bugün

2 yaşına girmemiş oglum nisanda türkiyeye geldigimizde annemin elinden tatdı o duyguyu muhtemelen seneye ziyaretimizde gene o legende bir kac kez daha tadar inşallah " anne ne yapıyon banyoda yıkasaydık " " üşümesin çocuk şurda dogalgaz sobasının yanında sıcak sıcak".
Cok sey kaybetmistir.
yazıktır,çocukluğunu yaşayamamıştır. hepimizin leğende çekilmiş fotoğrafları var abi itiraf edelim.
ardindan sobanin önünde oturup kurutulmayan cocuktur.
haliyle sobalı evde de kalmamış çocuktur.
eee tabii başına banyo tasını da yememiştir hiç.
şu an ki liseliler bilmiyor değildir. *
bir çok şeyi bilmeyen çocuktur. taso oynamayan, çarkı felek izlemeyen tombi yemeyen çocuktur. soba üzerindeki güğümü bilmiyordur o. sobanın sıcaklığını ve aynı şekilde sobasız odanın buz gibi oluşunu da bilmiyordur. uzar gider bu.

anılarım depreşti yahu. *
Zengin çocuktur.
kafasına banyo tası yememiş çocuktur.
çok şey kaybetmiş çocuktur.
hele boş boş tv de ne olursa bakmak, o zevki hiç bir şeye değişmem. gerçi şimdi sığmıyoz ama..
banyodan sonra bizimkiler dizisini de izlememiş olandır.
(bkz: küçükken pazar gecesi leğende yıkanmamış yazar)

(bkz: pazar günleri bizimkilerden sonra leğende yıkanmak)
(bkz: sanal bebek)
yapanda herhangi bir fazlalık yapmayanda herhangi bir eksiklik görülmemiş çocuk.
yarrak kürek başlık açmayın lan.
köpüklü gözlerinin acısına mı, bir legenin içinde küçük insan olarak sahip olduğu iki gıdım gururunda elinden alınmasının acısına mı, kaçan film sahnelerinin içinde yarattığı boşluğa mı, annesinin arasıra ayarını kaçırdığı sıcak suyun saç kökleri arasından başlayarak ayak parmaklarına kadar yarattığı sıcak ama deşarj eden acıya mı yanması gerektiğini bilmediği için çok şey kaçırmış çocuktur.
sanırım bu satırları okuduktan sonra şükür yarabbi diyerek, duşa kabinine, jakuzisine ya da en azından kıytırık olarak gördüğü banyo küvetine bir öpücük kondurmuştur.
öp lan o banyonun pırıl pırıl parlayan fayanslarını.
git, o kombinin borularını yala mına koyim.
seni gidi şükürsüz ibne seni.
çocukluğu doksanlarda geçmiş çocuktur.
odun sobasının üzerinde pişen kestaneyi, fırınında pişen patatesi tatmamış çocuktur aynı zamanda.
o mavi leğendeki konforu hiçbir zaman göremeyecek çocuktur.
tuğla büyüklüğünde hacı şakir sabunu "tonnk" diye kafasına yememiş çocuktur.
artık leğeni bile bilmeyen çocuktur. sobanın üstünde ısınan suyla yıkanamamış, leğendeki suda oyuncak yüzdürememiş bugünün çocuğudur.
999999999 in 1 ne demek bilmeyen çocuktur.
O Lehende yıkanırken sürekli gözüme sabun kaçardı, anne gözüm yanıyor dedigimde, daha iyi gözündeki mikroplar ölür derdi.
o zevki yaşayamamış, çok şey kaybetmiştir. çocukluğunu tam olarak yaşayamamış da denilebilir.
Parlement sinema kuşağından da bir haber olan çocuktur.
belki cumartesi akşamları leğende banyo yapmış çocuktur.