bugün

kendince doğru bulmadığın bir konuyu savunmak değil; ancak savunman gerekirse yahut gerekmese bile savunabilecek kadar etraflı düşünebilme özelliğidir. genelde lisede yapılan münazaralar bu özelliği geliştirmeye yöneliktir. kanımca tek bir doğruda saplanıp kalmamak, dar bir bakış açısıyla dünyaya bakmamak adına önemli bir özelliktir. ne de olsa, doğrular aslında sabit değildir ve de aslında doğru diye bir şey hiç olmayabilir. her bakış açısında değişen gerçekler, sıklıkla tekrar edilerek doğruya dönüşen yalanlar. kandırmacalar ve saire derken. sadece savunduğumuz değerlerin doğru olarak hayatımızda yer edinir kalması bile, savunduğumuz değerleri iyice deştiğimizde değişebilirdir. inanmak ile bilmek arasında çok da kalın bir çizgi yoktur diyorum.
yetenek işidir.
münazaralarda sıkça rastlanılan konudur. ömrümü yediniz türkçe öğretmenleri.
neyse ben öyle olmayacağım.
(bkz: Ateist imam)
(bkz: münazara)
(bkz: yoğurt siyahtır)
Harika yaptigim bir seydir. Bu konuda yetenegim var.
Avukat veya avukat adayıysan sıkıntı yok. Aksi sıkıntı