bugün

zaman, mekan, koşul, kaynak, ihtiyaç gibi farklılıklarının belirleyici olduğu kavramlara göre, varlığın durumunda daha öncekine göre farklılıklar oluşması.
bu tanımlama doğrultusunda ''değişmeyen tek şey değişimin kendisidir'' klişesinin haksız sayılmayacağı su götürmezdir.
evren ve içinde barındırdığı her olgu için bir zorundalık durumudur.
bir de franz kafkanın dönüşüm adlı kitabının değişim olarak da yorumlanabilirliği bulunduğu için bu isimle de çevirileri bulunmaktadır.
değişmeyen tek şey olduğu büyük filozof heraklitos tarafından söyleniştir.
aynı filozofun "panta rei"(herşey akar) sözüyle paralellik gösterir.
tarih boyuna değişmeyen tek bir şey vardır aslında o da bölüşüm kavgasıdır. insanlık tarihinin başlangıcından bu yana insanlar farklı dönemlerde farklı şeyler için kavga etseler de her zaman bölüşüm sorunu var olmaya devam etmiştir ancak bu kavganın boyutu her geçen dönemde daha da büyümüş ve etkileri küresel boyutlara taşınmıştır.
dünya için , insan için , hayat için , sürekli gelişmeyi , sürekli yenileşmeyi , kaçınılmaz gerçeği ifade eden durumdur.
Yasmine Galenorn'un Ayın Kardeşleri adlı serisinin ikinci kitabının adıdır. Serinin ilk kitabında adı aldığı büyük kızkardeş Camille'in cadı olması ve kitabın onun dilinden anlatılması gibi, Değişim'de ortanca kardeş Delilah'ın dilinden aktarılıyor. Delilah bir kedi kadın olması nedeniyle kitap Değişim adını taşıyor. bu kitapta da birincisinde olduğu gibi bir cin üçlüsünü ortadan kaldırmaya uğraşan ekibin yanısıra bir likantrop türü olan Rainier Puma Klanı'nı ortadan kaldırmaya kararlı olan seri katilin peşine düşen Delilah'ın serüvenine tanık oluyoruz. Kitabın son sayfalarında "Cadı"da da olduğu gibi bir sonraki kitaptan alıntılar görüyoruz. Bir sonraki kitap olan "Karanlık"ı bir süre daha beklememiz gerekiyor çünkü Değişim'in 1. basım tarihi mart 2010.
kesinlikle inanmadığım kavramdır. hayatta olsa olsa dönüşüm olur değişim kavramı çok daha keskindir ve ben hayatta hiçbirşeyin bu kadar keskin olduğunu düşünmüyorum.
değişim; her insanın temel ihtiyaçlarından biridir. geçmişte yaşadıkları mevcut durumun olumsuzluklarını unutmak için gelecekte yaşanacak değişime umut bağlanır. yani değişim yeni ve mutlu günler umudu verir.
siyasi olarak kullanılacak en iyi argümandır. kurulmuş düzenden nemalanamayan geniş halk kitleleri değişime umut bağlarlar. pastanın yeniden dağıtılacağı bir başlangıç ararlar. bu umudu veren siyasiler her zaman kazanır. çünkü değişim vaadleri tekdüzeleşmiş hayattan sıyrılıp yeni ufuklara yelken açmak için insanları harekete geçiren bir dinamizm yaratır. insanlar yattıkları yerden kalkıp değişime doğru yürür gider. bazıları da bunlar nereye gidiyor diye ardından baka kalır. chp gibi...
hiç sevemediğim. ne gerek var? her şey çok güzelken, duyguları, tecrübeleri, düşünceleri donduralın, en güzel anında tutalım. ya da kötüyü görmeden iyinin kıymetini bilemiyor muyuz? peki kötüyü görmeden de iyinin kıymetini bilenlerin suçu ne değişim karşısında?

