nuh tufanı yalanı

kısacası, herkesin az cok bildiği bu hikayeye göre nuh, tüm canlıların boğulacağı bir tufan öncesinde tanrıdan bir gemi yapma ve kendi yakınlarını ve tüm canlılardan birer çifti gemisine alıp kurtarma görevi alır. böylece tufan sona erdikten sonra canlılığın devamı sağlanacaktır. ayrıntıları çok net olmayan bu hikayenin net olan kısmı bu kadarı ve de sonucun başarılı olduğu, geminin tufandan sonra ağrı dağının (veya belki baska bir dağın) eteklerinde karaya vurduğu ve böylece görevin başarıyla sonuçlandırıldığıdır. şimdi bu hikayeyi, bir de modern bilimin çerçevesinden inceleyelim:

1) bilim adamlarının yaptığı hesaba göre tüm dünya yüzeyini kaplaycak miktarda su yeryüzünde bulunmamaktadır. kutuplardaki tüm buzlar erise ve atmosfer ve bulutlardaki tüm su yoğunlaşıp yeryüzüne dökülse bile, böyle bir facianın gerektirdiği miktarda suya yaklaşılamamaktadır. peki bunca su nereden gelmiş ve nereye gitmiştir?

2) bilindiği gibi pek çok canlı türü yalnızca kendi doğal habitatında yaşayabilir. o zaman, tazmanya’da, galapagos’larda, antarktika sahillerinde, patagonya’da güneybatı amerika sahilinde yaşayan türler 1) gemiye nasıl getirilmiş, 2) gemide nasıl yaşatılmıştır?

3) sadece insanlarda görülen bazı hastalıkları (örneğin gonorea) nuh’un gemisine kim taşımıştır? (hatta daha öncesinde, bu hastalıları zamanında allah adem ve havva’ya vermiş olmalıdır ki, bu hastalıklar bu zamana dek gelebilsin). ayrıca allah ve nuh böyle hastalıkların etkenlerini niye kurtarmak ihtiyacı hissetmişlerdir?

4) tenyalar ve diğer parazitler nuh’un gemisine nasıl taşınmıştır?

5) simbiotik (yaşamak icin birbirine ihtiyaç duyan) canlılar ve parazitler tufandan hemen sonra yaşamlarini nasıl sürdürdüler?

6) canlı türlerine ait genetik varyasyonlar, tufandan sonra yalnızca birer çift halinde bulunan canlılardan nasıl meydana gelmiştir? (bu soruya vereceğiniz cevap, tutarlı olmak istiyorsaniz evrime inanmanınızı zorunlu kılar).

7) nuh’un gemisinin büyüklüğü ve yapısı nasıldır?

8) 2.5 milyon canlı türü bu gemiye nasıl taşınmış, gemi içinde nasıl barındırılmış ve nasıl beslenmiştir?

9) yalnızca başka bir canlı türüyle baslenen canlılar (örneğin kaolalar yalnızca belli bir tür ağacın yaprağıyla beslenir) tufan sırasında ve tufandan sonra nasıl hayatta kalmıştır?

10) pek çok canlı türü, örneğin meyve sinekleri, çok kısa ömre sahiptir. bunlar tüm tufan dönemini nasıl atlatmıştır?

11) asekseul üreyen canlılar (yani üremek için karşı cinse ihtiyacı olmayan canlılar)’dan nasıl birer çift alılanbilmiştir? (tüm canlılardan birer çift alındığına göre).

12) parthenogenic (yalnızca dişi) ve hermafrodit (iki cinsiyet de tek canlıda) canlılardan birer çift nasıl alınmıştır?

13) eğer tufan 6500 yıl önce olduysa, o sıralarda mevcut olan mısır uygarlığı o piramitleri nasıl dikebilmiştir?

14) sadece özel bir coğrafyada yaşayan (örneğin güney amerika’da amazon ormanlarında, ya da kuzey kutbunda) bir canlı türü, tufan bittikten sonra yasadığı yere nasıl gitmiştir?

15) dinozorlar nuh’un gemisine alınmış mıdır? (verecekleri her cevap başka açıdan çelişkiye düşürür teistleri).

16) mikroorganizmalar gemiye alınmış mıdır? alınmamışlarsa nasıl?

17) bitki türleri gemiye alınmış mıdır? alındılarsa dünya üzerindeki tüm bitki türleri gemiye nasıl sığdırılmıştır? alınmadılarsa, tufan sırasında bitkiler nasıl canlı kalmıştır? eğer kalmadılarsa, sadece bitkilerle beslenen canlılar tufandan sonra nasıl hayatlarını sürdürebilmişlerdir?

daha düşünülürse bu liste uzatılabilir. ama herhalde gerek yok.

