bir kaç saniye önce şahsımı ağlatmıştır. 1970'leri yaşayanlar hatırlayacaktır, yediğimiz dometes 29 kilometre öteden kokar, yalanan memenin tadı 3 gün ağızdan çıkmazdı.

teknoloji devrimi ile başlayan süreçte, o eski kadınlardaki dudak tadı bile kalmadı. ruj tazeliyorlar izbe metrobüslerde. kirazlı suni bir dudak öpüyorum.

kol altı yaladığımda kimyasallarla dolu bir şeftali tadı alıyorum. acı. vajinalar tamamen bitik. hepsi laser ağda. kokuları değişiyor. memelerden parfüm çeke çeke kanser olacağım. meme aralarına sıkmayan yok.

ya bırakın terlesin be cicilerim. nereye gidiyor bu dünya? nedir bu allah'ın bahşettiği vücuda yakıştırılan moleküller?

ayaklarına krem süren kızlar türedi. 1979 yılında lise tuvaletinde sıkıştırdığım sinem'in ağız kokusunu bile özledim. mayonezli mayonezli nefisti. tabık döner yemişti.

ben artık çözemiyorum... salata yemekten memesi götü kokmaz hale gelen suni robotlara tek çağrım atatürk'çü olmaları. ülke elden gidiyor. paşalar hapse atıldı. bazıları hala maç muhabbeti yapıyor. pkk şehre indi, uyanın artık.

yılmaz özdil bugün süper demiş yazısının sonunda. "1977 ama anlayana"

bu lafı çerçeveleteceğim.

konu amdı pardon.

bırakın bacaklarınız jartiyerin içinde terlesin. tiksinmez gerçek bir erkek. parfüm sıkmayın amk. organik meme istiyom.