evlilik yasal bir fuhuş sistemidir

helal.
bravo.
adamsın.

(bkz: tespitin amına koymak)

yüzyılın tespiti.

Ekonomik ve de ergonomik bir seks yatırımı olduğunu söyleyenler de mevcuttur.

görsel

ergenler ve onların düşünsel zırvalarından bir tanesidir.

yahu yemin ediyorum insan gibi değiller.

hani ne düşündüklerinin bir anlamı bir izahati var,

ne de söylediklerinin.

öyle çimlensin diye pamukların arasına bırakılmış fasulye tanesi gibi yaşayıp gidiyorlar.

Evet arkadaşlar,
Evlilik nasıl geçerli olur bu konu da aslında önemli bir konudur.
Bu durum dini nikah içine geçerlidir işte muta nikahı tarzı şeyler vb.
Yani sırf birliktelik için yapılan nikah Allah'ı aldatmaya yönelik olur ki saçmadır.

Evlenmek için nedenler olmalıdır. Sadece evlenmek istiyorum denilerek yapılan evlilik hukuken geçerlidir fakat dinen tartışılır.

3 çocuk yapıldıysa da hükümetin meşru fuhuş sistemini desteklemektir.

he amına koyim üremeyelim. hiç kimse de birbirini sevmesin. mantığa bak amk.

başlığı açan arkadaşımız şöyle demek istemiş;
bir kadın sevmediği halde eşinin parası, mevkisi için evliliğini yürütüyorsa bunun fuhuştan farkı yoktur.

ama işte başlık genelleme içerince, kimse entryi okumayınca anlaşılamamış. o yüzden diyoruz ya, bütün genellemeler yanlıştır.

Sizin ev de sistem bu şekilde sanırsın her ev öyle. Beyin nakli için kaç yüz yıl geçmeli?

Dehşet tespit(!)

Edit: Parantez içi ünlem imlasını bilmiyor herhalde kimse.

ben ömrümde bu kadar pis, ağır ve küflü bir cümle görmedim, tespitinizin mk.sizin.

insanlarda güvensizlik var. güvensizlik yüzünden evlilik yürümez. türkiyede çalışma şartları zor. sömürgeciler var. sonunda yasal fuhuş yöntemi oluyor.

dalga geçen, saygısızlık yapan adama kız vermiyorlar kıza o adam dengesiz evlenilmez diye fitneliyorlar. sonra kızı başka birine veriyorlar. bu benim bahsettiğim diş fakültesinde profesörün kızı, profesör müşterisine kızımı kocası dövüyor diyor.

dalga geçem, saygısız kişi bir başkasıyla evleniyor. hayatı boyunca evli ve mutlu yaşıyorlar.

bu şeytani bir düşünce sistemininden kopup gelen saçmalık ve zırvalardan başak bir şey değildir. çünkü ailenin baş düşmanı şeytandır. bu şerr düşüncenin en büyük hedefi aile kurumudur. yıkılmayan tek kale ailedir çünkü türkiyede. yıkmak istiyorlar.

halbuki allah aile kurumunu desteklemektedir. övmektedir. bu kadar sığ düşünenler kara cahilin en önde gideni olsa gerektir.
onurlu şerefli haysiyetli yaşamak için nikah, toplumun, milletin, örfün adetin, geleneğin, dinin ve devletin uygun gördüğünü yegane bir kurumdur. bazı insanlar neden bu kadar piçliğe meraklı hala anlamış değilim.

kavramları çarpıratarak beyin fırtınası estirmek isterken beyin ..cıklaması yaşatmaya hakkınız yok ergenuslar. sizin suçunuz ve kabahatiniz yok gençler sizi ayıplamıyor ve kınamıyorum. çünkü medya denen türkiyedeki bazı gavatların tüm zehirli fikirlerini enjekte ettiği bir kanaldan besleniyorsunuz. onlarda ki ahlak kavramlarıyla yetişiyorsunuz. gençlerimize bazı pezevenkler yanlış örnek oluyor maalesef. yasal olarak anaları babaları var ama onların lakin onlar; onun, bunun, şunun çocukları.

türkiyede o kadar çok pezevenk var ki ayıkla ayıkla bitmez. piç dolu memlekette. hemde analı babalı piçler bunlar. işte bu yasal piçler bu memleketin ahlakını bozmaya uğraşıyorlar. bizi ahlaken çökertmeden başarılı olamayacaklarını da çok iyi biliyorlar.

