bugün

Evinden içeri girince kimsenin seni karşılamadığını anladığı an.
çocuk sahibi olduğu andır. artık başka bir canlının tüm sorumluluğu kişinin üzerindedir. bu sorumluluktan kaçış yok, zira sen getirdin bu çocuğu dünyaya büyüdüğünü anlayan kişi.
sokakta top oyanayan çocukların en ufak bir haksızlıkta kavga etmelerini saçma sanmak aslında sende o zamandan geçmişsindir.1 dakika daha oynamak için akşam yemeğinden olmuşsundur ama büyüyünce işte herşey farklı gelir anlamsız gelir.keşke hep çocuk kalsak sorumluluklarımız olmasa sadece topu veya kaleden veya potadan geçirince dünyalar kadar mutlu olabilsek.
sigortanın ödenmeye başladığı an.
evlenmiş arkadaşlarının çocuklarını sevmeye başladığın zaman.
birde pazar günleri yapılmayan ödevlerin stresinin yerini artık gelecek olan iş gününün stresi almıştır.
daha önce yaptığı yanlış davranışlarını, çevresindeki tanıdığı yaşça kendinden küçük kişilerdede farkettiğinde onları hareketlerinden dolayı uyardığı zamandır.

+ ne zamandır sigara içiyorsun ?
- abi yeni başladım yeaaa
+ bence bırak hemen sonra bırakamıyorsun
- bırakırız be abicim sıkma canını ehehehe
işten eve gelince yemeği senin yapmak zorunda kaldığın zamandır.
alnındaki ilk kırışığı aynaya baktığında gördüğü an.
sabahın 9'unda, sokakta top sektiren çocuğa "evladım saat sabahın 9'u. ne ses çıkartıosun?" demek istiyorsanız ve o çocuk diye nitelendirdiğiniz kişi aslında sizden 3-4 yaş küçükse ve kendinizi mahallenin huysuz teyzesi gibi hissediosanız, ruhunuz kemale ermiş demektir.
sevdiklerinin birer birer veda etmeye başladığı an.*
cipsten taso çıkmıyorsa büyümüşsündür.
don kücük geliyorsa, pantolonlar kısalmışsa, kızlar sizden kacıyorsa büyümüşsünüz amk. oysa kücükken oyle midir? don tam kıcınıza göredir, pantalon ispanyol pacadır, kızlar kucağınızdan inmez. dünyayı tersinden yasamak lazım amk. *
çevresindeki insanların ya evlendiğini ya da öldüğünü anlamaya başladığı andır. o noktadan sonra dünyaya bakış açısı değişir şahsın.
bakkalda para üstünün cebine kalmadığı; aksine o paranın da bizzat kendi cebinden çıktığı andır.
geriye dönüp yaptığı hatalara gülen insandır.
insanın büyüdüğünü anladığı anasını satayım ne bitmez anktetmi$ yıllardır bitmiyor dediği an.
kışın kara rağmen açmaya çalışan çiçeğe baktığınızda gözlerinizin dolmaya başladığını hissettiğiniz andır. çabaya dolmuş gözlerin başka bir ağırlığı var hisseden için.
değişimin boyutuna şaşırırsınız. epeyce büyüdüm ondan deyip geçiştirmek,
gönül pansumanı belki veya kelimelerin kifayetsizliği.
ne diyim mahmut mu diyim?. yoksa, yok artık lebron ceyms mi?
hadi beni güldür biraz.
güldür dedim! ule!
baba parasının kesilip para kazanmak zorunda olduğunu fark etmesi anı.
insanların insan olmayı başaramadan bunun bilincinde olmadan ırkçı olduklarını görerek insanlığından utandığı andır. hem büyür hemde insan olmaktan utanır.
biraz safça, biraz salakça, biraz da utangaç bir sevgililik beklerken, iyi bir sevgili olabilmenin ilk şartının seks olduğunu anladığı andır.
insan kendini yalnız hissetmeye başladıysa, hayat biraz daha anlamsızlaştıysa, arkdaşlar biraz daha uzaktaysalar, hafifte gurbet kokusu varsa havada, büyüdüğünü anlar insan ve en acısıda bir daha asla o masum, hayatın tadını almamış, küçük bir çocuk olamayacağıdır .
- lise bitip üniversiteyi kazanınca ortamı gördüğün an.
-eskiden özlemle beklediğin yaz tatilinde artık boşa geçirdiğin zamanların içine dert olduğu an
- biraz sakalın uzayınca insanların sana "abi" dediği an.
-eskiden yağınca saatlerce oynadığın ve seni büyülü bir ortamdaymış gibi hissettiren kara, " üf ya yürünmüyo şunun yüzünden" diye isyan ettiğin an.
'hadi yat artık, üstünü açma, balkonun kapısını kilitle' seslerini duyunca anlamını yitiren anlardır. *
pantolonlarının, gömleklerinin kısalıp olmamaya başlaması gibi, umutlarının ve hayallerinin de kısalmaya başlaması... olmaması...
çocukluğunuzda kendi zihninizde kurguladığınız dünyanın gerçek dünyayla bağdaşmadığını farkettiğiniz andır.
eski tozlu raflarda ilkokul'da sakladığınız hatıra defterlerinizi bulduğunuz andır. çok hüzünlü'dür..
güncel Önemli Başlıklar