bugün

toplu yaşamda arıza çıkmaması için insanların uyması gereken zorunluluklardır. aslında bunlara uymak sıkıcı gibi gözükebilir. bu durumda yapılacak en güzel iş -her alanda olmasa da- kuralları komik bir dille ifade etmek olabilir.

görsel
özgürlüğümüzün temsilcileri.
yumurta kırabilmek ile yemek yapabilmek arasında herhangi bir ilişki yoktur
sadece bir kuralım vardır: sakın kanca kollu bir kızla yatma ve tek bir istisna: seksiyse başka... ya da new is always better.
(bkz: barney stinson)
Kural1: kimseyi degerinden fazla sevme.
Kural2: kimseye tanimadan güvenme.
Kural3: kimseden yapabileceğinden fazlasını isteme.
Kural4: kimseye kendini ezdirme.
Kural5: onurunu koru ve kaybetme.
1 masada hesap için herkes kredi kartını uzattığında ilk geri çeken siz olmayın.
2 kahve fincanda, çay ince belli bardakta içilir.
3 etnik jazz veya 20. yüzyıl rus klasik müzik bestecilerini dinlemeden de entelektüel olunabilir.
4 takım elbiseyi taşıyamayan, yorulunca ceketini beline takan veya coşunca kravatını başına bağlayanlardan olmayın.
5 başkalarının omzu üzerinden gazete okunmaz.
insanlar kendilerini kuralların esiri yapmışlar kah başkalarının kah kendi kurallarının. Aslına bakarsak kural tanımazlık insanı insan yapan en önemli faktördür. Başkalarının kurallarına göre yaşamak ya da kendi belirdeğin, anlamam; ne diye esir eder insan böylece kendini?
uludağ sözlük ile ilgili kurallar için

(bkz: sözlük formatı)
yükselebilmek, zirveye çıkabilmek ve sürüleşmemek için zaman zaman delinmesi gereken şeylerdir:

"Kuralları harfiyen takip etseydim şu an hiç bir yerde olamazdım."
Marilyn Monroe
görsel
iyi geceler.