bugün

bizlere nice isimsiz kahramanları öğretmiş olan mücadeledir.

Not: bu entry 19 mayıs ta sözlüğe 19 entry girme kampanyası kapsamınca girilmiştir.
milli mücadele bir milletin iç ve dış düşmanlarla nasıl savaştığının göstergesidir,

milli mücadele yoktan var olmanın ne demek olduğudur,

milli mücadele içimizde ki onca vatan hainine rağmen hala mücadeleye devam etmek demektir.
ruhunu yeniden yakalamamız gerekendir.
milli birlik ve beraberlik içinde kurtuluş yolunda verilen mücadeledir.
19 aralık 1918'te hatay'ın dörtyol ilçesinde fransızlara karşı ilk kurşunun sıkılmasıyla başlamıştır.
vatan yapma mücadelesi...
kesinlikle osmanlı devletinin devam etmesi için verildi halk tarafından.
yunanlıların %80i yüzme biliyorsa, kurtuluş savaşındaki milli mücadele sayesindedir.
türk halkın canla başla mücadelesidir milli mücadele. kurtuluşun mücadelesi. bağımsızlığın mücadelesi. kahramanların mücadelesi.

türk esir olmaz. olamaz. her şartta yapılacak mücadeledir.
emperyalizme karşı kazanılmış ilk zaferdir sonrası çorap söküğü gibi gelmiştir.
1. dünya savaşının bitimi ile başlayan, büyük taarruz sonucu rumların denize dökülmesi ile sona eren dönemdir.

bu kısa sürede türk insaı öyle ihanetlere öyle şerefsizliklere uğramıştır ki saymakla bitmez.

örneğin;

Yunanlılar; izmir’e çıktıktan sonra, her türlü tecavüzlerini ve melanetlerini yaparlarken; izmir camiilerinde bazı imamlar; SURE’i RUM’U okuyarak: “Bundan böyle bizi Rumlar yönetecektir. Kur’an’da yeri vardır. Sakın ola ki Rumlara ilişmeyin!” diye vaazlar vererek, tahtaları dövmüşlerdir.

kaynak: Besim Atalay (1882-1965)
bugün de gerekli olandır.
tepeden tırnağa anti-emperyalist bir savaştır. anadolu halklarının bu onurlu mücadelesi, emsali görülmemiş bir zaferle sonuçlanmıştır. bazen kelimeler, duyguları anlatmada yetersiz kalabilir. böyle bir durumda kişinin imdadına sanat yetişir. ben de pası nazım'a atıyorum:

''buna rağmen,
istanbul'da birçok hanımlar, beyler, paşalar,
türk halkından kesmişlerdi umudu.
yağdırıldı telgraflar erzurum'a :
«amerikan mandası altına girelim,» diye.
«istiklâl, diyorlardı, şâyanı arzu ve tercihtir, amma
bugün bu, diyorlardı, mümkün değil,
birkaç vilâyet, diyorlardı, kalacak elde,
şu halde, diyorlardı, şu halde,
memâliki osmaniye'nin cümlesine şâmil
amerikan mandaterliğini talep etmeği
memleketimiz için en nâfi
bir şekli hal kabul ediyoruz.»

fakat bu şekli halli kabul etmedi erzurumlu.
erzurum'un kışı zorludur balam,
buz tutar yiğitlerin bıyığı.
erzurum'da kaskatı, dimdik ölür adam,
kabullenmez yılgınlığı...''

nazım hikmet-kuva-yi milliye destanı
bu gidişle yeniden yapılacak mücadele.

ah tayyip ah cehennemde görüşecez senle.
Atatürk istanbulda gezinirken başlamış olup, sonra bir el tarafından atatürkün kontrolüne bırakılan mücadeledir.

Peşin not: atatürk başına geçmeden önce daha milliydi.
çakma fason darbelerle olmayacak bir iş.
"türkü madde planında kurtardıktan sonra ruh planında helak eden"lerin milletin sırtında yükseldiği mücadeledir!
Eğer böyle devam edersek bu tekrarlanacak ve milli mücadele savaşımız tekrar devam edecek.
Kalp kalbe karşı mıdır? Az önce karboğazı baskınını okuyup kuvayi milliye aşkıyla yandım. Sözlüğe girdim mezuza bunu yazmış. Ateistler açıklasın.
Dr. Selim Erdoğan hocanın -dakikalar içinde- "Milli Mücadele" kitabı -bugün itibarı ile- elimize ulaştı. Üç nüsha(evlad-ı iyal için) sipariş verdiğimiz kitaba bir göz gezdirdiğimde, -muhtasar olmasına rağmen- milli mücadelemizin gölgede kalmış bazı hadiselerine dikkat çekildiğini gördüm. Sakarya Meydan muharebesinden, -Gazi'nin nitelendirmesi ile- "Melhame-i Kübra(en büyük savaş)" olarak bahs edilmiş. Ve bu büyük savaşın bitmediği, -Aziz Türk milletinin en nihai zaferine kadar- tüm şiddeti ile devam ettirileceği kanaatindeyiz.
-Ahdımız odur ki- Hain, mürted-münafıklığın anlımıza sürdüğü bu kara lekeyi, "Terimiz ile - Kanımız ile" temizleyeceğiz(bi izni Teâla).

görsel
mazlum milletlere ilham kaynağı olmuş anti emperyalist direniş destanıdır.