bugün

türkiye'de ki devrimci ve sosyalist beyinsizlerin yaptıkları süper ve ötesi çalışmalardan biridir bu.

mal mal bir sorun bulunur o sorunu başka bir yönden çözmek yerine çözüm yolu olarak protesto ve eylem seçilir. tabi yapılacak protestoda amaç hak aramak degil maksat laf olsun torba dolsun mantıgıdır. sonra bile bile polisin uyarılarına uyulmaz ve polis güç kulanınca hazırda bulunan mottolar girer işin içine " orantısız güç yaeaahggg " , "hakkımızı arıyorduk".

mal herif hakkını arama yöntemi ekmek parası için canını dişine takıp ordan ora koşturan polislere karşı durmak mı yoksa haksızlıgı yapanlara karşı durmak mı. ne yapıyorlar protesto. protesto ettiginiz kişinin de çok sikindeydi zaten " aman çocuklar bizi protesto ediyor çok üzülüyok" diyorlar.

gidin vurun öldürün kesin. ama yazık günah şu polise.
(bkz: ekmekçi polise uzanan eller kırılsın)
protestocuların polis karakollarına saldırdığı zannında olan zat yorumu.
cok dogru yazar tespiti.son zamanlarda top sakal bırakıp sacları pislikten yosun bağlamış özgür üniversite gençliği ve yanında bulunan her tarafı piercing ten metal kaplama olmuş kız kuruları bu tür eylemlerde kukla olarak bulunmaktadır.bu ülkede polisimiz olmasa naparlardı acaba.
(bkz: ekmek var dediler geldik)
hala kapitalist sistemin köpekligini yapmaya çalışan diyenlerin yaptıgı eylemdir aslında bu.

kapitalist sistemmiş. lan ne anlasın polis kapitalist sistemden. adama yap diyorlar yapıyor ekmek parası için. başbakan ol degiştir sistemi köpek köpek protesto edecegine.
ekmek parasına hatta daha azına çalışıp hakkını için sokaklara dökülen vatandaşa karşı demokratik ülkemizin bulduğu çözümdür ekmek parasına çalışan polise müdahale ettirmek. hoş zaten araba parasına, gemicik parasına hatta isviçre'de olmayan allahın kuruşu pahasına çalışanların böyle bir hak arama eğilimi yoktur. onların aradığı her hak seçimlerde kendilerine bahşedilmiştir.
ekmek parasına yapılıyorsa, yavan yavan yapılan bir iştir. göz yaşartıcıdır. çözümü var:

(bkz: at bi çorba parası)

ondan sonra eylem mi yapıyosun naapıyosun, gözüm görmesin...
(bkz: hak arayanın karşısına polisleri sürmek)
(bkz: canlı kalkan)
ekmek parası dediğin kemiksiz en az 1900 lira. hak etseler dert değil askerler gibi hak etmiyorlar.
önce ekmek parasına çalışmayı normalleştriyorlar; bunun olmasını bir erdemmiş gibi gösteriyorlar, sonra da bunun karşısında yer alanları tü kaka ilan ediyorlar. kimse elinizden ekmek parasını alma derdinde değil; "lan salak uyan, bu kadarını hak etmiyorsun daha fazlasını hak ediyorsun, elde edebilirsin!" diye bağırıyorlar bas bas; ama anlamak istemeyene ne kadar anlatılsa boşuna..

şimdi gidin o ekmek paranızla mutlu olun.
ben henüz beleşe çalışan polis görmedim.
siz gördünüz mü?

ha ama minibüse para vermeyenini,seyyar satıcıdan bir kilo mandalinayı beleşe getirmeyi kar sayanını falan filan vesairesini gördüm.

karşılarında hak arama mevzuuna hiç girmeyeyim. zira, polis hak arayanın karşısına çıkıyor.
muhatap polis değil yani.

bakış açını azcık yana kaydır.
işe yarar.
2000 lira kemiksiz maaş. ekmek 50 kuruş desen. eder sana 4.000 ekmek. 1.000 tane falan da bedavaya alırlar, etti 5.000 ekmek.

5 kişilik aile olsa adam başı 1.000 ekmek yapar. günde 33,33 ekmek. yeşil dev mi amk bu polisler de bu kadar ekmek yiyorlar?
ekmek parasındaki mecazı anlamayıp işi "ç" para alıyorlar ya " noktsına getiren insanların asla anlayamayacakları başlık. *
ekmek parası denilen zımbırtı emir altındaki insanı lanse eder. kişi 10 bin lira alsa ve ucunda kovulmak ve işten atılmak olsa onun ki de ekmek parası kazanmak olur. sonuçta bunlar futbolcu degil ki bir müdürlükten kovulunca başka bir müdürlükle anlaşsınlar. emir kulu adamlar.
polis "kapitalist sistemin köpekliğini" yapmıyor, görevini yerine getiriyor. devlet her zaman şiddetdir.

ama bazı "atam sen kalk ben yatam" solcuları, bir yandan kapitalist tüketim aparatının tasmalarını boyunlarına kuşanmışken, (dur daha bitmedi), bir de marka, moda kanırtmalarına domalmışken. yani düzenin bayrakla önde giden köpekliğini yaparken polislere sataşmaları köpekliğin üçüncü boyutunu oluşturuyor. (siz alınmayın sevgili dört ayaklı dostlar).