bugün

Yapılan en güzel şey.
Allahım nolur bana da kendi evimde nasip olsun, ben artık kedilere bakıp iç geçirmekten sıkıldım....sevip sevip terk etmekten sıkıldım, kedi videoları izlemek istemiyorum canlı yayın istiyorum ben.
Evin her tarafını kedi tüyü ve kedi boku yapmak, evi kokudan girilemeyecek kadar leş bir yer yapmak demektir.
Geçen yemek yediğim yerde yavru minnoş mu minnoş bir kedi vardı. Az daha alıp eve getirecektim. Önce veterinere götürüp genel kontrolden geçirmek, hastaysa tedavi ettirmek sonra ilk aşılarını yaptırmak gerek. Bir de yalnız mı ailesi var mı bu önemli. Benim gördüğüm kedi taş çatlasa 2 aylıktı ve sütten kesilmemiş bile olabilir. Anne sütü almayan kedileri evde süt tozu ile beslemek gerekiyor.
Mahallede gezinen bi kedi var son zamanlar. Otlakcilik yaparak yasiyor. Bunu eve almayi dusunuyorum daha yavru. Olasi veteriner masraflari beni dusunduruyor bilgisi olan aydinlatirsa sevinecegimdir.
Bebek doğunca babada oluşan duygunun birebir aynısı olduğu söylenen durum.
cok sevdigim icin almayi dusundum sonra ben kendime bakamiyorum ki ona nasil bakayim diye dusundugumde vebal almamak icin alamdigim hayvandir.
hayatta verilecek en doğru karardır.
çok manidardır, sıçsa ne olacak zaten ev bok gibi.
almadan önce kendimi denemek için ödünç almıştım. hayvan stresten tüy döktü, iran kedisiydi. kanada tüysüz kedisi olarak geri vermiştim. şimdilerde tüysüz kedi araştırıyorum o strese girince ne olur daha cözemedim.
eve kedi atmak gibi olmuş ama sonuç evsiz bir canlıya ev sağlamaksa güzel harekettir.
naçizane bir tavsiyem var bu konuda:

kedi alacaksanız iran kedisi almayın. Eve şeriat getiriyorlar. sonra işin yoksa çağdaşlaş.
yavru kedi ile başlar bu durum. sonra 5 kedi büyütüp de annenin kediden tiksinmesi ile (bkz: eve gizli gizli kedi almak) durumuna kadar gider.
birkaç gün sonra alınan kedinin doğum yerine göre (bkz: sokak) kaşınma belirtileriyle heycan bastırılır.
evin pis kokmasina, deri koltuklarin tirnaklanmasi ve yirtilmasina, her tarafin kil tuy olmasina, surekli ayak altinda tuylu birseyin gezip insani kil etmesine katlanmak demektir.

ama seven herseye katlanir.
evinde çocuğu olan kimselerin aklından bile geçmeyen şeydir.
eve kedi almaya karar verdiniz, ne kadar ufacık tefecik içi dolu turşucuk, avuç içi kadar mutluluk bir yavru değil mi? unutulmamalıdır ki her yavru gibi kedi yavrusu da büyüyüp serpilecek yetişkin bir kedi olacaktır. kendinizden de bileceğiniz gibi olgunlaşan her bireyde cinsellik ile ilgili merak oluşur.
Örneğin, 'içim böle bi kıpır kıpır anam hatuna/elemana bak', 'sen gel bakiyim şöle' ya da 'yanıyom yok mu bi su döken' tercümesiyle, maaauuwww meeeeoooowwwww mmmeeeeooooowwww gibi kedice yakarışlarla dolu geçen geceler ve evinize sinmeye başlamış erkek kedi çişi. kediniz kızgınlığa girmiş, olgunlaşmış, çiftleşmek üremek istiyor demektir.
bu dönemde erkek kediler en dayı halleriyle miyavlamak ötesi kükremenin yanında evin her köşesini 'olur da buralardan bir dişi kedi geçer, benim bölgem' diye işaretlemeye başlar. dişi kediler de genelde mahalle karıları gibi meeeowwwww yakarışları sergilemenin yanında, misafir odanızın ortasına poposunu kaldırarak mııırrr tııırrr yanıyom şekilinde küçük hanıma yakışmayacak davranışlar sergileyecektir. tüm bunlar geceleri sizi uyutmayabilir, sinirli zamanınıza denk gelebilir. 2 güne bir * yorgandan yastıktan çiş temizlemek, gecenin bir yarısı poposunu resmen suratınıza dayamış sürtünen bir dişi kediyle uyanmak var, lütfen bir daha düşünün, çünkü yapacağınız seçim sizi eğitecek disipline edecek ve çok daha erdemli bir insan haline getircektir, evet eve bir kedi alın!
eğer evde kediden korkan bireyler varsa kabus gibidir. *
eve erkek almaktan iyidir .
evden kapı dışarı edilme sebebi olabilir.
eğer kedi almaya niyetli kişi evde tek kalıyorsa mümkünse 2 adet kedi almalıdır. tek başına büyüyen kediler, korkak ve yabancılara karşı çok tavırlı oluyorlar. 2 kedi olursa çok sevecen ve sıcakkanlı büyüyorlar. üstelik 2 kedi olunca rahatça birkaç gün dışarıda geçirebilirsiniz. eğer yavru değillerse sizin yokluğunuzdan pek etkilenmezler. ama tek başlarına kalırsa yemeden bile kesilebilir. 2 kedi masrafı gerçekten tek kediden çok da farklı değil. ayrıca 2 kedi olması, eve yorgun geldiğinizde kedilerin sizi rahat bırakması demektir. çünkü zaten birbirleri ile oynayıp yorulurlar. ama tek kedi, bütün gün sizi bekledikten sonra, sadece onunla ilgilenmenizi ister.
eve almadan önce bir durup düşünün hayvanı...

son kararınız mı? illa alacak mısınız? peki bunları biliyor musunuz?