(bkz: http://ateizm2.org/...)

not: alıntıdır.

sayın eksileyen arkadaşım. sorularıma mantıklı cevap ver, gönlünce eksile.

nuh tufanı diye bilinenin aslında en eski efsanelerden biri olduğunu bilen için önemli olmayan bilgidir. her topluluk, bu efsaneyi kendine uyarlamıştır. ilgili efsanenin ilk versiyonu gılgameş destanında mevcuttur. insanı ve dünyayı yaratan tanrılar toplantı yapar ve bir karara varır. verilen karar gereği büyük yağmurlar yağdırılacak ve herkes boğulacaktır. tek itiraz bilge tanrı 'ea'dan gelir. ea, utanapiştim isimli ölümlüyü bu toplantıya gizlice sokar ve saklar. utanapiştim tüm konuşmayı dinler ve dehşete kapılır. toplantı sonrası bir araya gelir. ea, utanapiştime 7 katlı bir gemi yapmasını ve sevdiği insanları bu gemiye alıp yola çıkmasını söyler. utanapiştim hemen
çalışmaya başlar. yöre halkı da kendisine yardım eder, ancak yardım edenlerden birçoğu gemiye giremeyecektir. velhasıl yağmurlar yağar, insanlar ölür, utanapiştim ve yanındakiler kurtulur. bu efsane ile nuh tufanı arasındaki tek fark, nuhun 950 yıl yaşamasına karşın, utanapiştimin ölümsüz olmasıdır. zaten, destana konu olmasının nedeni de bu özelliğidir. tanrı-kral gılgameşin, ölümsüzlük iksiri için yola çıkıp utanapiştime kadar uzanan destanın son kısmında geçen bu bölüm, kendinden sonra gelen tüm dinler için referans olmuştur. olması da gerekmektedir. zira başka türlü, denizde yaşam alanı bulabilen bitki ve hayvan fosillerin, dağların tepesinde ne işi olduğu açıklanamaz. daha doğrusu, bu açığı, böyle bir hikaye kapatabilir. en azından soru sorup araştırma gereği duymayan için en basit cevap budur. zaten darwinin yolculuk ettiği geminin kaptanı da, 2500-3000 metre yükseklikte bulunan deniz canlısı fosilleri için bu savunmayı geliştirmiştir.

(bkz: atlantis)

nuh tufanı Kuranı kerimde yazıyor. ve kuranda yazan herşeye v peygamberimizin sahih hadislerine her müslüman inanmalıdır. onaylamalıdır. bu iki konu çok hassastır. inanmayanlarsa inançlarını gözden geçirmelidir.

sorularına cevap verecek akademik bir kariyerim yok..uzun uzun düşünüp yazmışsın. keşke biraz da araştırabilseydin. mantıklı ve bilimsel cevaplar istiyorsan araştırmalarına şu sorularla başlayabilirsin...

1. kavimler göçü ne zaman ne için ve nereye olmuştur? göçten önce kıtlık ve kuraklık neden yoktu?

2. özellikle orta asyada yapılan araştırmalarda mağaralarda ve tabletlerde bulunan, ki çölün ortasıdır, deniz, kayık gibi figürlerin anlamı nedir?

3. özellikle doğuanadolu'nun yüksek dağlarında bulunan deniz kabuğu ve balık fosillerinin o bölgede işi nedir?

4. tufana uğrayan tüm dünya mıdır, yoksa nuh kavmi midir? zira önceki elçilerin hepsi belli bir kavme gönderildiği yazmamakta mıdır?

evrimle ilgili saçmalıklarla boğuşmaya, konuyu dallandırmaya gerek yok.. sadece sivrisineklerin niçin genetik bir mutasyona uğramadığını araştırabilirsin..

bir de kafama hep şu takılıyor. biz teistler ve hatta islam inancını benimsemişlerin tanrının 99 sıfatından yaratıcı özelliğinin bittiğini, artık yaratmadığını düşünmemizi mi istiyorsunuz?

insanlar tarafından sürekli yanlış anlaşılan tufandır.

şöyle ki; nuh tufanı yereldir, bütün dünyayı su basmamıştır. kuran'da " suların bütün dünyayı kaplamadığı"'ndan bahsedilirken tevrat'ta bütün dünyayı suların kapladığından bahsedilir.

nuh peygamberin ilk peygamberlerden birisi olduğu düşünüldüğünde o devirde 30-40 bin insanın yaşamakta olduğu tahmin edilmektedir. insanlara birbirlerin yakın yerleşim birimlerinde bugünkü kafkasya, anadolu ve ortadoğu'da yaşamaktaydı.

arkeolojik bulgulara göre tufan, karadeniz- kızıldeniz arasında bugünki ortadoğu'da meydana gelmiştir. haliyle bütün dünyayı suların kaplaması gibi bir durum yoktur. afrika'yı sular basmadığına göre gemiye fil, zürafa, gergedan, antilop gibi hayvanlar alınmamıştır.

