bugün

büyük bir başarıdır ya da yönetim zaafiyetidir.

aslında bu başlığı "cümle kurmaktan aciz insanların sözlük yazarı olabilmesi veya cümle kurmaktan aciz insanları yazar olarak kabul eden zihniyet" diye açacaktım. Malumunuz, teknik sebeplerden ötürü bu şekilde açmak zorunda kaldım. Buradan tüm elitist yazarlardan özür diliyorum. Zira, tanınan bir yazar olmasına rağmen Helen Keller de kör, sağır ve dilsizdir.

Gelelim fablımızın başrol oyuncusuna;

kimse eveleyip gevelemesin; şu sözlükte iki lafı bir araya getiremediği halde sosyologmuşcasına entry giren lümpenler var. Aslında onlar her yerdeler ve bir virus gibi yayılarak sızdıkları hüceyi yok ediyorlar. bugün yaşadığım bir olayı nick vermeden deşifre etmem elzem oldu. Sözlük teki tüm yazarların lümpen ve varoş olması başlığının hitap ettiği kitleye mensup onlarca yazar o başlık altında bana ayar vermeye çalıştılar. Kendini ifade etmekte güçlük çeken gramer yoksunu bazı yazarlar ise sağa sola bakınız sıçtı ve bazıları da hümanizm kalkanı arkasına sığınarak insanlık dersi vermeye çalıştılar. Aslında bu hareketler tamamen trübünlere yöneliktir ve nezdimde kesinlikle kıymet-i harbiyesi yoktur. Zira günlük hayatınızda yaşam alanınıza giren bir magandayı dışlamıyor musunuz? Dışlıyorsunuz. Lakin aynı magandalar sözlükte cirit atmasına rağmen onları hakir görmüyor, ezmiyor veya aşağılamıyorsunuz. Ezenleri, aşağılayanları eleştiriryorsunuz, ki bunun da sebebi, o insanlarla aranızda kültürül bir bağ olmasıdır.

Hani sağa sola hiçbir niteliği olmayan bkz sıçanlar var demiştim ya! Hah işte onlardan biri verdiği bakınızı dahi doğru veremeyip harf hatası yaparak kelimeyi piç etmiş. Aynı yazar mesaj yoluyla beni aşağılamaya çalışmasın mı? sen önce türkçe öğren, bak şurada ve şurada bu hataları yapmışsın deyince ağza alınmayacak kelimeler süzüldü o hümanist kişiliğinden.. içindeki hayvanı çıkardı da diyebiliriz. Ben bir cümlede hata yapıyorsam şayet ve yaptığım hatayı biri ifşa ediyorsa teşekkür edip hatamı düzeltiyorum. Neden? Çünkü ben elit bir zümrenin mensubuyum ve aldığım eğitim de bu şekilde insancıl, avrupai davranmama neden oluyor. fakat bu tip hominidlerin yaptığı hatayı deşifre ettiğiniz takdirde aşağılık kompleksi faal oluyor ve bilinçaltında yatan faşisti devereye sokarak, aklı sıra dolaylı ya da direkt aşağılayarak kendini tatmin ediyor. Hani nerde kaldı senin hümanistliğin? Yoksa AŞKIMIZ bir YALAN MIYdı ?

Gerçekten dil bilgisi zayıf, imla kurallarından bihaber, sözlük konseptine adapte olamayan ve en önemlisi cümle kurmaktan aciz bu insanlar nasıl yazar olabiliyorlar? kültürsüz hominidlere moderasyon nasıl tahammül edebiliyor? Hadi admin paranın peşinde olduğu için, sirkülasyonu arttırıyor diye bu tip yazarların mevcudiyetine müsamaha gösteriyor diyelim; siz, bir yazar olarak bu gibi cahil/cuhela insanlara nasıl katlanabiliyorsunuz? Cümle kurmayı bilmeyen bir insan yaptığı gözlemi, tespiti nasıl ifade edebilir ki? ifade etmek istediğini de ifade edemez cehaleti yüzünden.

Kimse kusura bakmasın ama, yaşadığı mezrada eşek kovalayan, tarlada tahıl biçen bu köylülerin metropol yaşamına adapte olup modern insana dönüşeceği fikri halüsinasyondan ibarettir. Kimse öyle "köylü milletin efendisidir" edebiyatı yapmasın aksi halde çok agır laflar hazırlarım. Köylü milletin efendisi falan değil, finans aleminin köpeğidir, uşağıdır. Bak şimdi köpek veya uşak teşbihimi çarpıtıp ajitasyonun dibine vurarak tribünlere yönelmeyelim çünkü yemem, siz de yemeyin bence..
pianodan anlamayan birinin türk marşı'nı çalması gibi bir şeydir. anasının karnında çalmayı öğrenen varsa yapıcak bir şey yok ama şimdiye kadar öyle birine denk gelemedim valla...
yaşanlan vahim ve üzücü bir durumdur.keşke herkes daha dikkatli olsa,seviyeli olsa uyarıldıklarında daha efendi ve samimi cevaplar verseler diye düşünür ademoğlu,lakin sözlük amacı "anonym" yazıdır yani kişinin düşüncelerini tanım ve bir diğerine sataşma yapmadan yazmasıdır,hakaret etmemesidir ama isyan beklenir.bu yüzden sözlükte tip belirtip "olmasalar,yazık,vs.." gibi düşünce ortaya atmak bir o kadar magandalık olur.kimse yazar doğmamıştır ancak herkesin kendine göre beyni ve düşünceleri mevcuttur.
evet, belki bir bakıma haklı diye düşünebiliriz.
lâkin, "o" insanlar bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar azalıyor git gide...
nasıl mı? bir hata yaptığında mutlaka biri onun dikkatini çekiyor.
gerek entry girip bkz vererek, gerek özel mesaj atarak.
bu durumda, doğru sandığı şeyin yanlış olduğunu öğreniyor ve doğrusunu yapmaya başlıyor.
eleme gerçekleşiyor ve sözlükte yazar olma heyecanı biraz daha artıp, hevesi kamçılanıyor.
çok iyi türkçe kullanan ya da çok iyi mantık güden kişilere "o" insanların yaptıkları saçma, gereksiz belki de boş gelebilir.
amaç doğru olanı yanlış yapana öğretmek olmalıdır ki, doğrusu da budur.

