bugün

en son üzünülen durum. küçük bir çocuk vardı sokakta. babası kağıtçıydı. babasının sürdüğü elektrikli bisikletin arka selesinde beliriverdi birden. yağmur yağıyordu ve hava çok soğuktu. hayata ne çabuk yaşlandırmış seni dedim ufaklık. işte en son buna üzüldüm.
tek kalan sigaramı yağmur birikintisine düşürdüm. dükkanda tek başıma olduğum için dükkanı kapattıp bakkala da gidemiyorum. müşterilerden otlandım gün boyu işte aziz kardeşlerim en son buna üzüldüm.
çok sevdik be abi, olmadı görüşme fırsatı bile tanımadı, yaktı gemileri elveda bile demeden çekti kürekleri.
hacettepe, boğaziçi gibi türkiye'nin sayılı üniversitelerinde gördüğüm öcalan bayrakları. yazıklar olsun.
saçımı boyatıp rengini tutturamadığıma üzüldüm.*
insanlarin olayları abartmasi.
Sokakta gördüğüm küçük çocuğun koşarken düştü. Hemen kaldırdım annen nerde evin nerde senin kuzum dedim ağlamaklı yüzünü görünce, yaralanmıştı. Benim annem cennette diyip gülümsedi. Sanırım o gülümseyi asla unutmayacağım. Adaletini s*kiyim dünya.
Sevgilim fuar yüzünden bugün geri dönemedi izmir' den. Yalnız uyuyacağım diye üzüldüm.
küçük öğrencimin kafasına 2 metre uzunluğunda dolap düştü. 7 dikiş atıldı. 2 gundur uyuyamıyorum kendime yeni geldim