bugün

düpedüz terbiyesizliktir.
bir bu eksikti.
alanında uzman olan teknik öğretmenlerin iş imkanlarını ellerinden alacaklarından korkan, yetersiz mühendislerin göt korkusu yaşamalarına neden olan programdır.
teknik eğitimciler ne bok yaptı da önleri açılıyor? Adamlar ortaokula da atanıyor, mühendis de oluyor. Bu ne lan bi bölümü yatarak okuyup 3 alanda ilerliyorlar. Az çalışıp mühendis olsalarmış ya? Ya da eğitim fakültesine.
bir ak parti'li olarak eleştirdiğim kanun. biz götümüzü yırtıyoruz mühendis olmak için, elin ağız kokulu amelesi öğretmenler mühendis oluyor.
çok fazla takılmaması gerekendir. yani teknik olarak gerekli her şey bir şekilde öğrenilir ama mühendislik formasyanu biz farketmesek de çok daha önemli teknik bilgiden. meslek lisesi mühendisini işe alanların hepsi sanmıyorum ki memnun olsunlar. laf anlatmak, pratik zeka, dil bilgisi, iletişim yeteneği, alternatif çözümler zor işler bunlar.
ösym tarafından aşağıdaki duyuru ile 21 temmuz 2013 tarihinde ankara’da yapılacak sınav.

örnek sorulara bakıldığında basit lise matematiği ile işsiz teknik öğretmenlere mühendislik ünvanı verecekler. böyle bir şey sadece ülkemizde oldur dedirtiyor ve tmmobun derhal el atması gereken durumdur.

http://www.osym.gov.tr/be...tamamlama-programla-.html

"3795 sayılı kanun'un 4. maddesi gereğince hazırlanan ve 07.08.1992 tarihli ve 21308 sayılı resmi gazete’de yayımlanan "teknik öğretmenler için düzenlenecek mühendislik programlarının uygulama esas ve usulleri yönetmeliği” ve bu doğrultuda alınan yükseköğretim genel kurulu kararı uyarınca, ösym tarafından teknik öğretmenler için mühendislik tamamlama programları giriş sınavı (2013-mühendislik tamamlama) yapılacaktır.

sınav, 21 temmuz 2013 tarihinde ankara’da yapılacaktır. sınava başvurma işlemleri 10 haziran 2013 tarihinde başlayacak, 17 haziran 2013 tarihinde sona erecektir.

sınava, aşağıda belirtilen programlardan mezun olarak “teknik öğretmen” unvanını kazanmış olanlar başvurabileceklerdir. sınava başvurmak isteyen adaylar, kılavuz ile aday başvuru formuna başvuru süresi içinde ösym’nin http://www.osym.gov.tr/ internet adresinden ulaşabilirler. kılavuz dağıtımı ve satışı yapılmayacaktır. kılavuzda başvurma, sınav, değerlendirme ile ilgili ayrıntılı bilgi yer almaktadır. sınava başvuracak adayların kılavuzu dikkatle incelemeleri gerekmektedir.

sınavda sorulacak sorular hakkında adayları bilgilendirmek amacıyla verilen örnek sorulara aşağıdaki bağlantıdan erişilebilecektir.

adaylara ve kamuoyuna duyurulur."
mühendis yetiştiren bir teknik öğretmen * olarak mühendislerin neden bu kadar kızdığını anlayamadığım uygulama.

Hepsinin ağzında tek bir şey var; 'badem bıyıklıları yerleştircekler, Mühendisliğin kalitesini düşürecekler. Mühendislik bitecek. 4 yıl boşuna okuduk, boşuna uykusuz geceler, boşuna stajlar, boşuna projeler... Teknik öğretmen dediğin nedir ki, integral desem küfür ediyor sanacak...'

Bakıyorum kendime, hayır yahu badem bıyıklı falan değilim; bıyıklarım gayet kaytan. Mezun olduğum sınıfta sadece 2 tane vardı badem bıyıklı. Ve onlar da kendi işlerini kurdular, çalışıyorlar... Demek ki badem bıyık meselesi değil.