köylüler için söylenenlere katılmıyorum.

ek olarak, cahil ya da köylü (artık nasıl anlaşılırsa) olarak gördüğü insanları süslü kelimelerle (!) hakir görmek de, eğitimini almış biri için son derece gülünç bir durumdur.

saygılarımla...
cümle kurmayı öğretmek için yeterli bir sebeptir.burası bir okul değildir, ancak cümle kurmayı bilmeyen insanların çevremizde olduğu gerçeğini yadsıyamayız.insanlara doğruyu öğretmek gibi bir misyonumuz olmayabilir ama bundan rahatsız oluyorsak elimizi taşın altına koymamız gerekir.bu kadar ağır ithamlar gereksizdir.herşeyi ben biliyorum, ben çok iyi bir yazarım, diğerleri iyi yazamıyor ya da yanlış yazıyor gibi söylemler manipulasyondan öteye gidemez.ayrıca herkesin besin ihtiyacını karşılayan köylü, çitftçi kesimi için söylenen sözlerin yanlış ifade ürünü olduğunu düşünüyorum.
uludagsozluk, eksisozluk gibi internet ortamlarinin felsefesidir. bu sozlukleri bu kadar populer yapan da budur. zaten tolstoy, arthur miller ya da milan kundera burada yazmaz, yazim gucu vasat olan senin benim gibiler yazar.
yardımcı olmaktan aciz insanlarca acımasızca eleştirilen yazarlardır. bazen yarım yamalak cümleleriyle, bir sayfa yazıp hiç bir şey anlatamayan yazarlardan, daha net kendilerini ifade edebilmektedirler. tamam çok kelime bildin, noktalama işareti kullandın ama kalbime dokunamadın...
istatistiklere göre % 0.1,34 olan hede hüdü.

ben cümle kurmaktan aciz değiliz! *
(bkz: sözlükteki tüm yazarların lümpen ve varoş olması) başlığından daha farklı değildir.insanları aşağılamak kişiyi yüceltmez.asıl erdem bu soruna çözüm önerilerinde bulunmakla gerçekleşir.karşı fikirleri insanlık dersi yada hümanizm kalkanı olarak değerlendirmek, bu konuyu gündeme getiren kişilerin nasıl bir psikolojiyle yazdıklarını göstermektedir.
ne manada yazar olduğuna bağlıdır. sonuçta sözlükte yazanlara yazar dediğimiz gibi kitap yazanlara da yazar diyoruz.eğer sözlükteyse bence sorun değil günlük hayatta bu tür insanlarla muhatap olunuyor ve anlaşılabiliyor ne demek istedikleri burda da anlanır herhalde. * ama iş kitap yazarlığına gelince farklıdır. eğer cümle kurmaktan yoksun kelime dağarcığı sıfır biriyse onun yazdığı kitap edebi eser değil defterdir o şahıs da yazar değil yazarcık bile olamamış bir öğrencidir. mesela gani müjde denen adamcık bir kitap yazmış dijital hayat diye. bu kitap bildiğiniz karalama defteri olarak kullanılabilecek bir kitap. dedim ki adam o kadar tutan dizi yaptı iyi kafa var bunda herhalde iyi bir şeyler yazmıştır ama ne mümkün yazarcık bile olamamış kendisi. velhasılı kelam sözlük bizim edebiyatımıza not veren bir yer olmadığı için burda kınanmanın ya da aşağılanmanın gerçek hayatta size olan saygıyı bitirmediğine göre burdaki* yazar isterse konuşmayı yeni öğrenen bir çocuk gibi yazsın fark etmez en fazla bol bol eksi alarak sözlükte en çok eksisi olan biri olur. haa bu onun insanlığından bir şey götürür mü? asla!!!
her yönüyle yanlış bir deneyimdir. halbuki bu aciz arkadaşlar tıpkı kendisine benzeyen diğerleri gibi zamanlarını facebook için harcasalar kendilerini aynada çekilmiş fotoğraflardan bıktım tadında müthiş ötesi gruplar kurabilirlerdi. sonuçta da herkes mutlu olurdu.
kınım kınım kınanılandır.
çok süfer bi cümle oldu.
izzet yıldızhan adlı pek muhterem sanatçımızın dediği gibi "konuşmak bilmeyen sanatçılarımız var".
moderasyonun acizliğidir.
(bkz: çok normal)
(bkz: orhan pamuk)***
ibrahim tatlıses'in 30 yıldır süper star olduğu ülkemiz gerçekliğidir.
okuduğunu anlamaktan aciz insanların yazar olabilmesi kadar dramatik bir durum değildir.
cümle kurmaktan aciz insanların bilimum gazetelerde köşe yazarı olduğu bir medyaya sahip ülkemde normal olan durumdur.
zülfü livaneli'nin örneklerinden birini teşkil ettiği trajik olgu.