bugün

hele sinemada izlenmişse etkisi uzun sürebiliyor. (bkz: inception)
eğer kişinin hayatı film gibiyse bir film izlediğinde hayatı monotonlaşmaya başlar.
kolay değildir. aynı etki kitaptan sonra da görülebilir.
insanın moralini bozan geçiştir. düşünsene itörnıl sanşayn of dı sıpotlıs maynd'ı izliyorsun ve ardından sevgilin mesaj atıyor: ''niye açmıyorsun telefonunu saatlerdir yaa!!!''

filmler bu yüzden gerçek hayattan daha güzel...
Into the wild' den sonra yaşadığım haldir. Son yarım saate kadar sırt çantamı alıp çıkmanın planlarını kurarken son sahnede kendi kendime "otur oturduğun yerde " demişliğim vardır. halbuki izlerken öyle bi gaza gelmiştim ki kimse umrumda değildi . şimdi ne mi yapıyorum? Vizeler için not topluyorum, sertifika için mmf 'e konferansa gidiyorum. hayat zalım..
scarface'ten sonra camdan aşağı sarkıp "vian montana'yım ulan ben sikecem lan hepinizi sikecem" diyip mahalleli tarafından linç edilmenizle sonuçlanır.
kendinize gelmeniz zaman alır. olaylardan baya etkilenmiş olursunuz. yanınızda bir arkadaşınız da varsa baya konuşulur film.
Bu film srpski film ise çok zor olacak durumdur

(bkz: srpski film)
seans bittiğinde kafan soru işaretleriyle dolu dışarı çıkar, aslında dışarda hayatın bıraktığın yerden devam ettiğini görürsün. geçiş felan yoktur, bildiğin hayalkırıklığı vardır. rüyadan maalesef uyanmışsındır.
Şok etkisi yaratabilir çogu zaman.
O gününüzün 2 saatini kendinize ve hayal dünyanıza ayırmışsınızdır.
Back to the future serisini izledikten sonra başıma gelen durumdur.insanı kısa süreli bunalımlara sokabiliyor,kendi aptal yaşantınızdan hatta bazen kendinizden nefret etmenize neden olabiyor bir çeşit ruhsal bunalım.