bugün

trafik ehliyetinin arka tarafında aşağıdaki şekilde hayat bulan bağış durumu:
"tıbben yaşamın sona erdikten sonra doku ve organlarımın;
-tamamını
-böbreklerimi
-karaciğerimi
-gözlerimi
-kalbimi
-pankreasımı
diğer hastaların tedavisi için bağışlıyorum".
organ bağışı: öldükten sonra organlarımızın başkası tarafından kullanılmasına izin vermektir. kalp, akciğer, böbrek, karaciğer, pankreas, kalp kapağı gibi organlar bağışlanabilir. organ bağışı yapabilmek için 18 yaşını doldurmak yeterlidir. öldükten sonra hiçbir organımızın bize yaramayacağını ve nakil bekleyen hastaları düşününce oldukça hayırlı bir bağıştır.
dinen yapılmasının engelleri olan ama yapılması gereken,yaşayan ve organ bekleyen insanların umudu.
karambole kaza sebebi.
en anlamlı bağış. diyanet, günah olmadığı konusunda fetva vermiştir*.
herkesin iyi taraflarını yazdığı ve kendi fikrimce muhteşem bir olay olduğunu düşündüğüm bu bağışla ilgili bir çarpıcı türkiye gerçeği olan milletvekilleri,ensesi kalın zenginler ve bilimum çok değerli şahsiyetlerin(!) ihtiyaçları olduğu zaman;siz önceden organ bağışlamayı kabul etmişseniz işte o zaman yandığınız durumdur.

ölmeni zkesin değilse bile organa ihtiyacı olan bu zat-ı muhteşemler için sizi ölüme terkediyorlar yahut ölmenizi hızlandırıyorlar güzelim ülkemizde.böyle bir durum olduğu müddetçe insanlarda organ bağışlamak istemiyorlar ya da belirli yerlere organ bağışladıklarını bildirmek istemiyorlar.

bir kazadan sonra ehliyetinizin arkasında tıbben yaşamın sona erdikten sonra doku ve organlarımın tamamını bağışlıyorum ibaresi görüldükten sonra ihtiyacı olan bir muhteşem(!) zat var ise işte o zaman yandınız demektir.

ölmemiş olsanız bile tahtalıköy turizmden size en önden bilet ayrılmış demektir.
yaygınlaşması gereken birşeydir. bir insanın hayatına son vermek ne kadar kötüyse bir insana yaşaması için bir şans vermekte bir o kadar iyidir.neticede duyarlı davranılması gereken birşeydir.
ehliyet alırken sorulması gereken, ama sorulmayan, anlamlı bir eylemdir.
bazı müslümanların günah saydıkları işlem.*
(bkz: seker hocanın organ bagısı)
(bkz: bir hayat hediye et)
şişe, cam gibi atıklar 'geri dönüşüm' adı altında yeniden kullanılır hale getiriliyor. bu da öyle bişey mi ki? ruhsuz olduğunda et parçasından öteye geçemeyen organların yeniden hayat bulması, tıpki hayat vermeleri gibi. ayrıca islam dininin, maddi çıkar düşünülerek yapıldığında haram olur dediği iyilik.
Türkiye de yeterince önemsenmeyen fakat çok önemli bir konudur. eğer şu zamana kadar yaptırmadıysanız gidin bu konularla ilgilenen bir derneğe bilgi alın, yaşananları görün. bizler sağlıklı biçimde yaşarken, onlar hayatın acımasızlığına kurban gitmiş bir halde, geleceğe umutla bakarak bekliyorlar. hastaneye gittiğimde bir böbrek hastası çocuk vardı ki gözyaşlarımı tutamamıştım. onlar hayata 1-0 yenik başlarken, bizler bu duruma seyirci kalmamalıyız.
bir anestezist, bir nörolog, bir kardiyolog ve bir beyin cerrahı' ndan oluşan 4 kişilik uzmanlar kurulunca verilen 'beyin ölümü' kararı sonrasında, ailenin de onayı alınarak makinelerce yaşatılmaya devam edilen kişinin sağlıklı ve kullanılabilecek durumdaki organlarının, hasta ve yaşamak için organ naklinden başka şansı olmayan kişilere verilmesi durumudur.

