bugün

dünya.
cihan.
evren.
alem...
kraliçeleri genelde venezuela dan çıkmaktadır
boş iş bunlar...
Bir tanıma göre de; Yaratılan bütün varlıklar ve Alemler. Mahlukat.

Şu Kainat Tek Bir Ağaçtır ki; meyvesi de insan dır.
sıkınca mermeri delebilecek azimdeki insanlara has inat şekli. (bkz: igrenc espriler)
(bkz: sürekli büyüyor efendim durduramıyoruz)
kainat aşktan meşke ve meşkten aşka gidip gelen bir alış veriştir..
tesadüflerin yeri olmayan sonsuzluk, evren.

(bkz: kainatta tesadüfe tesadüf edilmez)
açık bir kitap gibidir, şu koca kainat...

"açık bir kitap kabul edeceksin şu koskoca kainatı. okurunu bekleyen bir kitap gibi. her gününü ayrı ayrı okumak lazım. ne geçmişe ne geleceğe odaklanacaksın. aslolan şu andır. sayfa sayfa gideceksin." *
bilim ve teknoloji ile sınırını kavrayamayacağımız hede.
o kadar büyük ki akıl sır ermiyor. ve içinde sanki sadece bizim olduğumuz kesinmiş gibi heryıl kainat güzelleri seçiliyor.
organizma olduğunu düşündüğüm mükemmel mekanizma. kozmos.
sistem döngüsü - döngü olduğu da net olmamakla beraber - çözüldükçe diğer gezegenlerin bilimsel tutarlılığınıda değiştiren bilinmezlik diyarı.
tanrının kendini ifade etmesi.
"kainattaki varlıklar, allah'ın 'fıtri'* kanunlarına isyansız itaat ettikleri için bu alem muntazam ve mükemmel. hiçbir yerde en küçük bir karışıklık yok. demek insanlar da yaşayışlarında ilahi kanunlara isyansız itaat etseler, özlenen ahenge kavuşacak ve aradıkları saadete erecekler. uyumsuzluğun ve huzursuzluğun sebebi, insanın isyan ve tuğyan**larıdır."
---
insan-kainat paralel düşüncesinde, insanın ve insanlığın mevcut hallerine dair beğendiğim bir yorumdur bu.
Kaçak gelinlerden bir gelinin adı.
Büyüklüğü bilinmeyen ve tüm uzay sistemini içine alan mekan. Evet.
4 yıl önce, agustos ayının son haftası, bir sahil kentinde güneş batmakta iken hemen yanıma konan bilge bir serçe ile hakkında konuştuğumuz alem.

serće: gün batımını mı yoksa denizi mi seyrediyorsun.

ben: hem evet hem hayir.asıl seyrettiğim yıldızlar...birazdan gökyüzünde yıldızlar belirecek.onları bekliyorum.ama gün batımı ve denizi de izliyorum beklerken..

serçe: keyif alıyor olmalisin gökyüzünün eşsizliginden.

ben: evet alıyorum. gerçek sanat eseri cünkü onlar..

serçe: kainatı izlerken neler düşünüyorsun ?

ben : bunca acı, mutsuzluk ve zorluğa değer mi kainatın var olması ? acılar içinde ölenler, açlar ve susuzlar..tüm ihtişamıyla bakanlara hayretler veren kainat bunlara değer mi ?

serce: soluna bak. annesinin ve babasınin elinden tutan çocugu görüyor musun ? nasıl mutlu. anne ve babasi da mutlu.aralarındaki bağ sevgi..bu dünyada acı kadar gerçek olan bir şey varsa o da sevgi.

sadece acıyı görüp kainatta var olan sevgiyi görmemek doğru değil. sadece sevgiyi görüp acılara üzülmemekte..kainat bu iki denge üzerine kuruludur. ikisi de vardir ve aleme hem içkin hem aşkındır..sadece birine bakıp kainatin varliginin değip değmeyecegini, tüm bunların bir anlam ifade edip etmeyeceğini bilmek mümkün değildir..

bilge sercenin söyledikleri doğru gibi geliyordu. serçeye dönüp " sevgi ve acı nasıl hem içkin hem aşkın oluyor" diye soracaktım ki çoktan uçup gitmişti.

serçe deyip geçmeyin. bazıları hayatın dengeleri üzerine güzel şeyler biliyor.
(bkz: uzun entry gorunce okumadan eksilemek)
Kainat arapça'da "var idi, mevcut idi" anlamına gelen "kana" fiilinden geliyor. "Kana" kelimesinin kökeni ise (yine sami dil ailesinden) akatça "durmak, konulmak, konmak" anlamına gelen "kanu" kelimesinden geliyor. Arapça bir kelime olan kainatın öz Türkçe karşılığı olan evren kelimesinde kainata oranla bir döngü, devir, dönme, kainatta ise sanki bir güç tarafından getirilip konulmuş, öylece duran, varolan fikri hakim. Esasen iki kelime de aynı şeyi anlatıyor olsa dahi kültürlerin düşünce temelleri kelimelere bir şekilde sirayet ediyor.
"Eğer yerde ve gökte Allah'tan başka tanrılar bulunsaydı, yer ve gök, kesinlikle bozulup gitmişti" (Enbiyâ, 21/22)
imam-ı rabbani'ye göre hayal mertebesinde yaratılmıştır.
varlığı allah'ın mucizesi olan evrendir.
dünya değil evren kelimesinin eş anlamlısıdır.
güncel Önemli Başlıklar