bugün

amerikan merkez bankası'nın 2-3 dönem içinde yapması beklentiler arasına girmiş, faiz ayarlaması.

uluslararası piyasalarda doların değer kaybetmesi ve uluslarası fonların gelişmekte olan ülkelere yönlenmesi sonuçlarını doğurabilecektir.
son değerlendirmeler ışığında 2007 nin ilk çeyreğine kadar yapılması beklenen indirimdir.
konuyla ilgili "olabilir" anlamında acıklamalar sık sık haber olmaya başlamıştır.
piyasalarda herşeyin gecikmesi gibi bu indirimde gecikmiştir. 15 ağustos 2007 piyasaların göçmesi olayı, indirimi öne çekebilir.
şimdi efendim fed'in faiz indirmesi ne demektir onu bi inceleyelim. fed denen zımbırtı amerikan merkez bankasıdır. aynı tcmb gibi gecelik borç verme ve borç alma faiz oranları vardır. amerikan ekonomisinin dünya ekonomisine yön verdiği düşünülürse amerikan merkez bankasının da dünya finans piyasalarına yön verdiği anlaşılacaktır. kısaca dünyada paranın patronu fed'dir.

dünya ekonomisinde gündem geri ödenemeyen kredilerdir. daha çok mortgage kredileri ve ilişkili menkul kıymetler kaynaklı sorunlarımız var. peki insanlar neden fed'in faiz indirimi yapmasını istiyor. çünkü fed faizleri indirirse kredi borçlusu olup ödemelerine devam eden kişiler daha az para ödemeye başlayacaktır. çünkü sorunlu kredilerin faizleri genelde değişken faizlidir yani güncel faiz oranına göre belirleniyor ve sürekli değişiyor. yani fed faizleri yüzde 5'ten yüzde 4'e çekse borçlunun ödeyeceği faiz de aynı oranda düşecek. ve tabi ki, daha da önemlisi, iyimser bir ortam yaratılmış olacak.

faiz indirimi bir ülkedeki yatırımları canladırıp ekonominin büyümesine sebep olur. ve gündem itibariyle küresel bir krize karşı faiz indiriminin yapılması gerektiği söyleniyor. peki fed neden yıllardır faizleri indirmek yerine yükseltiyor. çünkü amerikan ekonomisi aşırı borçlu bir ekonomi(10 trilyon doların üzerinde borçlu) ve büyük miktarda cari açık veriyor. borcunu borçla finanse etmek zorunda olan amerikan ekonomisi mecburen faizleri yüksek tutuyor. carry trade denen olayın sebebi de tamamen budur yani yüksek amerikan faizleridir. tabii amerika'da yükselme eğilimine giren enflasyon da faizlerin yüksek tutulmasının sebeplerindendir.

şimdi sonuca gelelim. amerikan ekonomisinin hâlâ dış finansal kaynağa ihtiyacı olduğu düşünülürse kısa dönemde büyük faiz indirimleri yapmak amerikan ekonomisinin ve devamında dünya ekonomisinin çökmesine sebep olur. amerika para bulmaya, kendini fonlamaya mecbur bir ülkedir. kendi parasını para basarak karşılayamayacağı da açıktır. küçük faiz indirimleri likidite ve güven kaynaklı mini krizimizi belki erteleyebilir fakat faiz indirimi akabinde bankaların kredi hacimleri artarsa yani insanlar iyimser ortama kanıp yeni borçlanmalar yaparsa orta vadede bu kredilerin geri ödenme problemi ortaya çıkar ve problemin geri dönüşü olmaz. dünya ekonomileri büyük bir düzeltme hareketi yaşar.

piyasalar çok karışık aman dikkatli olunuz..
iskonto faiz oranı bugün yarım puan indirilmiştir. piyasaların toparlanma eğilimine girmesine sebep olmuştur.
aynı zamanda bu indirim gösterge faiz oranı indirilmesinede kapı açmıştır.
18.09.2007 tarihi itibarıyla 50 baz puan olarak gerçekleşmiş indirimdir. bu indirim gösterge faiz oranında yapılmıştır.
11 aralıkta 0.25 puan indirim yapmıştır. böylece gösterge faiz %4.25 olmuştur.
faiz oranında indirime gidilmesi dow jones ta aksine satışa neden olmuş ve günü %2,14 düşüşle kapamıştır. sanırım abd ekonomisinde geleceğe yönelik olarak, reel piyasalarda tedirginliklerde azalmadan ziyade artışın önplanda olduğu düşüncesi hakim. *
25 ve hatta 50 puanlık indirim zaten satın alınmıştı. dow endeksinin düşmesi piyasanın çoğunluğunun 50 puanlık bir indirim beklentisi olduğunu gösteriyor. fakat fed ekonomi şahlansın diye kafasına göre faiz indirimi yapamıyor. büyük çaplı bir faiz indirimi amerikan hazine bonolarına olan talebin düşmesine sebep olacak ve amerika harikulade seviyelere çıkmış dış açıklarını finanse edemeyecektir.
bernanke nin dün yapmış olduğu konuşma ile önümüzdeki periyotta şu şekilde gelişmesi beklenen kararlardır. Federal Reserve Başkanı Bernanke dünkü konuşmasında faiz indirimlerinin enflasyonu tetiklemeyeceği konusunda piyasaları yatıştırmaya çalıştı. Piyasanın enflasyonu da kontrol edeceği hakkında güven duymasını sağlamaya çalıştı. Konuşmasındaki en önemli alıntıları aşagida bullet point halinde veriyorum.

Petrol ve gıda fiyatları kısa dönemde enflasyonu etkiliyor olsa da uzun vadede bunun diğer fiyatlara yansımaması için dikkatli olmalıyız.
2001 yılındaki resesyonla simdi beklenen resesyon arasında bir takım benzerlikler olup olmadığı sorulduğunda Bernanke bazı benzerliklerin olduğunu söylemiş. Her ikisinde de varlık fiyatlarında şiddetli değişim oldu; birincisinde teknolojik sektörde şimdi ise konut sektöründe oldu diye belirtmiş. Fedin fiyat istikrarını ve istihdamı aynı anda kontrol etmesi şu anda önünde duran en önemli konu
Şu anda enflasyon 2001de olduğundan çok daha büyük bir problem. Ancak yine de 1970lerde olduğu gibi bir stagflasyon beklenmiyor
Kredi daralması sürmeye devam ederken küçük bankalardan büyük zarar haberleri gelebilir.


Yeni bir şey yok; sadece enflasyon konusunu piyasa büyütmesin diye uğraşılıyor; öte yanda Avrupa bölesinde enflasyon korkusu daha hakim; bu bağlamda çoğu piyasa oyuncusu artık ECBden faiz indiriminin 3. çeyreğe sarkabileceğini belirtiyor. yani sıkıntılı günler resesyon korkusu bizleri bekliyor, amerika bu krizi atlatır o ülkede hayat duracak gibi değil umarım bize fazla zararı dokunmaz.

(bkz: uludağ sözlük ekonomi servisi)
kahvelerdeki çay fiatlarına etkisi nasıl olacak diye merak edilen indirim. vizyon meselesi.