bugün

şüphesiz malum kesimin şaklabanlıklarından biridir.

necasetten geçilmeyen, günah çukuruna dönmüş evlerinde yemini suyunu stoklayıp saklanırken, dışarda vatan aşkıyla yanan asil halkın verdiği destansı mücadeleye tiyatro derler. bunları kimin konuşturduğunu söylemeye lüzum görmüyorum..
Aslında çay içiyordum bunu derken.

Ne içtiğimi tam görememiş kişinin hatali tespiti
içki içmeden bonzai kafasına erişen tipleri rahatsız eden söylemdir. kafaları bu kadar uçuk olmasa o gece darbe yapıldığı halde hükümet cephesinden 1 tane siyasinin neden tutuklanmadığını neden 1 tanesinin eşinin dostunun burnunun bile kanamadığını sorabilirlerdi ama kayış kopuk olduğundan soramazlar.

Burada hiç kimse hayatını kaybeden 250 masum insanı kötülemiyor onların anısına saygısızlık yapmıyor. Buradaki tiyatrodan kast edilen yukarıda belirttiğim hususlar ancak bazılarında olayı idrak edecek kapasite yok maalesef. Sorsan büyük oyunu bozuyorlar sürekli ancak şu küçücük şeyi anlayamıyorlar. Evvelki darbelere bir baksalar her seferinde önce hükümettekilerin ve diğer sitasilerin derbest edildiğini görürler hiç birisinde öyle köprülere yollara vatandaşlara girişilmemiş bunda siyasilere dokunan yok meclis bombalaması hariç. Hiç mi şüphe uyandırmıyor bu durum siyaseten ve darbebin doğasına göre ?
Ayran içtikten sonra 249 kişinin ölümünü kutlamak kadar ilginç olmasa gerek olan durum. Ayrıca demokrasiden anladıkları idam, recep tayyip erdoğan şarkısı(güya bu iş parti işi değil derler), bizimle aynı görüşte olmayan teröristtir.

görsel
Bir de geçmişte hocaefendi dedikleri ve yaladıkları kişiyi şimdi idam yasası getirip idam ettirmeye çalışırlar.
sokağın köşesindeki güvenilir torbacıdan en kaliteli malı alıp yapılan kafa ile "hülooooğ erduvanın gödünün gılıyım!" demekten iyidir.
- Aaa kalk Sevim bizi anlatmışlar sözlükte. *
Gözlerine perde inmediği için gerçeği görmüştür.
(bkz: ironiye aşina olmayan nesli anlamıyoruz)
Yavşak olmak ya da olmamak bütün mesele bu.