bugün

bir 'tek taş'a tav olan çok sayıda kadını gördükçe..
kişinin kendi bünyesinden geçirdiği hayıflanma.
kadının zavallılığını gösterir. *
sadece kadınların ifade edebilecegi olay.
o hazzı duymak icin herhalde sadece kadın olmak lazım cünkü bana cok sacma geliyor.
amaç ne düşünüldüğünü görmek, ne de sadece hediye almanın mutluluğunu yaşamaktır. amaç pahalı bir nesneye sahip olmaktan başka bir şey değildir. bir çok kadın lükse düşkünüm demek istemez bunu çeşitli kılıflara uydururlar.
kadınların, değerlerinin bilinmesine verdikleri önemden kaynaklı bir ifadedir.
sahiplenildiğini hissetmektir kanımca. bana bağlısın, herkesten ayrı ve özelsin gibi bir anlamı var sanırım yüzüğün.
yolda yürürken sizi koruma amaçlı koluyla sırtınıza dokunup bir başkasının size çarpmasına mani olması da çoğu kız için etkileyicidir. çok basit ve yüzeysel bakıldığında anlamsız gibi görünebilir ama büyük anlamları olabilir. yüzük de o derece mutlu kılar tahminimce. * * *
(bkz: tek taş yüzükten şu kadarcık diye bahsetmek)*
-ben bu oyunu bozarım arkadaş-

hatun kısmı için önemli olan, ifade ettiği anlam imiş.
fiyatında, gösterişinde değillermiş yani.
niyeyse derin ifadeyi hep pahalı şeylere yüklüyoruz. hay allah.

neşet ertaş şöyle diyor:

eğer anan seni seni bana verirse
nemize yetmiyor el kadar hasır

hasır deme. önemli olan manadaki derinlik he mi şekerim.
maddi bir karşılığı olmasına rağmen, manevi olarak biçilemeyecek, belirlenemeyecek kadar tanımlanamayan sevgi, mutluluk yaratmatmasıdır gizemi.
olmaz olsun. her seferinde elmas çıkarmak için köle olarak çalıştırılan küçük çocukları düşünsünler. belki dünyanın merkezinin kendileri olmadığını anlarlar.
(bkz: blood diamond)
maddiyata verdikleri önemdir. maneviyattan anlayan biri dönüp bakmaz bile böyle saçmalıklara.
barbie bebekleriyle ilgili yazılmış bir yazıda şöyle diyordu:

"amerikan sembolü olan bu bebekler, işçi ücretleri çok daha düşük olduğu için çin'de üretilmektedir. "

yani bu, şu demek: birilerinin çocukları barbie bebekle oynasın diye nice çocuklar sömürülüyor.

bunun insanlık diline çevirisini birisi yapsın.
(bkz: paran cebinde kalsın bırak artık rahatsın)
çiçekcileri üzen ifadedir.
(bkz: satisfaction)
evlendiğinizde tek taş alyansın arkasında değil, önünde yer alır... alyansı, o tek taş görüntüsüyle korur, zarar gelirse ona gelsin ama evliliğe gelmesindir... bunun anlamı şudur "sevgi, birlikte yaşanılan bir ömür" maddi değerlerden çok manevi değerleri içerir...
pek bir derinliği yoktur. arkadaşlar arasında sükse yapar ve ego tatminliği yaratır. * *
ilginc ve muhtemelen erkeklerin cogunun aklinin ucundan bile gecmeyen bir ifadedir.. ben kizlar icin her turlu ajanligi, saticiligi, itirafciligi yapmaya hazir ve nazir olan bir erkek milleti uyesi olarak bu yuzeysel ve duygusuz erkek kisminin tek tas icin dusunduklerini burada ifsa etmeyi bir borc bilirim efenim; bir erkek bir kadina tek tas alirken kadinin aklindan sunun gececegini tahmin eder; "tektasi aldi artik evlenme teklif eder herhalde".. hemen akabinde tektasa dunyanin parasini bayilmis olan erkegin kendi aklindan gecen ise sudur; "tektasi aldik artik verir herhalde".. evet maalesef durum budur.. ben istisnalar icindeyim tabi ki.. yani bu derin ve hissi ifadeyi cok onceden cozmus, anlamis, ozumsemis azinlik erkek kisminin icindeyim... valla bak.. yeminle.. o degil de ota b.ka yemin etmeye basladim carriye roxalina' in carpilmamla ilgili on gorusunun dogru cikmasindan tirsiyorum.
aslinda bundan bir süre önce böyle bir ifadeyi bırakın tek taş muhabbeti bile yoktu. ama kuyumcu esnafımız ' ne yapsakta işler açılsa ' diye düşünürken birinin aklina gelmiş ' lan bizim türk karilarida çok saf. kesin yerler ' mantiği ile hareket ederek saf karilara bunu empoze etmiştir farklı yollar ile.
ayrıldığımızda harcadığım vaktin bedeli olsun mantığından başka birşey değildir. gerçekten seven bir kadın için bir alyans pırlantadan kıymetlidir.
zannımca olay "şu bayanın tek taşı var" denilmesinden ibarettir. yani desinler mantığı. o var desinler, bu da var desinler. bonus olarak (bkz: gösteriş)
bu anlamda nil'le aynı sularda yüzüyorum: tek taşımı kendim aldım. girmesinler havaya. hı hım ha ha hı hım ha ha.
tanım: samsaçma bir kıymetsizliktir.
popüler kültürün, tüketim toplumunun ve hatta ellerine bulaşan kanın hatırlatılması gerekir bu ifadeye sahip insanlara;

(bkz: #2995427)
Erkekler için spor araba, süpersonik cep telefonu ya da her türlü oyunu rahatça oynayabilecekleri yanar dönerli bir laptopun derinliği neyse odur. Tek taş yüzük de tıpkı bu saydıklarımız gibi bir nesnedir, sahip olması insana hoş gelebilir, üstelik yine andığımız diğer nesneler gibi ne modası geçer, ne üst modeli çıkar ne de asla alınamayacak kadar pahalıdır.

insan ister arkadaşlar, insan ister; lüks araba da ister, prestijli projede ev de ister, uzak doğu tatili de ister, iphone da ister, tek taş da ister hatta insanın erkek olanı kendi görüntüsüne bakmadan Adriana Lima da ister. Bunda yadırgayacak birşey yok; tarih boyunca gerçekleşen her türlü icat ve teknolojik ilerleme, ortaya konulan her türlü sanat faaliyeti, ezcümle bütün medeniyet insanın istemesinden kaynaklanmıştır.

Yalnız bu basit, düz ve salt istemeye "hayatımın tekisinin, en değerlisi ve sonsuz olanısın" türü derin manalar uydurmak, kabul; biraz salakça oluyor.

istiyoruz diyelim o kadar.