bugün

Kırılmamayı öğretmek yerine, onları kırmamayı öğrenmeliyiz bence.
Vaktiyle öyle çok kırılmışlardır ki, şimdi her şey vız gelip tırıs gidiyordur.
iki kelime yetiyor seni seven yuregi kirmaya.
sonra roman yazsan ne fayda...
Defalarda kırılmıştır. Hatta bazen paramparça olmuş kadındır ve aldığı yaralarla kan kaybına uğramak üzereyken bile parçalarını bir araya getirmeye çalışır. Ama eskisi gibi olmayacaktır hiçbir zaman.
Güçlü kadındır. Artık Kendisini kırabilecek tek kişi kendisidir.
su gibidirler. unlu cin feylesoflari su gibi ol demistirler.
(bkz: öğrenilmiş çağresizlik)
hiçbir kadın yoktur ki kırılmamayı öğrensin, hepsi kırılır ve her söz verdiklerinde kendilerine yine tutamaz üzülürler, içlerine atar, kendinlerini atacak yer bulamazlar.
kırılmanın bi işe yaramadığını görmüş, artık hiçbir şeyi umursamayan kadınlardır.

artık kendi hayatlarının figüranı olmaktansa başrolünü kapmışlardır.

birileri onu kırmaya çalışınca da o karşısındakini un ufak eder gözünü kırpmadan. inş bi gün böyle kadınlarla karşılaşırsınız.
Bir tokatla kocasindan bosanan sacma salaklardir.
Sen kocani hic mi uzmuyorsun hic mi?
Ha tokat ha saygisizlik. Ikisi de ayni.
kırılmayan kadın yoktur bence, kırıldıgını saklamayı başarabilen kadın vardır işte onlar zamanında çok kırılıp güçlü olmayı başarmışlardır.