hiç sarılmadan sevmek

o şu anda uzakta biliyormusunuz, vereceği bir selamın bekçisiyim, bir naber demesinin. hele ki ben sana küstüm dediğin de öyle seviniyorum ki anlatamam. onu sevdiğimi nasıl söylerim hala düşünüyorum, ya soğursa benden, ya beni arkadaşı olarak görüyorsa, o zaman benle neden ilgilensin ki.... kader de ne varsa o olur olmaz olmaz demiyorum, bir umut yaşatıyorum içimde, haydin hayırlısı.

(bkz: seni seviyorum e)

o şu anda uzakta biliyormusunuz, vereceği bir selamın bekçisiyim, bir naber demesinin. hele ki ben sana küstüm dediğin de öyle seviniyorum ki anlatamam. onu sevdiğimi nasıl söylerim hala düşünüyorum, ya soğursa benden, ya beni arkadaşı olarak görüyorsa, o zaman benle neden ilgilensin ki.... kader de ne varsa o olur olmaz olmaz demiyorum, bir umut yaşatıyorum içimde, haydin hayırlısı.

(bkz: seni seviyorum e)

kıskançlık bile yaratıyor üstünden yıllar geçse de.

en çok da neye üzülüyorum prenses biliyor musun, seni hak etmeyen insanlar giriyor kalbine. hayır benim hak ettiğimi söylemiyorum. ben çoktan vazgeçtim kalbine kendimi koymaktan. sende bulduğum aşkın ruhunu, içi boş bedenlere koymaya çalışıyorum, olmuyor...

---
prenses, bundan hoşlanırdın.
keşke hiç gelmeseydin be prenses, bir gün karşıma çıkarsın diye kırk yıl bekleyeceğimden eminim.
hayır seni seviyorum demiyorum, aşık da değilim. sen de biliyorsun ki 3 sene oldu ayrılalı.
özlüyorum sadece, hiç yaşamadıklarımızı belki bir gün yaşarız diye fotoğrafını her gördüğümde derin bir nefes alıp iç geçiriyorum.
pişmanlık değil bu, keşke demiyorum...
---

o hak etmeyenler dokunabilirken tenine, sarılabilirlerken ben senden vazgeçebilmişken mutluluğun için,
başkasının burunlarında nefes olduğun için; seni bana getirmeyen her gün, güneşin ırzına geçiyorum prenses.

gelmeyecekse yarım kalanlara, doğma güneş.
getirmeyeceksen onu bana, batma.
doğmasın güneş, bitmesin gece;
onu düşünürek, bu anda yaşlanmaya razıyım.
doğ artık güneş...

sevmekte, hoşlanmakta hatta aşık olmakta sarılmadan olur. sarılmak bunlar olduktan sonra ki hayal, belki ütopya, belki megali idea, çok düşük bir ihtimalle de belki öngörüdür.

20 kasım 2011

bugün onun doğum günü ve ben 3.kez yanında olamıyorum.
yine sinmeden içime, bir yazı ve ağlamaklı bir ruh ile kutluyorum...
facebook'tan mesaj kutusu aracılığıyla.
sesini bile duyamadan, seni özlüyorum.

--spoiler--
kuru bir kutlama olsun istemezdim, ama 3.kez böyle olmak zorunda sanırım.
yanında olma imkanım yok ne de olsa, ama yalnız olmayacağın kesin.
belki de son kez kutluyor olacağım kim bilir...
her doğum gününde yenilenmek üzere ömür boyu mutluluk ve iyilik seninle olsun.
parmaklarında eriyen her kar tanesi yüzünde tebessüm oluştursun, tüm zorluklara inat.
yağmur damlaları gözyaşlarına karışsın, karışsın ki acılarını hissettirmesin.
zaman gelir, hayatının en kötü anı bugüne denk gelir, yalnız kalırsın.
o gün görüşmek üzere, doğum günün kutlu olsun...
--spoiler--

sevmenin en acı yanıda bu olsa gerek çaresizlik söz konusu içinde yaşanılmamışlığın eksikliği ...

uzaktan sevmektir.

dahası sevdiğini de söyleyememek var ben de...
nasıl söyleyebilirim ama o ayrı ben neyse...