bugün

eve hızlı hızlı girip alel acele telefona koşarsınız. cevapsız aramaları aramak, gelen mesajlara bakmak için... o da ne! 1 tane bile arama yok! o andaki boşluk hissi bir de boşandıktan sonra yaşanır. o derece hayal kırıklığı yaratır insanoğlu denen bu organizmada. hemen aklınıza o şiir gelir:

yalnızız yalnız, beşikten tut mezara kadar yalnız
ülfet, yalnızlık madeninde parlayan yaldız
yanındayken susmayan telefondur.
yanına aldığında bir kez bile çalmayıp, evde unuttuğunda yirmi cevapsız arama gelmesinden iyi olan durumdur.
daha kötüsü kişinin evde unuttuğu telefonunun farkında olmamasıdır.
ararsın, ulaşamazsın. adamın ruhunda bile değildir. böylelerine telefonu yanındayken aramamak müstehaktır.
yalnız yaşayan insanların başına gelen durum.
tedbiri elden bırakmamak lazım. telefon bırakılan evde abi, baba gibi faktörler de bırakılmış ve eski sevgilinin eklına yine aynı gün düşmüş olabilirsiniz. hadi bu şartlar oluştu. sonra ne mi olacak? eski sevgili bi heyecanla numaranızı çevirecek, artık baba mı dersiniz, abi mi dersiniz, siz seçin, biri telefona 'alo' diyecek. şimdi karşı taraf ne desin?
1-aaa, yeni sevgilisi var demek, hay aksi.
2-rsssppuuu, hemen sevgili yapmış adi karı.

dürüst olalım, birincisini biz kızlar bile söylemiyoruz. e bi de telefonu evde unutan kişinin de aklı hala bu kişideyse, yapacak birşey yok. allah ardımcısı olsun diyelim artık.

başlığa dönersek, telefon bir kez bile çalmayabilir. hatta sabahtan akşama kadar kimsenin mi aklına düşmez bir insan diyebilirsiniz ama acı da olsa yaşanabilir. o gün kimse sizi aramayabilir ve yukarıdaki olası durumu düşünürsek, varsın düşünmesinler...

bu arada ben bu olayı yaşamadım çok şükür. kendimi unuturum ama telefonumu asla...
(bkz: zaten kimse beni sevmiyor)
yalnızlığın adama koyduğu anlardan biridir.
telefonun bundan sonra hep evde unutulması gerektiğini, saat olarak kullanmaktan başka bir işe yaramadığını gösterir. ayrıca bunalıma giriş dersinin temel konularından biridir.
(bkz: yalnızlık paylaşılmaz)
eğer birinden telefon bekleniyorsa, akabinde sinir bozukluğunu getirebilir.
ah bütün gün yüreğimizde bir sıkıntı yaratan ne menem bir şeydir o. sürekli beni arayan bana ulaşamadı telaşı içersinde rahat olamadığımız zamanların sebebidir. arada unuturz ama aklımıza bir geldiğinde hop oturup hop kalkarız. nihayet o an geldiğinde kapımızı açıp koşa koşa telefonumuza gittiğimizde, yatağın kenarnda sıkışmış telefonu elimize alırız ve işte o an. turkcell, avea vodafone yazısı, tarhi saat, menü, kişiler ekran sadece bunlardan ibarettir. havası inmiş balon gibi kalırız. hayatımızda yaşayabiliceğimiz mutsuzluklardan biriside budur işte...
insanı hayal kırıklığına uğratan bir durum . hele bir de unutulduğunuzu düşündüğünüz dönemlerden biriyse...
heyecanla eve gelip telefonuna baktığında suratında ki o morluktur... off yalnızlık off diyesi gelir insanın