ilkokul resimlerindeki her mevsim bacası tüten ev

baca yapıldıktan sonra '' yav bunun bir işlevi olması lazım'' düşüncesiyle o duman eklenir. artık baca çalışıyordur.

Gri kaleme olan sempatiden dolayı bu kalemi bir yerlerde kullanma istegi o evdeki aileyi maddi acıdan zor duruma düşünerek her mevsim kömür almaya zorlamıştır.

ilk okul resimlerindeki her zaman iki dağ arasından yarısı gözüken güneşle aynı beyinden çıkmış düşüncenin resme yansımış hali. çocukluk işte beyin daha kafatasını dolduramamış.

mutlaka her güneşli havada bacası tüten bir ev yapmıştır herkes çocukluğunda. eee adison deil ya kimse.

yanında mutlaka yemyeşil yapraklarıyla ne ağacı olduğu belli olmayan bir ağaç bulunan evdir.

gülen güneş varsa tüten baca da olabilir. normaldir.

görsel

Ayrıca Bu resimlerde ki dağlarda yaz kış kar eksik olmaz.

güneş açmış, etraf yemyeşil, çocuklar tişört ve şortlarıyla top oynamakta ve çocuk ruhumun hayalindeki evin bacası tütmekte. bu çelişkinin hepimizde olduğu gerçeği yadsınamaz. *

muhtemelen akp' nin dağıttığı kömürler fazla gelmiştir.

arkasında dağların olması, ve güneşin batar durumda olması çok muhtemeldir.

ve sabah aksam yanan ışık.

bazen duvarları saydamdır bu evin.

Aslında gerçektir her mevsim bacası tüten ev. Köylerimizin büyük çoğunluğunda yazın bile soba yakılır, yemekler sobada pişirilir.

bir bilinçaltı tepkisidir. soyut değerlerin somut olarak ifade edilebilmesi için bilinçaltının bilince gönderdiği mesajlardan oluşur.

çocuk evi sıcak bir yuva olarak tezahür etmek ister. burada bahsedilen sıcaklık manevi değerlerin yoğun olduğu bir ortam şeklidir. fakat bunu kağıda belli bilinçaltı sinyallerinin gönderdiği görsellerle yansıtır çocuk. mesela gülen bir anne, baba çizer. onların elini tutup gülen bir çocuk olarak da kendini. mutlu, birbirini seven bir aile imajı oluşur. çiçekleri rengarenk yapar. neşeyi simgelemek için. dikkat ettiyseniz güneş de hep gülümser. çünkü güneş de sıcaklığı ifade edebilen somut bir varlıktır. haliyle ev çizildiğinde çocuk manevi sıcaklığı ifade etmek için evin bacasından duman tüttürür. evin içinde sıcak bir aile olduğunu vurgular.

masum bir ruh halidir.

ve o evin önünde mutlaka bir yol, sağ tarafında bir dere hemen üstünde kuşlar ve aşağıda iki ya da üçer tane çöp adam.
ne günlerdi be resim yeteneğimiz yoktu işte kendimizi böyle tatmin ederdik.

ne kadar tek tip olduğumuzu da gösterir aynı zamanda. bi de şu dağlar arasında doğan güneş. pehh.

Hey dostum bu olması gereken şey.
Birincisi o evin içinde yaşayan insanların olduğunu göstermek gerek ve ikincisi ev dağların arasında bir köy evi yani yanından dere falan geçiyor kesin Karadenize ve Karadenize her mevsim soba yanar.

Ben yapardım öyle güneş sapsarı parlıyor gök masmavi her yer yeşil çiçekler açmış, koyunlar kuzular inekler otluyor. Aq öğretmeni aferin güzel olmuş diyor da lan ilk baharda soba yakılmaz embesil demiyor.

Aynı ben.O evde yaşam devam ediyor ve mutfak bacası tütüyor kısmını betimlemeye çalışıyordur, kapiş.

mektebin bacaları türküsüne konu olmuştur.

Türk kültüründe bacası tüten ev mutluluk huzur sembolüdür. Bir evde baca tütüyorsa o evde işler yolunda demektir.

Tabi yeni nesil bunu bilmez.

bir de o evin içinde yaz kış gece gündüz yanan bir floresan lamba ( uzun ampullerden) bulunur.

o dumanın dalgalı birkaç çizgi hâlindeki estetik yapısı, ayrıntı ile gerçekliği destekler. ozon tabakasına bir kastı olsa da, özünde masumiyet barındırır. fakat asıl mesele, bir kişi yaz mevsiminde diye yaz mevsimini çizmek zorunda değildir, resim çizmenin özü zaten budur. belki de ressam brusella bilemeyiz nihayetinde.

ilkokul resimleri karadeniz yaylalarında geçiyordur belki, zaten o kadar yeşil fazla yer kalmadı.

Baca varsa tütecek hacı.