Mühendislik kalitesiymiş... Yahu kardeşim üniversiteye giriş barajının 165 puan olduğu ve kontenjan fazlası nedeniyle mühendislik programlarının 'dolmadığı'; bu nedenle barajı geçen herkesin iyi-kötü mühendis olabileceği bir ülkede bana kimse mühendislik kalitesinden bahsetmesin. Kaldı ki teknik öğretmenlerin 'sahada' pek çok mühendise toz attıracağı gün gibi aşikardır. Bunun en büyük kanıtı mevcut öğrencilerime staj yeri bakarken 3 farklı iş yeri sahibinin 'hocam, teknik öğretmen yetiştiriyorsanız gönderin, mühendisler ayak bağı oluyor' demeleridir benim nazarımda.

'mühendislikte kalite' kelimesinin karşılığı kesinlikle ama kesinlikle bu ülkedeki mühendislerin %95'inin yaptığı 'oturduğun yerden işler' değildir ayrıca. Mesele kalite meselesi de değil.

En çok takıldığım mevzu da integral meselesi. Gören de bu arkadaşları su-doku çözer gibi otobüste, trende, metroda, boş vakitlerde integral çözüyor sanacak... Yoksa harbiden öyle mi acaba? Bu adamlar gerçekten millet uzaya çıkarken, bilgisayar çağının orta yerinde kalem kağıtla integral mi çözüyor? Bir diğer merak ettiğim nokta kaç mühendis mezun olduktan sonra integral hesabına ihtiyaç duydu acaba? Hem bu lanet olası sistem değil midir size integrali daha lisede vermeye başlarken bizi hep elinin tersiyle iten? Ağzı açılınca meslek liselerine haksızlık eden 28 şubat dönemi eğitim sistemine karşıyız diyen kişiler, meslek liselerini 'amele' olmakla suçlamaktan, meslek lisesi mezunlarını patron odaklı sistemin idamesi için gerekli çarklardan biri olarak görmekten başka ne yaptılar ki bugüne kadar? Liseden mezun olan 35 tane sınıf arkadaşımdan sadece ben -biraz da şansla- üniversite okuduysam, biz o integral bilememenin diyetini 10 sene önce koskoca bir sınıf olarak ödedik demektir, merak etmeyin... Üstelik o integral bana öğretilmediğinden üniversite sınavını kazanacağım diye harcadığım fazladan bir sene de benim kendi diyetimdir.

Elin ağız kokulu amele öğretmenlerinden biri olarak mühendislik unvanı en ufak şekilde heyecanlandırmamıştır beni. Nedeni; 3 sene önce mezun olan 30 kişilik sınıfımın 7 tanesinin meb öğretmeni, 12 tanesinin iş yeri sahibi, 6 tanesinin askerde ve 2 tanesinin akademisyen olduğunu, özel sektörde çalışan 3 arkadaşımın da iyi kazandığını bilmemdir.

Son olarak, Giriş sınavının kolay olması neyi değiştirir ki? Sonuçta 1 yıl o dersler alınacak, verilecek... Gören de sınavı geçeni mühendis yapıyorlar sanacak!

1999 yılının mağdurları 15 sene sonra bir hak kazandılar, ama artık işi işten çoktan geçti... Onların o gün onların çektiği sıkıntılar bugünün gençlerinin işine yaramıştır, nokta.
yanlış bir uygulama.

sahada teknik öğretmenlerin çok iyi olduğundan bahsedenlerin olduğunu görmekteyiz. madem sahada iyiler sahada kalsınlar ne diye mühendisliğe göz dikiyorlar. ayrıca her şey tornavida tutmak değildir. kafası çalışan adam mühendis olmalıdır. son zamanlarda mühendisliğe uygulanan aşırı yanlış uygulamalar vardır. zeki mühendis yetiştirmek yerine seri üretim mühendis yetiştirilmeye başlanmıştır. bu teknik öğretmenler için mühendislik tamamlama programı da bu yanlışlara eklenen yeni bir halkadır.

mühendise çok mu ihtiyaç var?

bence halihazırda öyle aşırı bir mühendis açığı yok. zaten devletin fazla bir alım yaptığı düşünülemez. özel sektörde de iyi paralar verilmediğini biliyorum. işsiz mühendis de çok. neden yapılıyor bu uygulama? atanamayan öğretmenler ve fen edebiyatçıların seslerini vergi müfettişliği ile kestiler ya bu da onun laciverti işte.

hani istihdam artışı?

