bugün
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak17
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı24
- anın görüntüsü16
- aristoteles'in orta yolu8
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı19
- akrep burcu9
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- patiswiss16
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız25
- bik bik moderatör olsun14
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- akp seçmeni13
- ali erbaş19
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- türkiyede çok abartılan arabalar9
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi10
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi16
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler15
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası8
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu8
kalmamıştır dünya da
son on bin senedir yoktur dünya da. yani vardır da, biz insanların tükettiği besinlerin hemen hepsi (buğday, mısır, hayvansal ürünler, vs.) doğadan evcilleştirilmiştir. şu çok doğal saydığımız ve "köy yumurtası" "köy domatesi" zannettiğimiz her besin aslında doğal atalarından kaç bin nesil farklılaştırılmış ürünlerdir. evet, tadları belki fabrikasyon olanlara göre daha farklıdır, nihayetinde yetişme yerleri ve yetişme esnasında aldıklarının kaynakları farklıdır (hayvansa yediği besin, sebzeyse verilen gübre vs.). gelgelelim tekrar tekrar yapılan laboratuvar testlerine göre, aralarında besin değeri olarak hiç bir fark yoktur. arada çıkar bazen işte "köy yarağı yediği için 105 yaşında hala dağdan odun kesiyor sırtında taşıyor" diye haberler; oysa alakası yoktur o kişinin sadece yedikleri yüzünden o uzun yaşa ulaşmasında. daha doğrusu, biraz ondan biraz şundan yedikten ve vücudun ihtiyacı olan karbonhidrat, vitamin, protein, ve mineralleri edindikten sonra köyden olmuş, şehirden olmuş farketmez, hiç biri doğal değil zaten.
üstüne üstlük, gerçekten "doğal" olan, yani insanın müdahalesi olmamış bir otu, bir hayvanı yediğimizde vücudun buna alışkanlığı olmadığından -daha zararlı olmasa bile- daha beklenmedik şoklara maruz kalabiliriz, bilemiyorum, nihayetinde bu bile o kadar korkulacak bir şey değil, atalarımız karada, yerin altında, suda, havada ne bulursa sürekli denemişler, tatmışlar; zehirli çıkıp da hastalanıp gebermedikten sonra mesele yok. ama insanın evcilleştirdiği ve artık doğallığından eser kalmamış ve sürekli tükettiğimiz besinler çok daha güvenli. bunlar önemli hadiseler, zira şu aralar bir de "genetiği değiştirilmiş" besinler konusu gündeme geldi. 1990'ların başından beri dünya marketlerine düşmeye başlayan bu besinler büyük tantana koparmaya devam ediyor. şu ana kadar herhangi bir zararları ispatlanmış değil, üstelik üretim avantajları da var. nedir, bazı şüpheciler diyor ki, "daha bu besinlerin yan etkilerini tartışmak için erken" olabilir. ancak bu besinlere "doğal değiller" diye eleştiri getirmek biraz değil bayağı komik: adama sorarlar, senin hangi yediğin doğal? hangi barınma, üretim, ulaşım, sağlık, üreme koşulun doğal? hadi bunlar çevreni saran fiziksel koşullar; peki senin genel olarak konuştuğun, düşündüğün, zevklerin, vs. yani neren doğal? yani test edersin, deney yaparsın, etkilerini gözlersin, sonuçlara göre tedbirler alırsın, her bokun üstüne birden atlamazsın, bunlara eyvallah, ama "doğaldı/değildi" diye abuk subuk bir etiketleme usülü ile neyin hesabını yapacak ve neyi anlayacaksın. yok böyle bir şey...
üstüne üstlük, gerçekten "doğal" olan, yani insanın müdahalesi olmamış bir otu, bir hayvanı yediğimizde vücudun buna alışkanlığı olmadığından -daha zararlı olmasa bile- daha beklenmedik şoklara maruz kalabiliriz, bilemiyorum, nihayetinde bu bile o kadar korkulacak bir şey değil, atalarımız karada, yerin altında, suda, havada ne bulursa sürekli denemişler, tatmışlar; zehirli çıkıp da hastalanıp gebermedikten sonra mesele yok. ama insanın evcilleştirdiği ve artık doğallığından eser kalmamış ve sürekli tükettiğimiz besinler çok daha güvenli. bunlar önemli hadiseler, zira şu aralar bir de "genetiği değiştirilmiş" besinler konusu gündeme geldi. 1990'ların başından beri dünya marketlerine düşmeye başlayan bu besinler büyük tantana koparmaya devam ediyor. şu ana kadar herhangi bir zararları ispatlanmış değil, üstelik üretim avantajları da var. nedir, bazı şüpheciler diyor ki, "daha bu besinlerin yan etkilerini tartışmak için erken" olabilir. ancak bu besinlere "doğal değiller" diye eleştiri getirmek biraz değil bayağı komik: adama sorarlar, senin hangi yediğin doğal? hangi barınma, üretim, ulaşım, sağlık, üreme koşulun doğal? hadi bunlar çevreni saran fiziksel koşullar; peki senin genel olarak konuştuğun, düşündüğün, zevklerin, vs. yani neren doğal? yani test edersin, deney yaparsın, etkilerini gözlersin, sonuçlara göre tedbirler alırsın, her bokun üstüne birden atlamazsın, bunlara eyvallah, ama "doğaldı/değildi" diye abuk subuk bir etiketleme usülü ile neyin hesabını yapacak ve neyi anlayacaksın. yok böyle bir şey...
güncel Önemli Başlıklar