bugün

bir de nedenini bilmeden mutsuz olmak vardir ki insanin agzina en cok bu sicar. gun gelir herseyden sıkıldıgınızı fark edersiniz, daha kac ay oncesine kadar kendi kendine mutlu olabilen bir insan neden durduk yere boyle hisseder anlamaya calisirsiniz ama bulamazsiniz.
etrafi hep insan doludur ama o kendiliginden mutludur ve etrafina da mutluluk saçar ama bir zaman gelir resmen ruhu bıkmış bir sekilde bomboş yaşamaya başlar. hicbir hobisini yerine getirmek istemez, bir kac ay once yaptigi cilginliklarin hicbirisini yapmaz. e bu gun de gecti diye gunu gecirmeye baslar. ne kimseyi sever ne asik olur ne de kimseyi umursar. bu ruh halinden cok sıkılır ama bir cikis yolu da bulamaz. boyle iste. zordur mutsuz olmak ve hayatinda hic mutsuz olmamis bir insanin cok canini yakar.
başa gelmişlik değil, tembellik ve tercihtir.
çok kolaydır. insan istediği an istediği durumda mutsuz veya mutlu olabilir. aklıma birden polyana ve koltuk değnekleri hikayesi geldi. insan herzaman mutlu olmanın yolunu bulabilecek kapasitedir lakin mutsuz olmak daha kolay gelir.basiti seviyoruz malesef.
bu hayatta en çok sahip olduğum şey.
mutluluğun bir illuzyon olduğu, aslolanın mutsuzluk, sıkıntı, üzüntü, bunalım, çöküntü olduğu gerçeğini keşfetmiş insanların bir daha asla çıkamayacakları ruh durumu.
mutluluk sahtedir, aldatıcıdır.
hayatın fonunda acı vardır.
ara sıra bu aldatmacaya, illüzyona kapılmak daha da kötüleştirir durumu.
çünkü eninde sonunda dönülecek olan kürkçü dükkanı olan mutsuzluğunuza geri döndüğünüzde daha savunmasız, daha korunmasız olursunuz, daha çok üşür, daha çok tökezler, daha çok düşer, daha çok kalkamazsınız.
mutluluğun var olduğuna inanmaktır .
bu akşam üzerime yapışan ruh hali. nasıl geçecek merakla bekliyorum.
O'nun sana gelmesini beklemektir.
aşık olduğun kadını başka birisiyle görmektir benim için mutsuzluk.
Kendini yerin dibinde görmek, nefes alırken zorlanmak ve büyük bir başağrısı ile boğaza düğümlenen yumruktur.
An itibari ile yutkunmam zorlaştırandır.

Mutsuzum! Mutsuzum! Mutsuzum!
Umutsuz olma durumudur. Sevinç geçiremeyen kişidir. Bulaşıcılık ihtiva edenlerinden korunmak gerekir.
3 günde bir oda arkadaşıyla dönüşümlü olarak tekrar etmek.
mutlaka hepimizin yaşadığı yaşaması gereken duygudur.
mutlu olmaktan korktuğunuzda ya da zaten mutlu olduğunuzda da başınıza gelebilir.
ironi işte.
hayatımızdaki kıymetleri gerçekçi bir sıraya koyamama durumudur. büyüktür-küçüktür sıralamasını yanlış yapmaktır. ilk sırada inanç olmalıdır mesela. ilk sırayı hangi başka şeye verirsek başımıza bela olur mesela.
hayatın anlamıdır.

insan mutsuz olmak için vardır.

düşünceler, planlar, hayaller. gerçekleşmedikçe mutsuz eder insanı. mutsuz ettikçe daha da imkansızlaştırır. hayat enerjinizi alır, sizi boşluğa sürükler.

sevmek, sevilmek çok zor şeyler. ağlayın.
eşittir; işsiz olmak, aşksız olmak, özgür olmamak.
neden mutlu olmak başlığından daha az entry girildiğini anlamadım.

insan mutlu olduğundan çok mutsuz oluyor halbuki.
cagin hastaligi. herseyimiz var, evler kocaman, dolaplar kiyafet dolu, kredi kartina kuvvet en sahane tatillerdeyiz ama mutsuzuz. (Yazar burda genel konusmus yoksa bu sayilanlar kendisinde pek yok)
O benim her şeyim dediğin insanı kaybetmek, onsuz hayattan zevk alamamak, aldığın her nefeste acı çekmektir.
Vicdanin rahat olmamasidir. bir sey icinden bas bas bagirir, hukmeder sana.
mutsuz olmak mutlu olsan bile dertlerini paylasacak birinin olmamasidir.
az önce telefonuma bir mesaj geldi.
"sen beni özledin ondan canın sıkkındır * "
mesaj bu kadar. şimdi az önceden daha da mutsuzum. çünkü ben onu artık sevmediğimi fark ettim. 4 sene geçmiş ve ben bunu yeni fark ediyorum. o kadar zor ki her şey şu an. söyleyemiyorum belli bile edemiyorum. üzülmesini istemediğim için eskisi gibi olmaya öyle davranmaya çalışıyorum. beraber kurduğumuz hayalleri yıkmaya kıyamıyorum. sarılıyorum sıkıca korkudan. üzülmesinden canını yakmaktan onu paramparça etmekten koruyorum. ve bu korkuyla ona daha da sarılıyorum. birkaç ay içinde aileler tanışıp söz kesmek yada nişan bile olabilecekken ben korkuyorum. onu bırakmaktan korkuyorum. kalan ömrüm boyunca mutsuz yaşamaktan korkuyorum. bir sabah kahvaltısında çocuklarla karımla otururken aslında evlenmem gereken kadının başkası olduğunu düşünmekten korkuyorum. daha da yaşlanıp çocuklar evlenince hala başka bir evi başka bir aileyi hayal etmekten korkuyorum.
genelde basıma hep gelen seydir. bi çözümü varsa da daha icat edildiğini sanmıyorum.
huzuru mutsuz olmakta buluyorsanız sağa sola gülücükler saçmaya gerek duymadan içinize kapanırsınız. mutlu olmak artık çekici gelmiyordur. mutluluğu dışarıya dağıtmadan içinizde kendinizle paylaşıyorsunuzdur sadece. mutsuzluğun huzurudur bu da.
güncel Önemli Başlıklar