bugün

baş rollerini yaşar alptekin ve hülya avşar'ın paylaştığı, yönetmenliğini kaya ererez'in üstlendiği film.
hülya avşar, babası tarafından pek sevilmeyen kör bir genç kızdır. yaşar alptekin ise, sanırım yaralı şekilde kanlılarından kaçarken hülya avşarın evinin bahçesine sığınır. ve olaylar tahmin edilebileceği şekilde gelişir.
filmin ilginç tarafı, kötü baba rolünde engin inal'ın oynaması. kızını karısının ölümünden sorumlu tutmaktadır ve kızının kör oluşuna aldırmadan evin tüm işlerini ona yaptırmaktadır..
(bkz: her gun 5 ukte dolduruyorum formda kaliyorum).
(bkz: der blaue engel)
(bkz: marlene dietrich)
8 nisan 2008'in ilk iki başlığından biri ve bu beni mutlu etti.
evet etti, mavi melek adlı filmi duymuş değildim. üzerimde uykunun ağırlığı vardı ve aylar boyu süren mutsuzluğun izleri yine yüzeye çıkıyordu. bu sırada * sözlük gri ekran vermekteydi*. birden sözlük açıldı ve sol frame'e bakınca mavi melek başlığını gördüm. birden aklıma şirin, minik periler geldi. derken mutlu olma olasılığımı hayal etmeye başladım. aşklar yaşadığımı, bunaltıcı işlerinden altından rahatlıkla kalktığımı hayal ettim. anlık da olsa mutlu oldum lan. böyle mutluluklar da olmasa kötü olurdu sonum zaten. başlık için teşekkürler nikim yok benim. tabi entry için de teşekkürler susku.
efendim muhalif kimliğiyle tebarüz etmiş bir nev zuhur -sanırım- sitedir. arkadaşların elbette muhalif kimliklerinin ne ölçüde ciddiye alınabilir olduğu biraz daha kurcalayınca anlayabileceğiz. şimdilik gördüğümüz bir kaç eksiklikten söz edelim: birincisi mevlana'nın oraya konuşu biraz 'hadi bu da olsun' kabilinden olmuş. hem muhaliflik deyince mevlana değil şems konur oraya bildiğimiz kadarıyla. sonra nazım beyefendiden bir şiir koymuşlar ama yüz kitabın arasına şeyh bedrettin'in varidat'ını koyamamışlar. peki henry miller ustaya ne demeli o yok mesela orada, rimbaud yok, cioran yok, oğuz atay yok. *
Ve Gemi Gidiyor… Daha serin olur, püfür püfür yelleniriz diye bu sayıda gemiye binmeye karar verdik. Hem şu aralar trene inen binen muhabbeti yeterince siyasileştiği için, tren yolculuklarını ileri bir tarihe ertelemeyi daha uygun bulduk.
Tabii fark etmiş olacağınız gibi, arada doğru rüzgârı yakalayıp yelkenlerimizi şişirmek için bayağı bir zaman harcadık. Ancak gördüğünüz gibi yine karşınızdayız.
Gemiye şiiri ve şairleri konuk ettik bu sayımızda ağırlıkla. Usta ve genç öykücüler de değişmez yolcularımız. Retorik ve hezeyanlarımız ise her zamanki gibi varoluş sorunsalımıza parmak basarak geminin diğer ağır yolcuları olarak eşlik ediyor bize.
ilhan Berk’in "Kült Kitap"ından derlenen, şiirin oluşumuna dair nefis yazısı, Mehmet Fidan’ın şiirde biçim ve anlam sorununu ele aldığı denemesi ile Erdoğan Alkan’ın şairlerin saplantılı aşklarına yoğunlaştığı deneme dizisinin ikinci ve son bölümü bu sayıda kaptan köşkünde ağırladığımız önemli konuklarımız.
Kaptan köşkünde verdiğimiz parti vesilesiyle ağırladığımız diğer konuklarımız da öyküleriyle A. Kadir Konuk, Fatih Kaynak, Ruhşen Doğan Nar, Muhammed Demir, Eray Devrim Duman, Arif Emrah Orak; şiirleriyle Hüseyin Alemdar, Fatma Balcı Yürür, Volkan Adıgüzel, Emine Yalçın; hezeyanlarıyla Çiğdem Aldatmaz ve Eda Aksakal; retorikte Abdulkadir Öztürk, gökçeyazında Aylin Parakos, Derya Önder ve gündemde ise Seval Deniz Karahaliloğlu..

diyerek 27. sayılarını takdim etmişlerdir bize..
sevilesi.. kahve esliğinde gecenin kacısında sabahlara kadar okunasıdır..
mavimelek.com; kelimelerin tersyüz edildiği, giysilerinden soyundurulup çırılçıplak bırakıldığı, içlerinin kurutulduğu, dışlarının ise çarpanlara ayrıldığı, ayrılanların kesirsiz bölündüğü, kalanların hesap makinesi yardımıyla toplandığı, toplananların ise tekrar torbaya atıldığı, sonra torbanın içinden rastgele tekrar çekildiği, ardından yan yana dizilip cümle yapıldığı; yüklemlerin bozulduğu, öznelerin silindiği, nesnelerin eridiği, cümlenin çıplak haline övgüler düzüldüğü; paltolu, kaşkollu kelimelerin cümlelerin içinden özenle ayıklandığı, duyguların dile getirildiği, mantığın silindiği, “kızgın kumlardan serin sulara atlanıldığı”, güneşin balçıkla sıvandığı, ısrarla godot'nun beklendiği, mephisto'ya pabucunun ters giydirildiği ve dahi, bütün bunlar olurken kenarında oturulup izlenmediği; “ateşten gömlek” yerine yazılı siyah tişört giyildiği, geceleri rock'n'roll eşliğinde fıçı bira içildiği bir edebiyat, kültür, sanat platformudur

http://www.mavimelek.com/
ve 28. sayısıyla...

http://www.mavimelek.com/sayi_28.htm
1930 abd yapımı, yönetmen josef von sternberg imzalı film. oyuncu kadrosu emil jannings, marlene dietrich, kurt gerron.
güncel Önemli Başlıklar