ülkede sanayi gelişmiyor, her şeyi ithal ediyoruz. tüketim toplumu olup çıkmışız ama halen uğraşılan şeylere bakın. adam gibi istihdam artırıcı programlara kafa yormuyorlar. kafa yordukları şeylere bak...

haksızlık...

bazıları teknik öğretmenlere yapılan bir haksızlığın yıllar sonra giderildiğini söylüyorlar. kardeşim neyden bahsediyorsunuz siz? 2 yıllık bölümünüzü bitirdikten sonra ordan dgs ile geçebiliyordunuz mühendisliğe. bunu elinizden almış olsalar haksızlık deyin ama lütfen şimdiye kadar haksızca elimizden alınmış bir hakkı şimdi verdiler demeyin. asıl bu yapılanlar mühendislik okuyanlara haksızlıkdır. zamanında iyi puanlar alıp diş hekimliği, tıp, fizik tedavi seçmeyenlere haksızlıktır.

tıp tamamlama programı.

açıkçası teknik öğretmenlere mühendislik tamamlama programı adı altında böyle bir olanak sağlanıyorsa ben de bir safkan mühendis olarak tıp tamamlama programı istiyorum.
tek üzüldüğüm nokta kalite düşüşünün kaçınılmaz oluşu olacaktır.

bunun dışında herkesin her şeyi okuyabilme hakkı olmalı.

ama gelin görün ki kimse onları zorla teknik liseye ya da teknik eğitim fakültesine yönlendirmedi. o zaman o kolay geldi onlara onu seçtiler. onlar dışarıda oyun oynayıp gezerken, diğerleri götünü bir kaç sene boyunca sandalyeden ayırmadı. sonrada çalışmayanı ödüllendirerek;

siktir et ya sen şu sınavı geç sende mühendis ol canım benim denilmesi birazcık kana dokunuyor.

buyursun gelsin teknik öğretmenler, hani çok biliyorlar ya kendi aralarında konuşuyorlar olum mühendisler bir şey bilmiyorlar yeeeeaaaaa,

gel bir üretim konusunda algoritmayı oluşturalım, üretim prosesini belirleyelim. o zaman sende hak vereceksin öğretmen ile mühendis arasında bir fark olduğuna.

he unutmadan sadece 1 yıllık mühendisim.
Halen sadece sınavla mühendis olunuyor sananların olduğu uygulama. Daha kötüsü teknik öğretmenlerin 2 yıllık üniversite mezunu olduğunu sananlar da var. Herkes kafasına göre konuşuyor. Bir aç bak bakalım; ne nedir, ne değildir?

mühendislerin zeki, teknik öğretmenlerin zekâsız olarak düşünülmesi, teknik eğitim mezunlarının kolaya kaçmakla suçlanması, daha neler neler... Süpersiniz, aferin. Ülkede mühendislik sizin sayenizde aldı başını gidiyor. Ama sadece gazla! Siz şöylesiniz, böylesiniz diye nasıl verdilerse artık. Mühendislik kalitesi tabi...

