bugün

sokakta oynamak için evden aşırdığım çekici * yoldan geçen bir vatandaşın bir bakayım ona diyerek elimden aldıktan sonra kaçması. henüz 6 yaşımdaydım ve o gün küfüre başladım. o değilde evdeki çekici çaldırdık iyimi. hatırladıkça gözlerim dolar halen. *
insana göre değişen olaylardır yakınlarını pek kayubetmemiş insanlar genelde onlardan sonmra en çok üzücü ve sevindirici olayları unutmazlar.

benim için ;
(bkz: annemin ölmesi)
(bkz: ilk aşk acısı)
yağmurlu sabahlarda köyün tenha ve taşlı yollarında çılgınlar gibi koşup tepeye yakın bir yerdeki yeşil ve düzlük alana kadar yarışırken burnumdan girip ciğerlerime dolan muhteşem huzur kokusu.

huzurun kokusu olduğunu ise daha yeni yeni anlıyorum. nasıl unutulur ki...
(bkz: babanın ölmesi)
genelde rezil olduğumuz anlardır.
çocuklukta yaşanmış travma olayları.
(bkz: ilk öpüşme)
patronu boğma isteği.
butun bir ailenin bir arada oldugu uzuuuun acik hava kahvaltilari...*
en güzel mutluluklarini ve en aci dü$melerini unutumaz insan.
(bkz: ilk göz ağrısı)
bir insan yalnızca bir insan..
herkes gibi etten kemikten ama asla unutulmayan bir insan.. *
ismi süleyman olan nasirlaridir. cünkü hayatlarinda nasirlarindan cektikleri kadar hiç birşeyden cekmemiştir. modern tibbin bütün imkanlari ne yazık ki kifayetsiz kalmiştir. nasir nasir değil sanki bagkur muessesi.
çocukluk anıları. lisedekiler, üniversitedekiler unutululmuşken çocukluk anıları detaylarıyla hatırlanır.
terkedilmek, aptal yerine konmak, ciğer acısı yaşamak...
kişi zihninde çok derin izler bırakmış olan olay(lar zinciri).

(bkz: babanın ölmesi)
(bkz: ilk cinsel deneyim)
(bkz: ilk anket deneyimi)
genellikle hüzünlü anlar, bizi üzen zamanlardır unutulmayan, unutulamayanlar. insan beyni seçici geçirgen yönünü genelde kötü şeyleri hatırlamaya kanalize eder. ancak hiçbir acı ilk günkü gibi can yakmaz.