organ nakli dinen yasak olmadığı gibi vicdanen de yapılmasının doğruluğu tartışılmayacak bir konudur, zira kişi öldükten sonra saniyeler içinde dokularda oksijensizliğe bağlı iskemiler yani doku ölümleri başlar ve günler içinde vermeye kıyamadığınız organlar toprağın altında çürür ve böceklerce yenir. ne yazık ki doğal süreç böyledir. bu nedenle toprağın altında çürümeye terk etmektense; başka insanlara umut, hayat ve yeniden başlama şansı vermek çok daha anlamlı ve sevaptır. zira o kişiler başkaları olduğu gibi biz veya ailemizden biri de olabilirdi.

bir diğer konuysa organ bağışı için sıra bekleyen hastalara yapılan harcamaların mali yüküdür. özellikle böbrek hastaları için kullanılan cihazlar ve ilaç masrafları büyük miktarlar tutmaktadır. taktir edilir ki organ nakliyle bu masraflar da azaltılarak bu paralar tıp için gerekli olan başka alanlara çekilebilir ve böylece daha kaliteli hizmet verilebilir.

bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda organ bağışı topluma daha çok anlatılmalı ve herkesçe yapılmalıdır. **
dinen herhangi bir sakıncası olmadığını diyanet işleri başkanı ali bardakoğlu tv'lerde açıklamıştır. (bkz: bağışlayın)
bir çok insanın hem dinen günah olduğunu düşündüğü (ki bence böle bir olayın günah olduğunu düşünmek gayet mantıksız), ayrıca bilerek ve hem de kasti katledilme korkusu sebebiyle bir çok insanın kaçındığı çok faideli insancıl bir olay. bir gün bizimde ihtiyacımızın olacağını unutmamalı.
Sıkça karşılaşılan sorular:
1.Organ bağışladığımda hemen nakil isteniyor mu?
1.Hayır.Kesinlikle beyin ölümü gerçekleşmeden nakil talebiyle karşılaşmıyorsunuz.

2.Belli bir listede adım oluyor mu?
2.Hayır.Ehliyetinizi işaretlediğinizde zaten siz işaretleyip cebinize koyuyorsunuz.Trafik şubesinin bundan haberi olmuyor.Eğer bir standta bağış kartı doldurduysanız burada size bir form doldurtuluyor.bu form da sadece istatistiksel amaçlı olarak doldurtuluyor.Yani hangi il hangi yaş aralığı gibi istatistikler için.

3.Organ bağışladım diye ölüme terkedilirmiyim?
3.Hayır.Zaten organ naklinin olabilmesi için tam teşekküllü bir hastanenin yoğun bakımında makinalara bağlıyken beyin ölümünün gerçekleşmesi gerekir.beyin ölümü gerçekleştikten sonra makinalar sayesinde organlar bir süre daha canlı tutuluyor.Hem unutmayın ki organ bağışının amacı da hayat kurtarmak.Sizin hayatınız feda edilip bir başkasınınkini denemeye gerek bile yoktur.

4.Ya yakınlarım izin vermezse?
4.Üzerinizden çıkan kart sadece vasiyet niteliği taşıdığı için eğer yakınlarınız doktorun organ bağışı teklifine hayır cevabı verirlerse kesinlikle yakınlarınızın dediği olur.Zaten doktorlar da acılı yakınlara sormakta tereddüt ederler o yüzden ilk cevabın üstüne kesinlikle üstelemezler ve kabul ettirmeye çalışmazlar.bu sebepten ötürü organ bağış kartı almanız kadar yakınlarınızı da bu konuda bilgilendirmeniz en azından bağışladığınızı ve ölümünüzden sonra* bu bağışın yapılmasını kesinlikle istediğinizi sözlü olarakta belirtiniz.

5.Benim organlarım işe yarar mı?
5.Bu konuda örnekle rahatça açıklanabilir.70 yaşındaki bir insanın bile korneası bir başkasının hayata gözlerini açmasını sağlayabiliyor.

6.Donör görünüşü ve vücut bütünlüğü bozulurmu?
6.Organ alımı,ameliyathane koşullarında uzman bir hekim ekibi tarafından gerçekleştirilir.vücut bütünlüğü korunur.