Sahaya inmenin ne olduğunu anlamayan adamlar tarafından zekâsızlıkla suçlanıyorum ama söylemezsem içimde kalacak; Eğer mühendislerin yarısı tornavida tutmayı bilseydi bugün ülke olarak çok farklı bir yerde olurduk... Neyse tartışmak boş artık.
http://www.osym.gov.tr/do...muhendislik-tamamlama.pdf

ösym'nin yapacağı sınavda örnek soruları verilen linkteki gibidir. 1 numaralı soruyu gördüğümde 5 saniye kadar ağzım açık kaldı. bence teknik eğitim fakültesi mezunlarını değil direkt orta 2'ye giden çocukları mühendis yapalım. daha kolay olur. valla bak.
çok boktan bir uygulamadır. bizim götümüz sikildi ısı transferidir dif denktir, akışkanlar mekaniği ve bilimum sikici derslerle. heriflere 2 + 2 = ? sorusu sormşlar.
soracakları soru götüme benzeyen sorulardır. biz böte'ciler olarak matematik dersinden geçelim diye integral'in anaasını bile ezberledik bunlara sorulanlara bak. komik.
ben cumhurbaşkanı, başbakan, milli eğitim bakanı vs. yetkili biri olsam şu tip programlardan sonra ösym denen o kurumu ya komple kapatır ya da tüm kadrosunun görevine son veririm. arkadaşım sen insanları ilkokuldan beri sınavlara sokuyorsun, kısımlara ayırıyorsun ona göre eğitim veriyorsun. şimdi bu nasıl bir kafa yapısı ben anlamıyorum, eğer teknik öğretmenlikle mühendislik aynı eğitim programı ise ne diye böyle bir ayrım var? yıllarca fen-edebiyat fakültesi ile eğitim fakültesini birbirine soktunuz, sonuçlarının nasıl olduğunu gördük. teknik öğretmenlik bitiren arkadaşlar mağdur olduklarını düşünebilirler ama burada asıl mağdurlar mühendislerdir. halihazırda çok sayıda var, iş imkanları az ve özel sektör acımıyor. bunu daha da zorlaştırmanın anlamı var mı?

sonuç olarak yapılan sınavların bir anlamı olmadığını, günü kurtarmak adına yapılan düzenlemelerin bir çözüme ulaşmayacağını anlamak için dahi olmaya gerek yok. neden bu ülkenin bu tür kurumlarında çalışanlar hatalarını kabul edip istifa etmezler anlamıyorum. gerçekten iyi şeyler yaptıklarını düşünüyorlar sanırım..
Teknik öğretmenler sürecin içinde olduğundan pek çok konuya hakimler ancak mühendis kardeşlerimizin çoğu fikir sahibi olmadan zikir sahibi olduklarından konudan tamamen bir haberler. Bu durumda kendileriyle bu konuyu konuşmak bazen gerçekten bir çile olabiliyor.

Artık mühendisler için mühendislik tamamlama programını anlama rehberi hazırlamak şart oldu;

1) Teknik öğretmen nedir?

Teknik öğretmen, teknik eğitim fakültesi mezunu kişidir. 4 yıl eğitim alır. En az 2 kez staj yapar. Aldığı eğitim sadece teorik değil aynı zamanda pratiktir.

Sözlükteki bazı çok zeki, her şeyi bilen, matematik ve fizik dehası arkadaşların sandığının aksine teknisyen, tekniker veya ara eleman değildir. Teknisyen meslek lisesi mezunlarına verilen unvandır. tekniker ise teknik meslek yüksek okulu mezunlarının unvanıdır. Ara eleman ise bu arkadaşlara verilen genel isimdir. Lütfen artık karıştırmayalım.

2) Teknik öğretmenler neden mühendis olmak istiyor?

Teknik öğretmenler aslında inanın mühendis olmak istemiyor. Ancak devletin teknik branşlarda öğretmen ataması yapmaması, özel sektörde teknik öğretmenlerin tam olarak kadro karşılığının olmaması işleri bu noktaya getirmiştir.

Sözlükteki bazı çok zeki, her şeyi bilen, matematik ve fizik dehası arkadaşların 'öğretmensen git öğretmenlik yap' demeleri fransa kraliçesi Marie Antoinette'nin söylediği iddia edilen 'ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler' cümlesiyle neredeyse eşdeğerdir.

3) ÖSYM'nin yaptığı bu sınavı geçen mühendis mi oluyor?

