bugün

osmanlı imparatorluğu döneminde huzur, bolluk, sefahat simgesi olan lalenin belediyenin eline geçmesiyle gün yüzüne çıkan takıntıdır.
caddeleri kazıp kazıp dandik ithal granit döşeme takıntısıyla yarışmaktadır.
neyseki lale alımlı, dalında tüm asaletiyle duran bi çiçektir de insanı zıvanadan çıkarmamaktadır.
sadece ülkemiz için fazla optimist bi çiçektir.
her şey saçmalarken üstünkörü güzelliklerle tatmin olma, etme çabasının ürünüdür.
ayrıca;
(bkz: istanbul lalesiyle buluşuyor)
lale bahanedir peskes takıntısıdır.
nasıl olsa hayatımız mükemmeldir ya, ne gerek vardır aş evleri yapılmalıdır, bizim sokak çocuklarımız nasıl olsa lale yiyebiliyorlardır. aynen osmanlı burjuvazisi ülkenin durumdan bir haber halde her yere lale dikmiş ise şimdi de göz boyamak için her yere lale dikilmektedir. bir farkla buna halkımızda alet edilmiştir, her yerde lale tomurcuğu ve saksı da dağıtılmıştır.

(bkz: tarih tekerrürden ibarettir)
(bkz: hepiniz lalesiniz)
bu mevsimde de erken, normal ve geç açan lalelerin ekimiyle devam ettiği görülen takıntıdır.
istanbul'a bakıp kendini görme heveslisi lombakların takıntısıdır.
gayet güzel bir uygulamadır. özellikle bağdat caddesinde feneriumun önündeki sarı kırmızı laleler görülmeye değer güzelliktelerdir.
silivri'ye kadar her yeri lale yapan takıntıdır. yeter be.
istanbul büyüksehir belediyesinin yıllık bütcesinin 30000/1 ini teşkil eden olaydır. bunun yanında anadoluda lale ciflikleri kurulmustur. yani asıl amac laleden gecinen hollanda gibi bunu istihdama cevirmektir.
Emperyalizmin ve el değiştiren ekonomik üstünlüğün lale bazında ülkemiz topraklarında bir çiçek tohumu olarak vuku bulmasıdır . Osmanlı döneminde , lale devrinde en kaliteli lale tohumlarını bizler üretirdik , gün geldi devran döndü lale tohumlarının tüm zenginliğini ve sermayedarlığınI hollandalı tüccarlar elde etti ve o günden bugüne para ile hem de kazık yemenin tüm fütursuzluğuyla o tohumları alıp bir belediye hizmeti olarak aç ve sefil , yoksulluk sınırında yaşayan insanlara bir gösteriş ve zerafet simgesi olaRak yedirmeye kalktık ! AFERiN SiZE! DEVAM EDiN ! BRAVO!
istanbul'daki lale olayından, erzurum, bitlis, muş gibi birçok geliri düşük şehrin köylüleri para kazanmaktadır.
paranın nereye harcanacağını kestiremeyen belediyenin eylemidir. ne yapsak nasıl borçlansak diye kara kara düşünürler, asıl amaçlarının göz boyamaktan öteye gitmediğini bildiğimiz bu tiplerin belkide laleri çingenelerin çalıp sattıklarından haberleri bile yoktur..biz de sizle aynı soydan geliyoruz bre haydutlar ne diye unutursunuz bu gerçeği..
ihalelerinde çok fazla insana ekstradan para akıtılan bahar eylemi. bir nev belediyelerin bahar şenliğide denilebilir. ortalama harcanan para, 2.000.000 ytl civarındaymış.
alım garantisiyle anadoluda ciflikler kurdurup bir cok insana iş kapısı acan, yurt dısına ihrac etmek için calısmalar yaptıran bir takıntıdır.

(bkz: keske sizinde böyle takıntılarınız olsa)
belediyenin bu takıntıyı aşması için sadece bir ay yetişip sonra ansızın kuruyan bu çiçek türü olan lale yerine ekildikten sonra yıllar yılı açmaya devam edecek türde bir başka tür seçimiş olması gerekirdi.
(bkz: ibb nin yakınlarını zengin etme merakı)
Yandaşlarına direk para aktarmak yerine , laleler ile üstünü kapattığını anlıyoruz.Sonuç ,parayı adamlarına pek rahat vermiştir. *

(bkz: ne olacak bu ülkenin sonu)
ankara buyuksehir belediyesinin selale takintisina cok benzer.
(bkz: melih gokcek ile kadir topbas in ortak ozellikleri)
bağcılar'a ekilen lalelerin, gece çalınmasıyla son bulan durumdur.
istanbul belediyesinin top yekün olarak leman dergisindeki lale bölümüne isimlerini altın harflerle yazdırmak için yaptıkları eylem bütünüdür.
(bkz: lale devri belediyesiyiz biz)
akp hükümetinin deprem politikası... evet laleciliktir.
lale devrine girip paralari bol keseden dagittigimiz anlamina gelirki arkadan fetret devri duraklama gerileme ve yikilma birbirini izleyecektir.