jedi filmindebir savaş sahnesi ardından prenses leia ve poe denen dallama arasında şöyle bir konuşma geçiyor.

Poe: o görevde kahramanlar vardı.
Leia:ölü kahramanlar. liderler değil.

filmi durdurup bi sigara yakıp bunu düşündüm. gerçekten de düşünülmesi gereken bir nüans.

hadi sizde düşünün. ben anlatmayayım.
Zaruret olmadıkça savaş yanlısı olmak sadistliğin vücut bulmuş halidir.

Tabi savaş kapınıza dayanmıştır, siz savaşmak yerine teslim oluyorsanız o zaman işler farklı.

Savaşın ne kadar illet bir organizasyon olduğunu yakın geçmişteki savaşları az biraz incelemiş olanlar bilir. Esirlere yapılan muameleler, sivil katlitamları, soykırımlar, tecavüzler, gasplar, ambargolar, hastalıklar ve daha bir çok olumsuzluğun yaşanacağı bir ortamı istemek için insanın akıl sağlığını yitirmiş olması gerek.
Irak ve vietnam savaşından bir Kaç fotoğraf:

görsel
görsel
görsel
Savaşa evet diyen insan vicdansızdır kana susayan bir canidir, hee savaş kaçınılmazsa da kaçan namerttir.
bir bilgi birikimine sahip ve sosyal baskıya boyun eğmeyen erkek soylemidir. kendini bi sık sanan toplumun dayattiklarini erkeklik olarak gören sünnet olunca erkek askere gidince bir kadın sahibi olabileceğine inanan. bir de neden savaşıyoruz var evet tüm savaşları bitiren soru bu savaştan sonra aklı başına gelen geri beyinlilerin aklı başına gelmesiyle daha önce söyleyenlerin değil de kendi fikriymis gibi sorar bu soruyu.