Hayır. Tabi ki sınav kolay, bunun aksini iddia etmek ahmaklık olur. Ancak bilinmesi gerek şu ki sınavı geçen doğrudan mühendis olmuyor.

işleyiş şu şekilde; sınavda 50+ puan alanlar yukarıdan aşağıya doğru sıralanacak ve tercih sırası-kontenjan durumuna göre yerleştirmeler yapılacak. Daha hangi üniversitelerin eğitim vereceği bile meçhul. gazi, fırat ve marmara konuşuluyor ancak kesin değil.

Her neyse, yerleştirmeden sonra bu teknik öğretmen arkadaşlar 1 (bir) yıl süreyle ilgili üniversitenin 'mühendislik fakültesinde' fark dersleri alıyor; yani bir teknik öğretmenin mühendis olabilmesi için gerekli dersler. Fark derslerinin içeriği şu şekilde olacakmış.

http://egitimedair.net/indir/muhendislige-gecis.pdf

Bu dersleri alıp tamamını verebilen arkadaşlar mühendis unvanı kazanıyorlar.

4) Mühendislik kalitesi düşer mi?

Bunu 'safkan' mühendis yetiştiren bir teknik öğretmen tamamen tecrübe ve görüşlerime dayanarak söylüyorum, bence düşmez. Teknik eğitim kökenli öğretmenlerin çok büyük kısmı aynı zamanda teknik lise veya endüstri meslek lisesi mezunudur. Meslek lisesinde 3, üniversitede 4 yıl toplamda 7 boyunca işin içinde, doğrudan uygulama kısmında olmuşlardır. Lise ve üniversite hayatları boyunca toplamda 4 staj yapmışlardır. Bu da onları eli hem kalem hem tornavida tutan kişiler yapar.

Sözlükteki bazı çok zeki, her şeyi bilen, matematik ve fizik dehası arkadaşların teknik öğretmenleri küçük görmesinin sebebi nedir bilmiyorum. integral bilmiyor, cahil, ağız kokulu amele vb. yakıştırmalar var. Yazık...

5) Madem katsayı olayını biliyordunuz neden teknik öğretmen oldunuz?

Dediğim gibi bizim derdimiz mühendis olmak değil ki, insanlar bunun farkına varamadılar. Katsayıyı biliyorduk ama atanamayacağımızı bilmiyorduk. Atanamıyoruz. Bahsettiğiniz gibi cahillikten, integral bilememekten, ağız kokulu olmaktan değil; 90 üzeri kpss ile halen bekleyen tanıdıklarım var. Bazen yılda 3 kişi atanıyor, bazen hiç. Piyasada ne iş yapıyorsun sorusuna 'teknik öğretmenim' cevabı bir sürü karmaşa yaratıyor. Bizler bir unvan arayışı içindeyiz, adımız konsun istiyoruz.

Ayrıca, nyqust'un hatırlatması üzerine not düşüyorum; ilgili katsayı yasası 1999 yılında çıktığı için 1997 yılında meslek lisesine girip 1999 yılında mezun olacak kişi de, 1999 yılında girip 2002 yılında mezun olacak adamlar da teknik öğretmen olmak zorunda kaldı. ilgili yılların diğer entrylerde de bulabileceğiniz üniversite giriş puanlarını karşılaştırırsanız bu adamların çoğunun mühendislik bölümlerini kazanabileceğini görebilirsiniz.

6) Teknik öğretmenler mühendislere tehdit midir?

Değil. Yine pek çok mühendis arkadaşın bilmediği bir bilgi vereyim; teknik öğretmen yetiştiren teknik eğitim fakülteleri 13 Kasım 2009 tarihli, 27405 sayılı resmi gazetede yayımlanan 2009/15546 sayılı kararla kapatılmıştır. Yani artık teknik öğretmenyetişmiyor. 2009 yılından beri öğrenci almıyorlar. 1982 yılında kurulan bazıları 30 yıl mezun verdi. Ancak çoğu 10 yıllık bile değil... Mühendisleri tehdit eden kısım son 5 sene olabilir bence. Zaten diğerleri çoktan ununu eledi eleğini astı. Bu unvanı alsa bile kullanmayacak, gerek duymayacak kişiler. Zaten yıllık en fazla her bölüm için 90-120 yeni mühendis mezun olacak ve 1-2 sene sonra (uygulama halen devam ederse) yılda 2-3 kişi mezun olma gayretine girecek. Bu kadar korkulmasına gerek yok.

