bugün

abuk subuk müzikler, güzel ya da yakışıklı görünme hayaliyle penguen gibi giyinen insanlar, herkese güleryüz gösterme ve çeyrek altın takma zorunluluğu!
boğuk ve aşırı ses üreten hoparlörler.
Zorla seni oynamaya kaldirmiyorlar mi deli oluyorm.
tavanı alçak salonlarda havasızlıktan ölmek üzereyken yaşlı teyzelerin "sende var mı bir şeyler?" sorusuna maruz kaldığımızdan dolayı nefret ediyor olabiliriz.
Birkaci;

- yuksek ses muzigin kafa zikmesi,
- kadinlarin makyajlari bozulmamasi icin yalandan karsilama opucukleri,
- hep ayni igrenc elbiseler. kadinlarin; tasli, fermuari patlayacak kiyafetlere girme sevdalari,
- kel alaka, yuzunu bile dugunden dugune gordugun didisinin didisi akrabalarin o gurultude ne is yaptigini/ne okudugunu ogrenme cabalari ve her seferinde yanlis anlayip aptal aptal sorular sormalari,
- gelinle, damadin salak sacma kurdelalar takip 3 saat boyunca taki icin ayakta beklemeleri,
- taki kuyrugunda, "ulan 100 tl azmi olacak, keske bi ceyrek alsaydim" dusuncesi ve gerginligi,
- gelinin, "ohhh evlendim, aksama da yarrak yicem afedersiniz" hevesiyle sirf mutlu oldugunu gostermek icin hic oturmadan oynamasi,
- piyanist santorlerin modasi gecmis ama dugunlerde hep gideri var mantigiyla soyledigi igrenc sarkilar,
- habersiz cekilen fotonuza 20 tl bayilmak zorunda kalmaniz,
- arkadaslarin israriyla halaya katilip, kameramanin surekli sizi cekmesi,
- dugune gideceksiniz diye hazirlanayim diye ac kalmaniz ve dugun salonunun yaninda yemek yiyecek yer bulamamaniz ve ipe ipe o igrenc dugun pastasiyla, "var mi nazo gibisi?" Limonatalarindan icmek zorunda kalmaniz.

Daha cok neden sayabilirim size ama inanin bunlar bile dugunr gitmeden yordu ve sikti beni.
güzelleşme adına kendilerini maymuna çeviren akrabaların bu halini görünce piskolojimin on ay kendine gelememesinden mütevellit nefret etmeme sebeptir.
-oğlum bu kim taniyonmu
yok baba nerden taniyim
-bu bnm falancamin falancasi
he öylemi memnun oldum amca
-bak oglu da şurda bak karşında
tamam babaaa
-git tanışsağa olum hadi laa.
okadar insan neşe içinde halay çekerken.sab gibi oturmak.
oğullarına kız arayan teyzeler.
çifte tebrik edilesi gözle bakamamak.
birde hatrım için kalk oyna ölümümü gör oyna diyen teyzeler vardır düşman başına.
Kalitesiz müzik sistemi. Bi de en dibinde masaniz varsa üfff
ter kokusu ve hunharca dedikodu yapan boyanmış koca götlü kadınlar.
en olmadık anda kalk oglum oyna diyip piste suruklemeye çalışan eş, dost,, akraba.
büfesi çok pahalı olması. eti tutku alıyoruz 2 liraya. dışardan yiyecek içeçek getirilmeside yasak. işin daha kötüsü varoş bir semtin düğün salonu
Kokuların karışması, ucuz avon parfümlerinin tere karışıp, tesettürlüde olsa bir ton boyayla boyanan karılarımızın ve kızlarımızın iğrençleşmiş hallarının hepsinin bir araya gelmesi ve o ortamdaki durumu.
tekdüze olması.
bu yaz gerçekleşen düğünlerden bahsetmek gerekirse en önemli neden "ankara'nın bağları" eşliğinde bıkmadan usanmadan eğlenen kitle idi bence.
davuldur. bir de pastada bi gram kremanın olmaması. lan insan her neyse.
hayatınızda görmediğiniz akrabaları sanki hergün görüyormuş gibi el öptürmelerine maruz kalmak.
asla samimi olmayacak insanların orada sanki çocukluğundan beri arkadaşlarmış gibi yapmacık davranışları.
herkesin yapmacık tavırlar sergilemesi. bir de aile tarafından şık giyinmeye zorlanmak. (yazın bir düğüne sandaletle gittiğimden azarlanmıştım.)
"vallahi artık evde kaldımı" içimden söve söve tekrarlarken bu rağmen kocaman bir gülümsemeyle oynamak zorunda olmak.
her yeri simli vıcık vıcık kadınların şalap şulap öpüşlerine maruz kalmanın en başta geldiği sebeplerdir.
oğlu, yeğeni, komşusunun torunu... gibi yakınında hali hazırda bekar erkek bulunan tüm teyzeler. tüm okuyorum ihtarlarınıza rağmen ısrarla elinize yüzünüze götünüze başınıza bakarlar, ayağa kaldırıp oynatmaya çalışırlar, allah belalarını versindir onların, hiç vazgeçmezler, olsun biz okuturuz seni, biz okumaya karşı bir aile değiliz triplerine bile girerler. en son gitmek zorunda kaldığım düğünde bir teyze 'benim de torunun yeni askerden geldi bik bik bik' diye başlamışken sevgilim var dedim, evde kıyametler koptu tabi, bir de olmayan sevgilimi anlattım ebeveynlerime. bir sonrakinde lezbiyenim demeyi düşünüyorum. çok net.