bugün

osmanlı zamanında çiftlerin yaşanması muhtemel diyaloglarıdır.

bir evlenme teklifi;

Afitab-cemalinizi ru'yet eylediğimden beru dil-efgar olub, divane gibi dağlarda, gah ovalarda geştügüzar eylerim. An-samim-i kalb tebyin iderim ki, labis-i libas-ı hayat oldukça sizi nisyana takatim yoktur. Gayem dahi acizane zat-ı alinizi taciz etmek değildir. Bilakis efkar-ı umumiyede muhabbet hasıl edüb, teehhül eylemektir. Cevab-ı müsbetiniz dil-dade olmuş kalb-i harabımın tamir-i temini ideceğini tahayyül ediyorum. Ol sebeble dest-i izdivacınıza talibim.

Kız cevap verir:

Bre densiz. Bu ne vekahattır. Çehre-i kabihinize bir sille-i Osmani nakşedersem, sekte-i kalb ile terk-i hayat idersiniz.
olası bi laf atma eylemi de herhalde şöyle olurdu dedirten:

-senin aazını gozünü yirin yirin yirin yirin...
günümüzden farklı olacağını sandığım diyologlardır. en azından samimiyet olması gerektiği gibidir.
Gayet düzeylidir...

-Naber?
-iyidir sen?