- genelde ayakta durması gereken herhangi bir şeyin (vazo, biblo, su şişesi, yere dik duran her şey) yere nasıl çarpacağını merak eden ufaklığınız, tabii ki merakını giderecektir.

- ayrıca ortalıkta durmakta olan bütün kabloların (televizyon, bilgisayar, modem, şarj aletleri, telefon, aklınıza gelen tüm kablolar) girdiği ve çıktığı yeri bilmek ister. eh, tabii, oradan çıkıp çıkmayacağını ve kemirilebilme potansiyelini de. * *

- aynı zamanda tadım ustalarıdır. yediğiniz içtiğiniz, ulaşabileceği yerlerdeki herşeyin sizin için uygunluğunu, zehirli olup olmadığını ve kendi için uygunluğunu da kontrol eder.

- çöp kovası? unutun. orası tam bir cennettir onun için. içine düşüp debelenebileceği, yiyebileceği veya çıkarıp salonun ortasında oynayabileceği neler var orda biliyormusunuz?

- yemi, suyu, oyuncağı, kumu olan ve sevilen bir kedi, yeterince keyfi yerinde bir kedi olmayabilir. kediler vizyon sahibi hayvanlardır. bir gün gitme ihtimaline karşılık, salona ya da banyonun ortasına sizin için bağırsak emeği, g.t nuru bir hatıra bırakabilir!

- tuvalet konusundan bahsetmişken, sudan hoşlanmamaları, suya meraklı olmadıkları anlamına gelmez. açık kalan klozet kapağından büyük bir merakla içeri sarkan kedinizin dengesini kaybetme ihtimali vardır. sonra, salonun ortasında ıslak bir biçimde mavlarken yaklaşıp, kokuyu alana kadar , nereye yüzmeye gittiğini çok düşünmeyin.

- koltuğunuzu sadece oturmak için mi kullanıyorsunuz? yanlış, o koltuğun törpü ve tırmanılma fonksiyonlarından kediniz sonuna kadar yararlanacak ve size de bunu ispatlayacaktır. en geç 2-3 gün içerisinzde kenarları liğme liğme bir koltukla karşılaşabilirsiniz.

- ortalıkta unuttuğunuz kazağınız, kutusundan sarkmış olan kolyeniz, saatiniz, kitaplarınız, hatta cep telefonunuz kediciğinizin kaşınan dişleri ve sıkılmış canı için birebir oyuncaktır. zaten kısa süre içinde farkedersiniz.

- elinizin sığmadığı dolapla duvar arasıdaki o boşluk ya da tırmanmak için sandalyeye ihtiyaç duyduğunuz yerler, kedinizin oyun alanı haline gelecektir. tabii oraya düşen/duran birşeyler varsa da... kediniz kaybolduğunda, tüm mahalleyi aramaya başlamadan önce evdeki tüm yüksek yerlere ve deliklere bakmayı unutmayın!

- bu arada kediniz tam bir bumbee jumping ustasıdır ve sizin balkon kapısı, yok pencere gibi açık unuttuğunuz her durumda bunu hevesli bir sporcu kişilikle değerlendirecektir. e, ödülleri toplamak da size kalıcaktır tabii ki. * kediler her seferinde dört ayağı üstüne düşmezler ve bunu ortalama * 250 ytl lik bir veterine faturası ve kedinizle geçireceğiniz yaklaşık 1 aylık özel bakımla kendiniz de öğrenebilirisiniz.

- biraz kıskançtırlar. eve gelen giden arkadaşlarınızla pek iyi geçinemeyebilirler. ilginin ondan başka birşeye kaymasından hoşlanmazlar.

- kediniz aynı zamanda bir hava atma aracı olarak da kullanılabilir, muhtelif dernek ve kluplere * imtiyazlı giriş biletidir. görünür yerlerdeki tüm çiziklerinizi gururla taşıyın, kedisi olan ya da beslemiş olan herkes direkt "kedin mi var" diye atlayacaktır.

ha, ama kabul etmek gerekir ki, oturur vaziyette olduğunuz herhangi bir an kucağınıza tırmanıp uyuyan ya da kendini sevdirmeye çalışan, eve döndüğünüzde sizi kapıda mır mır mır diye karşılayan, yürümeye çalıştığınızda, kendi zıplama kapasitesini keşfetmek amaçlı bacaklarınıza zıplayan, ortalıkta unuttuğunuz herhangi bir şeyi bir eğlence aracı haline getirebilen bu tüy yumağı, sıcak, yumuşak hayvan dünyanın en tatlı yaratıklarından biridir.

ama gene de bir kez daha durup düşünmek gerekir.