bugün

resmen afrika seviyesine düşürüldük. hala birileri bir bildikleri vardır diyor. lan artık çoluk çocuğunu doyuramayacak noktalara getirdiler. ve utanmaz arlanmaz sahtekarlar multi milyonluk servetler edinmişler açıklayacakları hiç bir şey yok. birisi belediye başkanlığına aday yüzsüzlüğe bak ev almış aldığı ev kennin yoktan izin ile imar verdiği yerden ve utanmadan bunu servet beyanında göstermiş böylesine berbatlıkta boğulmuş bir ülke.
Önceleri fakir, et gelecek diye kurbanı beklerdi…
Sonraları, “ben falan yere bağışlıyorum” diyenler oldu, fakir etten kesildi.
Sonraları orta direk, fakire vermeyi, bağışlamayı falan geçti, toptan et almak için kurbanı bekler oldu, çünkü az biraz hesaplı geliyordu..
sonra, başa baş gelmeye başlayınca, orta direk de hayvanı d.şşaklarına kadar tüketmeye başladı, bağırsaklarını falan temizleyip, derisini kasaba satmaya kalktılar..
Şimdi ortada ne hayvan var, ne orta direk.. kıyma var mı, o da yok..
Bence bu sene en cansız seçimi ve en cansız kurban bayramını yaşayacağız.

Ki, iyi bir hayvancılık politikasıyla 3, hükümetin keyfinin gelip, aracılara “siz yeter bu kadar kazandınız” diyerek hayvancılık politikasını değiştirmeye karar verip, araştırma ve çalıştaylar yapıp, kanunlar çıkarmaya çalışıp, emekleye emekleye adım atmasıyla 15 senede bütün bu kötü gidişat toparlanabilir.. ama hayatımızdan bir kültür öğesi, dini bir emir çıkarılmış olacak.. o da, yoksulun, komşunun bayram etmek için kurbanı beklemesi…
E Iyi oldu işte, ezanlar sönmedi, bayraklar bölünmedi...koyanlar halay çekti...

Daha n'olsun?!...