Özet;

--en azından burayı okuyun--

Teknik eğitim fakültesi mezunu ara elaman, teknisyen, tekniker değildir.
Aslında mühendislikte gözü yoktur, ancak atanamamaktadır.
Eli hem kalem hem tornavida tutar.
Ösym'nin sınavını geçen herkes mühendis olmuyor. sıralanıp kontenjanlara göre yerleştikten sonra 1 yıl fark dersi alınıyor.

--en azından burayı okuyun--
yeminle 6 yıldır bilgisayarcıyım. liseden beri. bu tef'liler bir ezmeye çalışıyor falan. kuruş da bilgi yok he, mühendis olacaklar ya artistiğindeler. hodri meydan diyorum lan. böte'ci olarak tef'lilere peşkeş çekiyorum benimle bilgisini pratikte yarıştıracak var mı?

adamlar mühendis de oluyor, böte mezunu gibi de atanıyor. ama mühendisin 4'te biri, böte'cinin ikide 2'de biri puan alarak üniversite okuyorlar, unutuyorlar.
mühendisliğin içine eden bir karar , herkes mühendis olsun bu mesleğide bitirin amale 1000 tl ye çalışan mutsuz insanlarla doldurun ülkeyi.insallah üniler tarafından dikeycilere uygulanan özel muamele bunlarada uygulanır.
madem böyle bir hak verilecekti teknikerliği bitirdikten sonra boşuna mı o kadar sınava hazırlandım da 3 senedir mühendislik fakültesinde sürünüyorum diye sorduran programdır. cevapları bekliyorum sayın yetkililer. eğer mezun olduktan sonra benimle aynı haklara sahip olacaklarsa bu programı alanlar hemen yarın okulu bırakıp bu programa yazılabilirim. zaten okul uzadı boşuna kendimi yiyip bitirip de hastalık hastası olmayayım bu kodumunun okulunda!
meslek lisesi okuyup da mühendislik kazanamayanların götlerini yara yara sevindiği hede. madem mühendis olacak kadar matematiğini, bilimini geliştireceksin, bunu daha önce yap da mühendislik kazan. ha yapar mısın? yapamazsın. ağlarsın eğitim sistemimiz bıdı bıdı diye. madem eğitim sisteminde yaraklık vardı adama derler ki bunu lise 2'de görünce bölümü neden bırakmadın. he soruyorum neden bırakmadın? zaten beynin matematiği almıyor, nasıl mühendis olacaksın la sen? sorarlar adama.

edit: ha bu işime yarayan bir şey, altımda çalışan mühendisleri tef'li alırım bak ehehe diye uyarır hem verimli hem de daha az maaşla çalıştırırım. ama etik değil, saygısızca.
(#20077452) deki bahsedilenlere ek olarak diyeceklerim şudur ki ,
Olay benim de içinde bulunduğumdan dolayı bildiğim bir olaydır ve şu şekilde gelişmiştir.
Bir teknik öğretmen sanayi ye gidip de - sanayi dediğim sizin gittiğiniz yerler müh. arkadaşlarım.-
ben teknik öğretmenim bana iş ver dediğinde iş veren ; sen teknik öğretmen isen seni teknik öğretmen olarak alamam çünkü sana ödeyeceğim vergi yi müh e de ödüyorum. seni alacağıma müh. alırım der,
eğer ister isen seni ara eleman olarak çalıştırırım fakat bu da senin lise düzeyindeki insanlarla çalışman gerektiği anlamına gelir. işte bu sorunu giderip teknik öğretmenlerin piyasada iş bulabilmesi için bu formül geliştirilmiştir.
ve merak etmeyin kimsenin ekmeğini alacak değillerdir. çalıştıracak adam zaten soracak sen müh. fakültesi öğrenci misin dediğinde saf müh. okuyanları alacaktır.
Bazı artislerde ben o kadar dirsek çürüttüm derler.
Diyorum ki ; La ben ankara üni elektronik elektrik müh e devre analizi anlatıp, odtu elektrik elektronik müh, bir ac/dc konvertor yapmamız almamız dediği vakit , hemen bir tam dalga doğrultmaç çizip adamın yarım saat bunu analiz etmesini de gördüm. Yani kendinizi çok büyük görmeyin. Öyle insanlar var ki , ağlatır sizi resmen.
teflilerin sadece meslek lisesinden çıktığını sananları da görmemizi sağlayan programdır. bir teknik eğitim bölümünün yarısı meslek lisesi çıkışlı iken diğer yarısını, anadolu ve düz lise mezunları oluşturur.