Nuh tufanının küresel olduğu düşünülürse anlamlı sorulardır. Fakat tufan sanıldığı gibi küresel boyutta değil ortadoğu topraklarında olmuştur. bugün bilimadamları tufan olarak ifade edilen durumun karadenizi oluşturan etkiyle aynı olabileceğini tartışmaktadırlar.
Diğer bir boyut ise genellikle bu tür hikayeler üstü kapalı mesajlar içerir. olduğu gibi kabul etmek doğru olmayabilir.

beyin jimnastiği yaparken acaba nuh tufanı öncesi, bilim ve teknoloji bugün gelinen noktadan daha ileriydi. imar ve mimaride asla onlara yetişilemezdi. nuh gemisi kurt delikleri açabilen teleport yeteneği olan galaktik bir uzay aracıydı. canlıları ışınlamak saniyeler sürmüş oablir.med-cezir olayı gibi yer altı ve üstü su kaynakları yükseldi ama nuh gemisi allah'ın izniyle gitmişti nuha inamayan insanlar kaçamadan helak oldu diye düşündüğüm tufan olayıdır.

mezopotamya dediğimiz bölgede ilk uygarlıklar döneminde (hatta uygarlıklar oluşmadan önce şehir devleti halinde yaşanırken) çok büyük bir sel felaketi olduğu arkeolojik bulgulardan biliniyor. ancak semavi dinlerin bahsettiği tufan bu tufan mıdır orası tartışmalı. çünkü mantık olarak baktığımızda kutsal kitaplardaki tufanın daha eski bir çağda olmuş olması gerekir, çünkü yamulmuyorsam nuh ilk peygamberlerdendir.

Evvela her şeyi sorguladığını iddia eden über zeki ateistlerimizin nuh tufanının bölgesel olduğunu öğrenmesi gerekir.

Sonra tartışırsınız.

Hayır her hayvandan bir çift aldınız anlarım da hamamböceklerinden niye aldınız?

Nihal atsızın beyanı olduğunu hatırlıyorum.

(bkz: nuh un gemisi nin uzay gemisi olması)

nuh tufaninin bir kavmi cezalandırmak için belli bir bölgede çıktığını bilmeden, küresel olduğunu sanan ve bunun üzerinden dalga geçen beyinsizler var.

ayrıca nuh tufaninin geçtiği ilk metinler için,

(bkz: gılgamış destanı)

Destanların gerçek olma olasılığı yok gibi bir şeydir zaten nuh tufanının farklı versiyonları olması anonim olduğunu gösterir.

Tüm hayvanları topladıysa pangea kıtası zamanında olmalı ki m.ö 300.000 ile 175.000 arasında insanlar yoktu.

(bkz: inanılan mucizeyi bilimle çürütmeye çalışan tip).

biyoloji biliminden bir haber yazarın yalan dediği şey. biyolojik terimler var orada o kadar git araştır önce o terimlerin ne olduğunu, canlılar alemini, genetik çeşitliliğin nasıl meydana geldiğini. kendi düşüncesini cilalayan bir yazıyı alıntı yapmakla bir yere gelemez kimse. bir de terimleri falan kullanınca kendini zeki, çok bir şey bildiğini düşünüyor millet.

Nuh tufanı sanıldığı gibi tüm dünyada yaşanan bir olay değildir. Bu islami açıdan da böyledir aslında, belli bir kavme getirilen bir lanettir ve belli bir bölgede gerçekleşmiştir.

tufanı ayamama deresi taşkını zanneden numunelikler varmış, tanışmak da bugüne kısmetmiş.

hayat ne güzel len bunlara, biri balık diyor, biri diyor kanguru...

yani müslümanların altın yüzük takılır mı meselesi varsa bu atayizlerin de tek hamlede din çökertme fantezisi var...

bu ergenler biz şöyle kuran biliyoruz böyle okuyoruz geyiğine giriyor.

hasssiktir ordan!

bi sikim de okudukları yok.

bak o iş nasıl olur biliyor musun? gazali gibi felsefeyi çıtır çıtır yersin taa ki talebelerin seni felsefenin etkisinde kalmakla tenkit eder...

imam ı rabbani 'nin yaptığı gibi, 500000$ bir gecede ezercesine yıllarca felsefeyi ucundan bucağına her şubesiyle ele alarak sonunda da bir şeyler diyecektsen ne ala...

ben bundan yıllar önce canlı bombalarla, feda eylemleriyle alakalı, yani bu konuda kim ne demiş ne etmiş diye bir değerlendirmeye bakayım dedim, hayatımda gördüğüm, duyduğum ilim adamı ismi kadar ismi orada gördüm, cehaletten fenalıklar geldi...

neyse, yok ben o kadar şeyi okuyamam, edemem, sen bana özet geç diyorsan anca babayı alırsın!