bugün

gelecekten haber almak isteyen kisilerin cok eski donemlerden beri falla, kehanetle uğraşma işlerinden biridir. kahvenin telvesinin fincan uzerinde olusturdugu şekiller yorumlanır. gelecekten haber almanın kesin olarak mumkun olmayacağı bilinmesine, bildirilmesine rağmen insanlar gerek kendileri bakmak gerekse, bunu meslek edinmis kisilere baktırmak gibi adet edinmislerdir. aynı zamanda bağımlılık da yapar, her kahveden sonra fincanı çevirip bakmak ister. fala bakan kişi kendi tahmin ettigi seyleri soyler bazen de gercekten bazı şekillere benzeyen telve kalıntıları olur fincanda, onu söyler. ama buna gerçekten inanıp aa dediği çıktı biliyor gibi bi yorum getirilirse geleceği allahtan başkası bilemeyeceği için şirk e girmis olabilir. onceleri de falla ilgilenen biri olarak bu uğraştan kurtuldum bi şey de kaybetmedim.
söyledikleri standart laflar şunlardır:

(bkz: sana üç vakte kadar kısmet var)

(bkz: yüreğin kabarmış)

(bkz: hanene ay doğacak)

bunları bende söylüyorum fincanı açınca, sırrı varmıdır ki bu işin? bence yok.
bakanların yüzde doksanının faso fiso olduğu fal türü.
türk insanının psikolojik tedavisidir.