bugün

sozluk ortamının pek yabancısı olmadığı, her yazarın muhakkak denk geldiği çarşamba pazarı modunda, kirden kas katı kesilmiş, yapış yapış olmuş, makarna çoğunlukta olmak üzere bilumum sos lekeleriyle bezeli, domatesi biberi, soğanı sarımsağı aynı anda bünyesinde barındırabilen, tipik bir semt pazarı tadında, iğrençliğin birkaç kademe ötesindeki ocaklardır.
(bkz: ogrenci evindeki ev in de hali)
(bkz: ismin halleri)
(bkz: foseptik)
tanınmaz haldedir.yap lekesinden, yemek artığına kadar her türlü leke mevcuttur.
üzerinde salça ve çorba lekesi, makarna taneleri, yıllardır temizlenmemiş gibi yağ yapış yapışlığı, patates dilimleri bulunur. en fenası "ocağın üstü böyleyse arkası ne alemdedir" düşüncesi. her yemekten kalma anı bulunur..
(bkz: marc reklamındaki kahramana muhtaç olan yerler)
kız arkadaşın temizlemesi beklenir ama kız arkadaş hiiç temizlemez üstelik temizlesene şunu bee diye bir de baskı yapar..
türlü baharat, yemek kokuları ve sararmış yüzeyi ile her an, gaz sıkışması sonucu patlama potansiyeli olan bir çöplüğü andırır.
(bkz: ne lan o öyle)
öğrenci evinde ocak mı olur diye şaşırılası haldir. aaa yoksa artık bu aspiratör yağ bağlamış, kullanılmaz diye attığımız şeyy..aman allah'ım...
üst süte oluşan tabakalar içinden yükselen makarnaların arada sırada yakılan ocakla beraber tutuştuğu haldir, durumu ümitsiz görüp üst kapağı söküp servisden yeni bir tane ısmarladığım bile olmuştur.
düzenli bir şekilde temizlendiğinde tadından yenmez.*
nargile için kömür ısıtıldığında simsiyah bir şeydir.
eve gelen teyzenin şoka girerek videoya çekip cümle akrabaya rezil etmek için memlekete dönme halidir.
yüzüne renk gelmiştir..