bugün

vali nedir???

bir ilin en yüksek dereceli mülki amiri....

bir ili yöneten en yüksek memur...

böyle bir konumda olan birinin de son derece liyakatli, donanımlı, iyi eğitim görmüş ve de güzel türkçemize hakim biri olması gerekir...

son yaşanan denizli'deki dönerci olayını duymuşsunuzdur.
denizli valisi yanındakilerle birlikte denetime çıkıyor, bu denetim esnasında bir dönercinin önüne geliyor, dönerci valiyi hiç iplemiyor ve döner kesmeye devam ediyor.
buna sinirlenen varli de talimat veriyor "eldiven takmıyor" bahanesiyle dönerci kapatılıyor. lakin sosyal medyadan gelen tepkiler üzerine dönerci yeniden açılıyor ve vali bey bunu bir yazıyla sosyal medyada paylaşıyor.

işte ne olduysa valinin paylaştığı ilk kamuoyu açıklamasıyla oluyor.

zira denizli valisinin yaptığı yazılı açıklama metninde pek çok yazım ve imla hatası var.
koskoca vali -de'leri, -ki'leri nasıl yazacağını, noktalama işaretlerini nasıl kullanacağını bilemiyor.
anlam bütünlüğünden yoksun cümleler kuruyor.

işte o efsane(!) açıklama;
görsel

tabi devletin koskoca valisinin bu hataları yapması sosyal medyada gündem oluyor.
valilik yaptığı bu paylaşımı kaldırıyor ve 2. bir paylaşım yapıyor.
görsel

fakat 2. paylaşımda da yazım hataları var ve bunu da kaldırıyorar. nihayetinde 3. bir paylaşım yapılıyor.
görsel

fakat yine olmamış.
bu paylaşım da siliniyor ve 4. ve son bir paylaşım yapılıyor...

nihayet tamam...

neyse...
ben basit bir sözlük yazarıyım.
şurada yazdığım her şeyi birkaç defa kontrol edip öyle kaydediyorum ki okuyanlara ayıp olmasın...

zira insanlara saygı bunu gerektirir.

sen koskoca bir valisin ve bir ilin yönetiminden sorumlusun. ama türkçemize hakim değilsin.
yazık sana be...

not: "aman yahu birkaç basit hata ne var bunda" diyenler olacaktır.
size diyecek bir şeyim yok. sizler bunu hakediyorsunuz zaten öküz sürüsü sizi...
Ülkedeki birçok insanın içinde olduğu durumdur, valiler, siyasetçiler, yazarlar, sanatçılar ve beklemediğiniz, ünvanı, makamı olan bir çok kişide görülen vehamettir.

Yazı dili ve kuralları, konuşma dilinden apayrıdır ve donanım yanısıra özen gerektirir.

Vali yazmamıştır ki yeaaaa diyen kişiler şunu bilmelidirler ki, sorumluluk devredilmez, bu konudaki sorumluluk, yazan başka bir ekip bile olsa, altına kapı gibi imzasını çakan kişiye aittir.
Bürokraside, siyasette, her türlü yazışmada geçerli olan budur.

Şurda iki satır entry girerken bile, yazım yanlşı yapmamak adına çaba gösteriyor, kontrol ederek entry giriyorsam, hiç kusura bakmayın, devletin üst kademelerinin, bilirkişilerin, akademisyenlerin, mürekkep yalamış adamların özensizliğini makul göremiyorum.
Her şeyin bir kuralı ve üslubu olmalı, hele ki bir yerlere geldiysen ve kitlelere hitap ediyorsan.
Akıllara zarar bir dönem yaşıyoruz.

Pandemiyi gectim.

Kültürel, sanatsal, hukukuki, siyasal ve ekonomik yönden diplerdeyiz.

Eğitim ve sağlık hatta güvenlik sözkonusu bile değil.

Allah yardımcımız olsun.
Kimisinin ilgili basın duyurusunu valinin yazmadığını iddia ederek, örtbas etmeye çalıştığı imtihandır.

Dur bari bir sınav da ben yapayım.

Basın duyurusu kime yazdırılır? Çaycıya mı? Yoksa basın müşavirine filan mı? Peki bu işe atanmak için hangi ehliyet kriterleri dikkate alınmalıdır? "emaneti ehline verin" sözü kimin sözüdür? Keza astının yaptığı bir işi denetlemeyen üstün bir sorumluluğu yok mudur? Hele ki o iş doğrudan şahsının yaptıkları ile alakalı ise?

Sınav bitti, cevaplarınızı aşağıya alayım yandaşlar. Sorularım biraz zor oldu, sanırım siz de çakacaksınız ama kusura bakmayın gari..
Bir hata yaptım, ilgili esnaftan ve denizli halkından özür diliyorum. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Açıklaması yaparak konuyu kapatabilirdi, bakın çok basit 2 cümleyle vali beyin sayfalarca düzenleyerek yine de yapamadığı açıklamayı özetledim. Bence denizli valisi ben olmalıyım.
Vali yazıyor sanmak demiş elemanlar.
Altına imza atıyorsa, o kişi yazmıştır.
Liyakatın anası sikilmiş yine.

Derdine düşen ahlaklı insanlar olmuş..
basın duyurusunu vali yazıyor sanmak.