hayır bir takım böteciler de isyanlarda. ulan mühendisleri hadi göt korkusu sarmış anlıyorumda bu bötecilere ne oluyor? bi boka yaradığınız yok afedersin, ulaşabileceğiniz en yüksek mevki "normal şartlarda" ilköğretim bilgisayar öğretmenliği yapıp çocuklara paint, word öğretmek iken gelip birde teflilere bilgi konusunda hodri meydan diyenler var. Oldu güzel kardeşim ben sana teknik lise öğrencilerimden birini gönderir çocuğa tembihlerim çok zorlama diye, excelde not ortalaması falan hesaplar kapışırsınız.

birde mühendisliğin 4'te biri, bötenin 2' de biri puanla girmişiz üniversiteye, hangi üniversite' nin kendi bünyesinde bulunan böte puanı tef puanından yüksek görmek isterdim gerçekten. öyle götünüzden sallamayla olmuyor sayın böteciler, üniversiteye girdiğim yıl aralarında 45dk mesafe olan iki üniversiteden birinin 1 öğretim bötesine girmek yerine, diğerinin böteden 22 puan fazlayla öğrenci alan teknik eğitiminin 2.öğretimini seçtim. inanmayanlar, kanıt isteyenler için girdiğim yılın puanlarını beraber inceleyebiliriz.
akp hükümeti her şeyin içine ettiği gibi mühendisliğide bitirmiştir.
şuan sadece teknik öğretmenlere verilen mühendislik hakkı yakında tüm bölümleri kapsar hale gelir. gene teknik öğretmenler için mimarlık tamamlama, sağlık yüksek okulu mezunları ile biyologlar için tıp tamamlama, kimyacılar için eczacılık tamamlama, iibf mezunları için hukuk tamamlama ve benzeri programlar uygulanabilir. neden mi ülkemizde hep günü kurtarmak adına böyle şeyler yapılıyor. sonuç ne peki? iibf, fen edebiyat, eğitim fakültelerinin durumu ortada işte.

şu an sadece mühendisliği tehdit eden bu uygulama yarın diğer geçerli meslekleri kapsayacak şekilde genişletilebilir. yök diye bir kurum var. ne yapacağına akıl sır erdirmek mümkün değil neticede. bu nedenle bu haksızlığa hep beraber hayır dememiz gerekir.

teknik öğretmenler mühendis olmamalı!
şimdi 85-90 kasıp kendi bölümlerine kadro alamayan öğretmenler acaba zamanında öğretmen olan mühendislere nasıl bakıyor? şu an teknik öğretmenlerin öğretmenlik yapma şansı var mı? mühendisler öğretmen olduğunda mühendislik yapamıyorlar mıydı?

en azından teknik öğretmenler sadece 3-5 fark dersi ile mühendislikle arasındaki farkı kapatabiliyor. kimya mühendisi ingilizce, makine mühendisi sınıf öğretmeni olurken acaba o farkı nasıl kapattılar? dersine bile gitmedikleri formasyon eğitimi ile mi?

ayrıca makine mühendiliğine bilmem neye yeni girmiş adam daha cnc diye bir şey duymamışken bu çocuklar 15 yaşında tezgaha geçiyor. teorileri mi eksik? he sanki memleketin bütün mühendislikleri de amerika'nın mit si (Massachusetts Institute of Technology) tadında eğitim veriyor.