bugün

Yaşlı bir kargaydı... gece kadar karaydı. O yüzden gecekarası adını vermişlerdi ona..kendine gece karası dendiği zaman üzülmüştü.Bu addan kurtulmak için beyazlaşmayı düşündü.gidip ırmaklara, göllere, denizlere attı kendini. Her yıkandığı sudan daha beyaz cıkacağını umut etti. Yıkanma işi biter bitmez suyun aynasında kendini merakla, heyecanla seyretti. Aklanacağı yerde cilalanmış gibi daha bir parlaklaştı. dolayısıyla daha bir karardı; yağlı, cilalı zifiri karanlığa kesti...
Mehmet Güler'in ustaca kurguladığı dupduru bir roman.

kitapta cevizin kırıldığı an başlıklı bir öykü yer almakta ki tadından yenmez.