bugün

dağdaki çobanla aynı sınava girip kazanırken öyle demiyorsun ama.
haksız söylem. yasalar karşısında herkes eşittir.
dağdaki çobanın güttüğü koyunların etinden sütünden faydalanıyor millet. senin ne faydan olmuş ülkeye, diye sorarlar adama.
çoban deyip geçme düşün bu insanı. farketmez asla ırkı, dili, lisanı. sanma ki her şey sosyal yaşantıdan ibaret. o dağlar, o tepeler, o köyler, o me' lemeler sana bir esaret. peygamber mesleğini küçük görme kardeş. hele o insanları asla. kendini ondan üstün görme senden üstün Allah var!
Demokrasinin açığıdır.

Ancak daha iyisi ortaya çıkana kadar böyle devam etmelidir. Kaldı ki mesleği, fikri yapısı ne olursa olsun herkes vergi verdiği için yönetimde doğrudan ya da dolaylı olarak söz hakkına sahiptir ve sahip olmalıdır.
Demokrasinin açığıdır.

Ancak daha iyisi ortaya çıkana kadar böyle devam etmelidir. Kaldı ki mesleği, fikri yapısı ne olursa olsun herkes vergi verdiği için yönetimde doğrudan ya da dolaylı olarak söz hakkına sahiptir ve sahip olmalıdır.
dağda ki çobanın oyu daha değerli. senin oyun beş para etmez. sen de kendini nimetten mi sayıyorsun.
ya çobanı insandan saymayan ya da kendini bu kategoriye almayan aysun kayacı söylemidir. oldukça saygısızdır ama sorun şudur ki çoban insansa kendisi nedir? kendisi insansa çoban nedir?
senin oyuna sokayım şeklinde cevap verilmesi gerekilen saçmalıktır. o çoban diye küçümsediğin insan şans eseri o köyde, şans eseri o ailede dünyaya geldi. yoksul doğmayı ve çoban olmayı o seçmedi. önüne katalog koyup seçim yaptırmadılar yani. sen çok daha iyi şartlarda doğmuş ve hayatını en ufak bir zorluk görmeden geçirmişsin. sonra çıkıp yavşak yavşak ''ikimizin oyu bir mi'' diyorsun, evet bir sayın amınakoduğum. senin, çobanın, bakkalın, dilencinin, köylünün kısacası herkesin oyu bir. insanları seçim şansları olmadığı konularda eleştirmekten nasıl utanmıyoruz beynim almıyor. kimse okumamayı kendi istemedi, cahil kalmayı seçmedi. bunu söylemekle ''ben engelli değilim yürüyemeyen bir insanın, yolları benim kadar kullanma hakkı yoktur'' demekten ne farkı var allahınızı severseniz?
ayrıca dağdaki çobana gidersen seninle çayını, yemeğini hatta evini paylaşır. o insanları ötekileştirmeyi küçümsemeyi bilmez. ama bazı altın semerli eşekler sadece iki okul okudular diye insanların seçme hakları üzerinde bile yorum yapma haddini kendinde buluyor. acıyorum sizlere. son olarak bence de sizlerle bir çobanın oyu bir olmamalı. çobanın bir oyu sizin gibi eşeklerin 3 oyuna eşit olmalı.
oh be rahatladım sonunda.
(bkz: demokrasi)
Doğru bir değil. Hayatın gerçekleriyle yüzleşen o gariban çobanın oyu, o orospunun oyundan daha değerli.
Sistemdeki bir açığı bulmuş hem doğru hem yanlış cümledir. Doğrudur çünkü cahil bir insan ile bilgili kültürlü bir insanın oyu aynı olmamalı fakat şöyle de bir durum var o dağdaki çoban arkadaş kendi mi istemiş cahil kalmayı yoksa imkanları nedeniyle okuyamamış mı? Sen insanları hem cahil bırak hemde oy kullanamazsın de. O iş öyle olmaz işte. Sen önce bir parasız eğitim ile fırsat eşitliğini yarat isteyen herkes ben okurken evdeki kardeşim aç mı acaba düşünmeden okuyabilsin ondan sonra bir vatandaşlık sınavı yaparsın sınavı geçenler oy kullanma hakkını kazanır. En iyi sistem budur. Demokrasi dediğin aptalların üçkağıtcıları başa getirmesi olayıdır.
hayır o değilde dağda hala çoban var mı ?

hayvancılık bitti diyorlardı bir ara.
Çobanın tezek kokusu bile senden daha değerlidir.

sınıf ayrımına karşıyız eşitlik özgürlük der çobanı köylüyü çöpçüyü aşağı görür. bunlara kanmadı bu millet hamdolsun.
insanca diye bir dil var kimsenin konuşamadığı.
Bir ve bununla gurur duyuyorum.
görsel

Oy Kullandı yeass forever istikrar.
(bkz: Salah)
fakir piçlerin gururunu zedeleyen söz. bir değil işte. sizin oy vereceğiniz parti, ve oy verme nedeninizi sikeyim.
Ulan sen o hor gördüğün çobana kurban ol. Sırf fakir diye onu hor göremezsin. Bundan şikayetçiysen siktir git ülkeden.
burjuvazi kokan bir pozisyona benziyor.
Zeka seviyesi senden yüksektir.
böyle düşünen bir insan aydın felan değil kendini farklı hisseden gerizekalinin tekidir. çok gördüm gencecik yasında kendini aydın farklı gören arkadaşları tartışmanın ikinci dakikasında tikaniyorlar cevap veremiyorlar.
her seçim sonrası mağlubiyeti tadan sikiklerce defalarca dile getirilen, bir orospuya ait söz.

sonra da vay efendim biz halkın adamiyiz, durustuz, samimiyiz. herkesi kucakliyoruz. seçimlere kadar değil mi? sonrasında gerçek yüzler.
insanları kategorize ettiği için oldukça riskli bir cümledir. ancak linç edilmeyeceksem söyleyeyim, okumuş kesim ve okumamış kesimin oyunun aynı değerde olması şu anki gibi durumlara yol açabiliyor işte. bu dağdaki çoban meselesi değil. cahil insanla bilinçli, vizyonlu insan meselesi. bilinç olduktan sonra çoban, çiftçi fark etmez. beynini kullanmadıktan sonra doktor mühendis de fark etmez -genelde kullanıyorlar gerçi ama neyse-. ancak herkesin oyunun bir olması eşitlik sadece, adalet değil. bunun bir çözümü var mı peki, yok. tek çözümü cumhuriyete yakışan kafalar yetişirilmesi.
zaten oy kullanıyorsan demokrasiye boyun eğmişsindir. demokrasiye boyun eğdiysen de zaten eşit hakka sahip olduğunu kabul etmişsindir. neyin tantanası?