bugün

aşk ve seksi aynı şey zannetmek, genelde erkeklere yöneltilen bir eleştiridir. oysa ki aslında bu kadınlara özgü bir tutumdur.

kadın erkeğe kendi kafasında bir takım kriterlere(dış görünüş, para, ün, kariyer, zeka vb.) göre not veren bir canlıdır. eğer belirli bir erkeğe yüksek not verirse o erkek kadınla hem aşk yaşamaya hem de seks yapmaya hak kazanmış sayılır. ama eğer not yeterince yüksek değilse erkek her iki şeye de hak kazanmamış, arkadaşlık kompartmanına oturtulmaya değer bulunmuş anlamına gelir.

elbette ki her insanın istediği kişiyle aşk yaşamaya, istediği kişiyle seks yapmaya, istemediklerini de reddetmeye hakkı vardır. bunu tartışmak zaten saçma olur.

ama neden erkeğin aşk yaşamaya değer bulunmasını sağlayan kriterlerle seks yaşamaya değer bulunmasını sağlayan kriterler aynı kriterlerdir bunu anlamak zor.
önemli olan kadının kafasındaki bir eşiği, bir "beğeni eşiğini" geçmektir. o eşiği geçtikten sonra tecavüz edercesine üzerine saldırsanız da kadın sizin yaklaşımınızı seviyeli ve romantik bulacaktır.

ama o eşiği geçemediyseniz, kendinizi kadına beğendiremediyseniz, en seviyeli, derin ve içli aşkınız bile kadın tarafından küçümsenecek, aşağılanacak ve hatta tacizcilik olarak görülecektir.

beğeni eşiğini geçmenin yani kendinizi kadına beğendirmenin yolu ise, kadına verdiğiniz emekten de ona olan sevginizin derinliğinden de bağımsızdır genelde. dış görünüş, para, ün, kariyer, zeka gibi faktörlere bağlıdır.

kadınlar "sevgi emek ister" demeye bayılırlar. bu koca bir yalandır. tipik bir kadın yalanıdır. sevgi emek istemez. sevgi sadece ve sadece kadının kafasındaki kriterlere uygun düşmenizi ister. bu kriterler de yukarıda saydığım kriterlerdir. bu kriterlere sahipseniz neredeyse tecavüz etmeniz bile haklı sayılır. sahip değilseniz kadının uğruna ölseniz de bi işe yaramaz.
(bkz: suizan)
(bkz: kızlari anlamak)
işte bu da kadınları anlaşılmaz varlıklar olarak kılıyor...

anlaşılmaz derken sunu biraz açıklayayım. aslında anlaşılır. şöyle ki; mantık kullanmadan işler gerçekleştirdiklerinden dolayı anlaşılmaz.

kadınların aşk ve seksi aynı sey zannetmesi buna mükemmel bir örnektir...
bir taraftan adamın biri çıkar, türlü terbiyesizliklerle* kızı kandırır. hatun da bile bile kanar bu adama ve gider altına yatar (afedersiniz ağır bi tabir ama bu böyle maalesef).

diğer taraftan diğer bir adam, kızı köpek gibi sever. kız altına yatsa bile ona dokunmaya kıyamaz, gözünden sakınır ama gelgelelim aşkını ona açıklayınca sen beni yatağa atmak mı istiyosun diye trip atar...

sonra gelsin cinnetler, cinayetler... lan ben seni seviyorum sen istesende ben seninle öyle bir şeyi bırak yapmayı, hayal bile edemem. ama sen sırf parası parası, ünü vs. olduğu için gidip herifin altına yatarsın...

önemli not: tabi bu bazı kadınlar için geçerlidir. aşka inanan, sevgiye değer veren yüce kadınlarımızı bu kategoriden ayrı tutuyorum ve onlara saygılarımı iletiyorum...
koca bir yalandır. *
zannedersem bir ifade yanlışı vardır.
zira; aşık olunan/olunabilecek adamla seks yapmak farklı bir seydir, aşkı ve seksi aynı sey zannetmek farklı bir seydir.
ama yine de madem genelleme yapıyoruz, kadınların herhangi bir erkekle yatması, erkeklerin herhangi bir kadınla yatmasından daha kolay değildir. kadınlar daha duygusaldır. o yuzden sevişeceği adamla aşık olabileceği adamın -eger aradıgı- bazı kriterleri varsa benzerlik gösterir. bazen de an gelir başlarım kriterine der, canı çeker yatar. kimsenin şey'inin kahyası da olamıyoruz malesef. ama kalkıpta seks yapınca aşk yaptım, aşık olunca da seks yaptım demez kimse. valla benim aklım almadı bunu. tıpkı aşık olmak için kriter miriter durumlarını almadıgı gibi.

(bir de neden sadece kadınlar paraya, güce, dış görünüşe önem veriyormus gibi bir izlenim var anlamadım. herkes normal bi ben mi anormalim? dış görünüşü zevkime hitap etmeyen bir adama asık olamam ben. sevgilimi ilk gördüğümde ne "ne kadar iyi biri" dedim ne de "ne kadar sevgi dolu" dedim. diyemezdim de. sıradan oldugu halde "ne kadar güzel gözleri var lan" dedim. dünya çirkini olsun ama ben güzel göreyim onu. evet güçlü olsun kendimi güvende hissedeyim.
ne yani,kimse sizi siz oldugunuz için sevmedi mi? karsınıza çıkan her kadın daha zengin, daha yakısıklı, iktidar sahibi biri için terk mi etti?)
(bkz: awful truth)
--spoiler--
http://www.allposters.com/-sp/-Posters_i370730_.htm

--spoiler--
Seks'i yaşadığınız kişi sevgiliniz ise yapılan eylemle aşk'ı bağdaştırmanız gayet normaldir.. Ortada ihtiyacın aksine duygusallıktan öte bir sevgi seli vardır ve kadının sevgilisinden aşk sözcükleri duymak istemesi en doğalıdır.
Fakat ihtiyaç için yapılan bir eylem ise yine de kadınların doğasında var olduğuna inandığım ikilem sancısı..
erkeklerin hayatın anlamını seks zannetmesinden daha iyi bir şey olsa gerek.
isyankar bir söylem.
kadın ve erkek sözkonusu iken;
sonuç = aşk + seks
detaylar olayları şekillendirir
(bkz: aşk) + (bkz: seks) eksiklerin ancak bir kısmını giderebilir.
erkeklerin kendilerini bayanlar üzerinde ifade etme cümlesidir. "biz erkekler böyle düşünüyoruz da hadi bakalım, bir yem taktık oltaya" bakış açısı olsa gerek..
yoksa erkeklerin kalbine giden yol bel altından geçer..
alternatifi;
erkeklerin sevi$mek ile seks yapmayı aynı $ey zannetmesi ...
külliyen yalan iddiadır. kadınlar gayet iyi bilir aşkla seks arasında ki farkı. sevmek isterse sever, vermek isterse verir...
bazı erkeklere özenen bazı kadınlardır.
erkeklerin duygularıyla, kadınların ise mantıklarıyla hareket ettiklerinin göstergesidir.
erkeklerin aşkı seks sanmasından daha iyi bir durumdur.