bugün

Aslen başlık şu şekilde olacaktı, "Fenerbahçe nin ligdeki her maçını 17 takıma karşı oynaması" fakat malumunuz karakter sınırına takıldık. Evet okuduğunuz gibi, fenerbahçe nin sadece o anda scoreboard da karşısında ismi yazan takım ile değil de diğer bütün takımlar ile oynadığını, ülkedeki bütün takımların fenerbahçeye düşman, öcü, pis, kaka gibi bakmasından kaynaklanıyor; fenerbahçe nin onlarla da oynarken acımamasından atabildiğinden sakınmamasından kaynaklanıyor. Boşver biz kendimize yeteriz diyip geçiniz efenim.
süper lig'de seveninin kalmaması sonucunda takımın yaşadığı hezimettir. şayet 100 tane çocuğum olsaydı biri bile fenevbahçeli olmazdı.
fenerbahçe için
(bkz: evlat olsa sevilmez)
(bkz: 31 olsa çekilmez)
--spoiler--
Türkiye ligi her ne kadar 34 haftadan oluşuyorsa da; aslında bir sezon boyunca her takımın iki kere Fenerbahçe ile karşılaştığı bir süreçtir."
--spoiler--

nihat genç
fener'imizin her hafta fener kimle oynuyorsa, o renklere bürünen bukalemunspor taraftarına; yani her maçta sözüm ona diğer büyüklere karşı oynadığı gerçeğidir. ve fener'in her galibiyeti her hafta ayrıca aynı kişileri üzmekte, komplekse sokmaktadır.
fazla yazamayacağım, özeti şu başlıkta var:

(bkz: fenerbahce kompleksi)
17 takımın babası olursan , 17 takım kardeş olur. önermesiyle gayet rahat açıklanır
asla rahatsızlık duymadığımız durumdur.
varsaki böyle bir durum, fenerbahçenin kendini tek büyük ya da lider olarak göstermeye çalışmasından ve ayrıca her sezon hakemlerle diğer takımların hakkını çalmasından kaynaklanır. iki takımın maçı olur, yenilen tarafla dalga geçmeye çalışan yenen taraf değil her seferinde fenerbahçedir. kaşınır, kaşınanı da kaşırlar bilirsiniz.

diğer kulüpler kendi büyüklüklerini anlatmak için fenerbahçenin hezimetlerine gerek duymazlar. beşiktaşın 8-0ı hiç unutulmaz ama fenerbahçenin 7-0ı tarihe karışıp gitmiştir. çünkü beşiktaşın fenerbahçenin 7-0ını ön planda tutup büyüklük taslamaya ihtiyacı yoktur.

fenerbahçe'nin önce ''emeğe saygı'' denen şeyi öğrenmesi gerekir. diğer kulüplere ve her kulübün kendine göre olan büyüklüğüne saygı göstermelidir.
ne zaman fenerbahçe galatasaray'ın uefa kupasına ''tesadüf'' demek yerine helal olsun derse, ne zaman beşiktaşın tüm dünyaya nam salmış taraftar grubunu kabul ederse, ne zaman tezahürat hırsızlığını ve kirli oyunları bırakırsa işte o zaman herkes fenerbahçeyi kabul eder.
fenerbahçe' nin büyümekte olan paranoyasındadndır. başkanının sevimsizliği, fanatiğinin kibri ve çamur atmaları yüzünden oluşan son derece doğal antipatiyi nefret zannederler.
anlatılmaz..yaşanır.
kendini beğenmişlikte izmir'i geçmiş fenerbahçe taraftarlarının hezeyanı.

siz kendinizi böyle kandırmaya devam edin.
[http://www.youtube.com/watch?v=LyAGStxuOxo ]
gurur duyduğum durumdur. biz bize yeteriz, ite köpeğe hacet yok!
iticiliği ve kendini beğenmişliğiyle doğru orantılı, bir o kadar da haklı önermedir. ama bunun suçunu başka takımlarda değil kendinde araması gerekir; zira cumhuriyet olduğunu iddia eden yegane takımdır.
iticiliği ve kendini beğenmişliğiyle doğru orantılı, bir o kadar da haklı önermedir. ama bunun suçunu başka takımlarda değil kendinde araması gerekir; zira diğer takımlara it, köpek diyen taraftara sahiptir.
"böyle bir şey yoktur" tarzı yorumları anlarım da "suçu kendimizde aramamızı" öğütleyen öğretmen emeklisi kılıklı yazarları anlayamam. rekabet ortamında biz kendimizi niye başkasına sevdirmek zorundaymışız ki. eğer bunu yapan varsa (ki var) bu onun şerefsizliğidir. kimse bizi sevmesin, herkes bize aslanlar gibi oynasın, ama rakiplerimize de aynı oyunu oynasınlar.