bugün

parasal ücretlerdeki artış oranı ile işsizlik oranı arasında kuduğu ilişkiyi geometrik olarak açıklar. ekonomi tam istihdam düzeyine doğru giderken, yani işsizlik azalırken parasal ücretlerdeki artış oranı da yükselmektedir...
phillips'in parasal ücretlerle işsizlik arasında kurduğu bu ilişki, daha sonraları enflasyon ile işsizlik arasındaki ilişki haline dönüştürülmüştür...
keynesci görüşü destekler nitelikte bir iktisadi buluştur. phillips eğrisinin orjinalinde işsizlik oranı ile nominal ücretlerdeki değişme oranı arasında ki ilişki incelenmiştir. daha sonraları lipsey bu görüşü genişletmiş sonrasında ise samuelson ve solow bu teoriyi genişleterek enflasyon ve işsizlik arasında ki ilişkiyi açıklamışlardır.1960 lı yıllarda phillips eğrisi büyük ilgi görmüş, her ülke için ayrı ayrı hazırlanan bu eğriler hükümetlere bir mönü kartı gibi takdim edilmiştir.böylece hükümetler, arzu ettikleri enflasyon oranının hangi bedelde işsizliğe sebep olacağını bilerek politik tercihlerini kullanabileceklerdi. fakat çok başarılı olduğu sözylenemez, bu ililşkinin varlığı devamlılık gösterememiş keynesci görüş itibar kaybederken paracı görüşün önü açılmıştır.
monetaristler tarafindanda revize edilip kullanilan egri.
gelistirilmis halinin formülü;

enflasyon orani= tahmini enflasyon-(issizlik orani - dogal issizlik orani)+ arz soklari

olan egridir.

basit halindeki mantik su olguya dayanir;

fiyat artarsa reel isci ücretleri (nominal ücret/ fiyat düzeyi) azalir. reel ücretlerin artmasi firmalarin is talebini arttirir. bu da genel issizligin asagi yönde degismesine yol acar.