bugün

şu koduğum televizyonuna her hafta bir tane dizi sokan türk kanallarına serzenişimin sebebidir bu senaryolar.
nedir bunlar?

birincisi; kötü adam iyi adamın kafasına silahı dayamışken, pat diye silah patlar. bölüm orada biter. deli yürek olsun, aşkına eşkiya olsun onları izlerken heyecanlanıyorduk bu sahnelere. olm 10 yıl geçti lan. yaptığın aksiyona yazık. bölüm başlayacak, kötü adamın ağzından kan fışkıracak. kan niye fışkırıyorsa.. kötü adam yavaş yavaş yere düşecek, arkadan flu bir ikinci iyi adam çıkacak. 'aa hayatımı kurtardın, kardeşimsin. bravo valla, ne güzel öldürdün' diye uzayıp gidecek.

sıkıldık senarist amcalar, sıkıldık! şu kötü adam bir kere vursun iyi adamı. olmadı tecavüz etsin. ama o iyi adam tetiğin yarısı çekilmişken kurtarılmasın. kurtarılmasıaağğnn. ağlayacam şimdi bak.

ikincisi; bir erkek bir kadını çok sever. hem de çok sever. ama döver de.. dur karıştı. erkek kadını sever, kadın karşılık vermez. karşılık vermemesinin sebebi sevmemesi değil, nazlı olmasıdır. hatta ne nazı, yavşaklıktır esas kızın yaptığı artık. sonra esas kızın arkadaşlarından birisi veya herhangi bir kız ile esas oğlan biryerde otururlar iken, esas kız bunları bir şekilde görür. vurur kapıyı çıkar. önümüzdeki 3 bölüm esas oğlan sıçtığını temizleyecektir artık.

ya tamam, mahallenin muhtarlarında fadime temeli maymundan falan kıskanıyordu. o zamanlar üzülüyorduk, tüh tam da kavuşacaklardı diyorduk. ama çektiğin gudik dizileri iyice gudikleştirmek için bunu kullanman bizi heyecanlandırmıyor, duygulandırmıyor senarist amca. kavuşsun şu aşıklar bir seferde. kavuşsuaaağğn.

ya bak elin adamı lost çekiyor, heroes çekiyor. sen hala ne deşiyosun aşkmış meşkmiş.
bir de bu kadar kıt bir senaryo grubu var iken bu kadar fazla dizi çekilmesi var ya, iyice can sıkıyor. milleti kilitlemeyin ulan ekranın başına. kilitlendiğimden değil, eşim dostum için üzülüyorum ben.

her kuşu da skti ya bu amcalar, onun bunun romanını dizileştiriyorlar şimdi. yaprak dökümü ne güzeldi halbuki. küçükken severek okumuştum. mna koymuşlar canım romanın insanları ağlatacam diye.

düzgün dizi çekin artık. çekin ulaeaaağğnn.. sinirimden ağladım.
her birimizi senarist yapacak düzeye gelmiş dizi senaryolarıdır. aynılarını izleye izleye, işin kurdu olduk. hep birlikte süperini yazarız. elimize su dökemezler.
yığma senaryo olarak binbir gece , üniversiteyle alakasız üniversite öğrencilerini anlatan hepsi bir , kabak tadı veren kavak yelleri.
türk dizilerinin vazgeçilmezi hastane-yoğun bakım sahneleri. bıktım ulan!
1 - zengin hatun fakir erkek/fakir hatun zengin erkek temalı diziler
2 - bir türlü kavuşamayan gururlu ve kabız çiftler temalı diziler
3 - hastalık derecesinde çocuk sevgisi temalı diziler
4 - bir anda değişip güzelleşen kadınlar temalı diziler
5 - ağa/bey temalı diziler

millet lost yapmış, prison break yapmış, sen halen sıla dizisiyle cebelleşiyorsun, e ayıp.
yaprak dökümü denen illet dizi kadar kabak tadı veren başka bir dizi varsa onu izlemek isterim ben. bu nedir arkadaş. bir ailenin hiç mi güzel günü olmaz yahu. ne bitmez çileleri varmış. hele babaları her bölüm kalp krizi geçirdi adam neredeyse.
özellikle polisiye dizilerinde ki senaryolar bıktırıyor. biraz daha gerçekçilik lütfen diyoruz.
(bkz: akasya durağı)
kitapçıda bir genç kız arkadaşına :
- aaa bak aşk-ı memnu nun kitabıda çıkmış.
(bkz: deniz yıldızı)*