2238 SAYILI ORGAN VE DOKU ALINMASI, SAKLANMASI, AŞILANMASI VE NAKLi HAKKINDAKi KANUN; a göre ;

Madde 14 - Bir kimse sağlığında vücudunun tamamını veya dokularını, tedavi,teşhis ve bilimsel amaçlar için bıraktığını resmi veya yazılı bir vasiyetle belirtmemiş veya bu konudaki isteğini iki tanık huzurunda açıklamamış ise sırayla eşi, reşit çocukları,ana veya babası veya kardeşlerinden birisinin; bunlar yoksa yanında bulunan herhangi bir yakınının muvafakatiyle ölüden organ ve doku alınabilir. Aksine bir vasiyet veya beyan yoksa, kornea gibi ceset üzerinde bir değişiklik yapmayan dokular alınabilir. Ölü,sağlığında kendisinden ölümünden sonra organ veya doku alınmasına karşı olduğunu belirtmişse organ ve doku alınamaz.

copy+paste değil alın teri.
Bağışlanabilinen organlar; BÖBREK,KARACiĞER,KALP,PANKREAS,AKCiĞER,KORNEA,TENDON,DERi,KEMiK iLiĞi,KALP KAPAĞI,KEMiK
beyin ölümü gerçeklesmis kisilerde, gerekli olan organlarin diger insanlarin hayatlarini kurtarma maksatiyla aileleri tarafindan yada çok daha önceden kisi hayattayken ilgili kuruluslara gidip yapilmasi mümkün olan bagisdir. kizilay' a basvurulup yapilabilir. eger saglikliyken basvuruluyorsa, basvurulduktan sonra verilecek karti herzaman bir kimlik gibi yaninizda tasinmasi gerekmektedir çünkü bu kart üzerinizde bulundugu sürece organ bagisi yapmis olarak algilaniyorsunuz .. ayni zamanda aile fertlerine söylerek yapilmasi gereken bir olaydir söyleki kisinin beyin ölümünden sonra zaten ailenin rizasina basvurulmaktadir. ailenin haberi olmasi bu yönden iyidir, birde söyle bir sey varki 18 yasindan küçükler bu bagisa katilamaz.
(Maide Suresi, Ayet 32) " KiM BiR KiMSEYE HAYAT VERiRSE, ONUN SANKi BÜTÜN iNSANLARA HAYAT VERMiŞÇESiNE SEVAP KAZANACAĞI " beyan olunmuştur.
kesinlikle yapılması farz olan eylem...

baska bir insanı sağlığına kavuşturmak, ona can vermek nasıl bir duygudur acaba?

ve ben yarın gidip organlarımı bağışlayacağım... lütfen siz de organlarınızı bağışlayın...
bir insanın ölümünden sonra yapabileceği en faydalı şey.*
en basitinden artık kullanamayacağınız bir eşyanızın bir başkasının işine yaraması sebebiyle hibe etmektir, bir paylaşımdır.
para karşılığında verilmediği, yahut organ bağışı yapan kişinin yakınlarının organ bağışı yapılan kişiden herhangi bir çıkar sağlamadıkları müddetçe dinen hiçbir sakıncası olmayan, adı üzerinde, bağıştır. yok ben kalbimi, böbreğimi bir başkasına veremem, onlar benimle birlikte çürüsün diyen arkadaşlara sağlıklarının yarında bugünkü kadar iyi olacağı teminatını, yarın telefon başında kendisine uygun bir organ bulunduğu haberini almak için ümitsizce beklemeyecekleri garantisini nereden aldıklarını sorarım..
Adaletin olmadığı ülkemde insanların korkması ne kadar normal.

Bağışlamış dahi olsa bir insandan organ alabilmek o kadar düşük bir ihtimal ki. Organın alınabilmesi için bağışçının :

1-Beyin ölümüne neden olması için, büyük ihtimalle kafatası travmasına neden olacak bir durumla karşılaşmalı,
2-Bu travmaya rağmen organların alınabileceği(cerrahi branşın ve yoğunbakımın olduğu) bir hastaneye kalbi durmadan ulaşmalı,
3-Yoğunbakıma alınarak, beyin ölümü saptanmalı ve bu sırada vücudun diğer organları sağlıklı çalışmalarına devam etmeli.

-Ölümlerin büyük bölümü kafa travması dışındaki ölümlerdir.
-Ölümlerin çok büyük bölümü hastane dışı ortamlarda gerçekleşir.
-Kalbin durması nedeniyle yaşanan beyin ölümlerinde organlar işe yaramaz.
-Kalp krizi, kanser, boğulmalar, zehirlenmeler nedeniyle ölümlerde organlar alınamaz.
-Beyin dışındaki organların çalışmalarının durması nedeniyle gerçekleşen ölümlerde (kalp, akciğer, böbrek, karaciğer yetmezliklerinde) organ alınamaz.

Sonuç olarak ölümlerin ancak onbinde birinde alınabilecek olan organlar, o kişi bağışda bulunmamışsa yine alınamamaktadır; çok acı.