bugün

osmaniye'nin karaçay mahallesinde kuralan amator futbol klubüdür. mahallede uyusturucu o denli mesrulasmis ki uyusturucu kullanma yasi neredeyse ilkokul cagina dusmus. mahallenin guzel insanlari da bu futbol klubunu kurarark gencleri bu bataktan cekmeye calismakta. umarim basarili olacaklar.

"gençliğimiz, hayat koşulları ve ailelerinin imkansızlıklarından dolayı bu tarz alışkanlıklara yönelmekte. biz bu kulübü kurarken öncelikle futbolun sadece zenginlerin, büyük sermaye kuruluşlarının tekelinde olmaması gerektiğini düşündük. renklerimizi de zaten çocukluğumuzdan beri taraftarı olduğumuz, endüstriyel futbola karşı mücadelesini herkesin bildiği adana demir spor’dan aldık. ikinci ve daha önemli sebep ise, uyuşturucuya, uyuşturulmaya mahkum edilmiş gençliğin, özellikle de işçi sınıfının çoğunluğunu oluşturan gençlerimizin, bu teslim olmuşluğa mahkum olmadıklarını göstermek istedik. şehrin zengin mahallelerine baktıkları zaman bu çocuklar, onlar gibi olamayacaklarını kabul ediyorlar ve 'biz bu hayata mahkumuz' diyorlar. yani bir teslim olmuşluk ve mücadele etmemek var. şunu fark ettik ki, bu çocuklar çocukluklarının verdiği heyecanla belli bir yaşa kadar futbol oynuyorlar, çok da yetenekliler. ancak bir yaştan sonra kendilerini ifade edecekleri, futbollarını icra edecekleri bir çatı göremiyorlar. ergenlik döneminden sonra da çeşitli kötü alışkanlıklara özellikle uyuşturucuya teslim oluyorlar. biz bu gençlere bir çatı oluşturmak ve futbollarını icra edebilecekleri bir alan açmak istedik."
25.03.2012 tarihinde sol haber portalında yayınlanan aşağıdaki haberden duyduğumuz, sevdiğimiz, bağrımıza bastığımız emekçi çocuklarının futbol takımıdır.

"Osmaniyeli emekçi gençler amatör futbol kulübü kuruyor

Osmaniye’de yoksul-emekçi kesimin yoğunluklu yaşadığı, merkeze bağlı Karaçay Mahallesi’nde Karaçay Gençlik Kulübü Derneği adında bir amatör spor kulubu kuruldu. Uyuşturucunun oldukça yaygın kullanıldığı mahallede gençler bu kulüple birlikte uyuşturucuya karşı mücadele etmeyi amaçlıyor.

Osmaniye'nin Karaçay Mahallesi'nde, uyuşturucunun oldukça yaygın kullanıldığı ve bunun mahalle halkı için normal birşeymiş gibi algılandığı bir zamanda mahallenin duyarlı gençleri, insanların daha çocuk yaşında bu batağa çekilmesine ve emekçi çocuklarının çürümeye terkedilmesine karşı bir spor klubü aracılığıyla mücadele etmek istiyorlar. Kulüp henüz kuruluş aşamasındayken bile 22 yaşında bir gencin uyuşturucu batağından kurtulup spora gönül vermesine aracılık etti.

'Futbol sermayenin tekelinde değil'
Kulübün başkanı Soner Yiğit Karabay henüz 23 yaşında ve çocukluğu Karaçay Mahallesinde geçmiş bir üniversite öğrencisi. Kulübün kurulma amacıyla ilgili şunları söylüyor:

''Gençliğimiz, hayat koşulları ve ailelerinin imkansızlıklarından dolayı bu tarz alışkanlıklara yönelmekte. Biz bu kulübü kurarken öncelikle futbolun sadece zenginlerin, büyük sermaye kuruluşlarının tekelinde olmaması gerektiğini düşündük. Renklerimizi de zaten çocukluğumuzdan beri taraftarı olduğumuz, endüstriyel futbola karşı mücadelesini herkesin bildiği Adana Demir Spor’dan aldık. ikinci ve daha önemli sebep ise, uyuşturucuya, uyuşturulmaya mahkum edilmiş gençliğin, özellikle de işçi sınıfının çoğunluğunu oluşturan gençlerimizin, bu teslim olmuşluğa mahkum olmadıklarını göstermek istedik. Şehrin zengin mahallelerine baktıkları zaman bu çocuklar, onlar gibi olamayacaklarını kabul ediyorlar ve 'biz bu hayata mahkumuz' diyorlar. Yani bir teslim olmuşluk ve mücadele etmemek var. Şunu fark ettik ki, bu çocuklar çocukluklarının verdiği heyecanla belli bir yaşa kadar futbol oynuyorlar, çok da yetenekliler. Ancak bir yaştan sonra kendilerini ifade edecekleri, futbollarını icra edecekleri bir çatı göremiyorlar. Ergenlik döneminden sonra da çeşitli kötü alışkanlıklara özellikle uyuşturucuya teslim oluyorlar. Biz bu gençlere bir çatı oluşturmak ve futbollarını icra edebilecekleri bir alan açmak istedik."

Futbol halkları birleştiriyor
Kulübün oyuncularını 9 ile 15 yaş arası çocuklar oluşturuyor. Çocukların tamamına yakını inşaatlarda çalışan işçilerin çocukları. Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi’nden göç ile gelen Kürtler ve Zazalar dışında bölgenin yerlileri, Arap asıllı çocuklar, iki tane de Van’dan gelen depremzedelerin çocukları kulübün oyuncuları arasında. Takım bu yapısıyla şimdiden sporun birleştirici yanını özümsemiş görünüyor. Çukurova’nın güneşinde, çıplak ayaklarıyla kardeşçe futbol oynayan bu çocuklar için takım arkadaşlarının hangi ırktan olduğunun bir anlamı yok.

Henüz futbol kulüp lisansı tanınmayan bu oluşum, dernek kurarak ön adımı atmış durumda. Ancak Lisansın tanınması için 1000 ile 1500 TL arası bir paranın Türkiye Futbol Federasyonu'na ödenmesi gerekiyor. Antrenörlük lisansı için 1000 TL, forma ayakkabı ve çeşitli malzemeler için belli miktar paraya ihtiyacı var takımın. Bütün bu maddi kaynak için çeşitli şirketlere ya da cemaat vakıflarına boyun eğmek istemeyen kulüp yönetimi, bunun başka bir yolunun olabileceğini düşünüyor. Bu konuda çeşitli sivil toplum kuruluşlarından sendikalardan ve futbola gönül vermiş ama kirli ilişkiler ve şike tartışmaları arasında bu zevklerini bile yaşayamayan halkın duyarlı kesimlerini destek vermeye çağırıyor.

(soL - Osmaniye)"

TRT Belgesel tarafından filmi de çekilmiştir. Bu aylarda yayınlanması beklenmektedir.
"umutlar sahaya karaçay'la dayanışmaya" adında bir etkinlikle 12-13 mart tarihlerinde çeşitli etkinliklerle destek olunacak futbol takımı. https://www.facebook.com/KaracayGSK?fref=ts