çok planlı ve eş zamanlı olarak özellikle en güçlü silahları olan medyayı kullanıyorlar. tüm ahlaki kavramların üzerine oynuyorlar. aile, evlilik, nikah, namus, şeref, haysiyet, onur, gurur ayaklar altına alınıp çiğneniyor adeta. birileri buna çanak tutyor zemin hazırlıyor peşkeş çekiyor adeta bir takım menfaatler karşılığında. çünkü her şeyleri satılık. kiralık bunlar. bunların satmayacağı hiç bir şey yok. bunlar fırsatını bulsalar ana babalarını bile satarlar. toplumu hiçe sayarlar. bunların bir kısmı bilerek, bir kısmı da bilmeyerek bu işin taşeronluğunu yapmaktadırlar. bir takım programlarla, bir takım yarışmalarla (ben bilmem eşim bilir gibi) bir takım dizilerle, marjinal konuları güne gün işleyerek yüzümüze gülüyorlar, aslında kuyumuzu kazıyorlar, sonumuzu hazırlıyorlar. sureti hakk tan görünerek bize, milletimize olan düşmanlıklarını hep gizliyorlar. hep saklıyorlar. hiç açık vermiyorlar. çok dikkatli ve tedbirli davranmaktalar.

insanlarımız, ana babalar ekonomi ve geçim derdinden kafalarını kaldırıp da memlekette ne oluyor ne bitiyor fark edemiyor bile. fark edenlerse etkisiz kalmaktadırlar. gençlerimiz başı boştur. serseri mayın gibi. hedefsiz, idealsiz, kimliksiz, kişiliksiz, şuursuz, bilinçsiz yetişmektedir. tarihini bilmez gençlerimiz. düşmanlarını tanımaz. dostunu düşmanını ayırt edemez haldedirler. devlet öğretim vermektedir. ama eğitim sıfırdır türkiyede. evet türkiyede eğitim sorunu vardır. eğitim yok denecek kadar azdır. bazı hocalarımızın üstün gayretleri de olmasaydı şayet per perişan bir halde gençlerimiz heba olmaktadırlar. içinde bulunduğu konumdan, değerlerinden, kendi öz benliğinden, milli değerlerinden çok uzaktır büyük bir çoğunluğu. acı gerçekler bunlar.

çanakkaleyi geçemediler evet, sarsılmaz bir imanımız, bizi dimdik ayakta tutan ahlakımız sayesinde. işte şimdi ona göz diktiler. ne zaman ahlakımızı çökertecekler işte o zaman bizi bitirecekler. bunu çok iyi biliyorlar.

allah (c.c.) gençlerimizin ve hepimizin yar ve yardımcısı olsun. herkes aklını başına toplasın. vatana millete sahip çıkmak önce bu memleketin evlatlarına sahip çıkmakla başlar. eğer zerre kadar vicdani sorumluluğa sahipseniz aklı başına olan herkes bu konuda elinden ne geliyorsa yapsın. bu vatan bize dedelerimizden miras kaldıysa ve çocuklarımıza emanet edeceksek onları adam gibi yetiştirmek mecburiyetindeyiz. yoksa anamızı ağlatırlar.

bize kinleri var. çanakkaleye tekrar gelecekler hiç merak etmeyin. yine deneyecekler. düşmanlıkları asla bitmeyecek asla, asla. asla.

sabah sıçtığın bokta akşam yediğin pırasanın parçaları var. yemediğin hiç bir şeyi sıçamazsın. bok aslında senin yediklerindir. o zaman boku da yiyebilirsin.

demem odur ki. bir olayı nasıl adlandırdığı nasıl gördüğün önemlidir. her doğru her zaman için geçerli değildir. gece sen yatağında uyurken annenin inletilerek sikilmesi (baban tarafından), konsantre olup üstüne kafa yoracağın bir konu olmamalıdır.

estetik, ahlak gibi felsefi akımların temeli budur.

evlilik sistemi bedenen ve ruhen sağlıklı çocuklar ve nesiller yetiştirmek için bulunmuş dünyevi ve ahiret hayatıyla ilgili bir kavramdır. insanlar evliliğe dini bir anlam yüklerler ve haklıdırlar. bu sebeple evlilik törenlerini dini ortamlarda din adamları tarafından gerçekleştirir. (türkiye'ye bakmayın kemalist rejim alevileri üzmüycem laik olacam diye saçma sapan memurlar tarafından kıydırır o ayrı. yakında düzelir o.)

ayrıca fuhuş sistemi denen şey kötü bişey midir? belki fuhuş sistemi sayesinden yolda bulduğuna tecavüz edecek insanlar ıslah oluyordur.

fuhuş kadının her önüne gelenle seks yapmasıyla alakalı değil. fuhuş paralı sekstir. üçüncü bir kişinin iki kişi arasında aracı olup onun üzerinden para kazanmasıdır. zaten fuhuş bir sektördür.
evilik fuhuş değildir. para karşılığı olmadan seks yapmak da fuhuş değildir.

iki kişi anlaşıp paralı seks yapsa bile bu fuhuş olmaz.

s.kiyle düşünen ergenler için doğru önerme olabilir.

Napalım şimdi evlenmeyelim mi?

görsel

bekir yıldız'ın "halkalı köle" romanını hatırlatır.