değişim toplumsal olarak iyi de, bireye inince çok boktan bir hal alıyor. ne gerek var yahu değişime? biri bana bunu mantıklı açıklasın. iki gün önce seni sevdiğini söyleyip sarılan biri iki gün sonra duygusuz ifadelerle konuşmayı bir an önce bitirip gitmek istiyorsa sıçayım böyle değişimin içine.
"Bir sabah tedirgin düşlerden uyanan Gregor Samsa, devcileyin bir böceğe dönüşmüş buldu kendini." diye beni çok etklileyen bir şekilde başlayan Franz Kafka ya ait bir romandır.
değişim güzel şeydir, yenilenmek oyuna ayak uydurmaktır lakin bu benim babam için geçerli değildir belkide değişik biri ondandır.
Bir oluştan başka bir oluşa geçme. Sanırım doğru açıkladım.
canımı acıtan bir şeyler vardı yeni sende küçükken elime batırdığım tığ gibi. Orada durduğunda acıtıyordu ama çıkarmaya çalıştığımda daha çok acıyacaktı, biliyordum.
Güdümlü bir füzeymişcesine beklediğim sona yaklaştığını düşünmem paranoyak oluşumdan mıdır bilinmez ama onun gibi olmandan çok korkuyorum. Açık konuşmamı isterdin duyuyor olsan. Onun gibi içi boşaltılmış laflar, anlamsızlaşmış ve heyecanını yitirmiş arzular, yıpranırken yalnızlaşmış bir bedenden ibaret olmanı kaldıramam işte.
Neden bu kadar dert ettiğimi merak edip soramadın belki de. Henüz nereye koyacağıma karar veremediğimden aman bir zarar gelir korkusuyla sürekli elimde taşıdığım en değerli armağanımdın sen. Senden sonrakiler bir bir yerleştiler raflara.
Bir süreliğine bırakıp bir köşeye almak için geri döndüğümde eksilen parçalarını görmek hoşuma gitmedi, eklendiğini söylediklerini göremedim bile.
Çocuk aklı işte; koydum şimdi yine bir köşeye, belki yeniden değişir diye.
rna sayesinde yönetiminin olduğunu öğrendiğim mevzu. (değişim yönetimi deniliyor hatta)
Değişim, sen hazır olduğunda gelir.
Değişmeyen tek şey değişimin ta kendisidir.
maymun sonrası için sabri.
twitterda ahkam kesmeyi, facebookta 1 milyon olmayı, avatarlara bayrak koyup-koymayana kızmayı bırakmadan olmaz.
kafkanın birebir hayatına ışık tuttuğu kendisinden yola çıkarak tüm insanlığa bahşettiği bir hediyedir değişim kitabı. sanat tarihi okumak isterken daha çok para kazanılır diye babasının zoru yüzünden hukuk okuyan bir bireydir kafka. sevgilisi ile nişanlanmasının nedeni babasından kurtulmak istemesidir.kafkanın bedenini bir yere bırakırsak ruhu, özgürlüğünü elinden aldığını düşündüğü bir adamdan kurtulmak için en büyük kısıtlama olan evlilik kurumuna kendisini bırakmış değil de nedir?
bir nevi formattır.

fayda-zarar analizi yapılır ve değişim olur. değişimin ne tarafa yapıldığı önemlidir.
Değişimin esası yeniden varoluşun farkındalığıdır; Bu yüzden yaptıklarının sorum...luluğunu almalısın. Bugün bulunduğun yeri görmezsen yarın da aynı yerde kalır ilerleyemezsin. Nerede olduğunu bilmeyen bir yere de varamaz. Yapmak istemediğin herhangi bir şey sana zorla yaptırılmadı veya yapmak istediğin de hiçbir zaman engellenmedi. Her zaman yolu seçim hakkın elindeydi. Yol da senin tercihindi yolculuk da.
En çok özlenenler de dahil, bütün değişimler melankoliktir. Çünkü arkada bırakmış olduğumuz şeyler de, bizim birer parçamızdırlar. Başka bir hayata geçmeden önce, bu hayatımızdan silinmemiz gerekir...
değişirde insan, değişik kalmak zordur asıl.
karar vermekle olmaz, kendiliğinden gelişir. istediğiniz kadar "ben artık" ile başlayan cümleler kurun, hiçbir şey değişmez siz dahil. değişim ancak bunu tetikleyen bir şey olduğunda ya da bir patlama anında vuku bulur. "bile bile" değişemez hiç kimse.

geçen yıl henüz öğretmenliğe başlamadan önce bir iş teklifi almıştım. zaman zaman gerçekleşecek olan düğünlerin organizasyonunu yapan bir şirkette çalışacaktım. bir kez gittim işe. çok fazla karşı cins ile yakın temas halinde olmaktan rahatsız oldum lakin o zamanlar herhangi birine karşı bir sorumluluğum yoktu. mesafeyi korumakla birlikte işe bir daha gitmeme kararı aldım. ara ara çağırdılar reddettim. bugün şirket sahibi ben numaramı değiştirdiğim için annemi aramış. annem de çeşitli sorumluluklarım olduğunu düşündüğünden reddetmiş. kızdım. kızmama şaşırdı annem. aradım ve işi kabul ettiğimi, hafta sonları zaman problemi yaşamazsak gelebileceğimi söyledim. velhasılı kelam yarın gideceğim.

bunu neden anlattın derseniz, normalde bu işi kabul etmezdim. ne kadar sinirlensem de belli kişi ve olaylara yine de kabul etmezdim. ancak bilerek ve isteyerek kabul ettim ki bu da değişimin bir başlangıcıdır. emin olunuz ki, sadece kendinizi düşüneceğiniz zamanlar geldiğinde değişimin ilk aşamasına adım atmışsınızdır. bu durum kendiliğinden gelişmiştir üstelik. devam edin o yolda. bencillik bazen erdemdir. vesselam.
Değişmek değil de sevdiklerinin değişimi yabancılaştırıyor insanı. Artık senin bildiğin insan olmadıklarını uzaktan görmek yaralıyor. Hele ki sen yerinde sayıyoken. Bencilce onların da hep tanıdığın gibi kalmalarını istiyosun. Değişimlerini görmek kendi yetersizliklerini hatırlatıyor. En kötüsü de artık seni seven insan olmadıklarını hissettiriyor. Çünkü yanında olmalarını istemesen de hep orda dursunlar, orda olduklarını biliyim istiyosun. Geçmişe saplanmış yeni hayatına ait olamamış biri için değişim imkansız; ortak olamadığı değişimi görmek kötü.
değişmeyen tek şeydir.
güncel Önemli Başlıklar