bugün

bekleyemezdim topal adaleti; ben, kendim yazdım hakkı, kendim Çizdim bedelini.
ulan sonra yataktan bi fırladım baktım ki götüm açık kalmış meğer hepsi rüya imiş.
sonra işte katil çıktı ve dedi ki o ipneyi ben öldürdüm ama önce bir sorun neden öldürdüm. devamı ikinci romanda.
yanlış kişiyi öldürdüğünü, cesedi yüzüne tükürmek üzere döndürdüğünde fark etmişdi.

the end-fine-son-nos
asıl ölen o değildi, onun kalbinin içindeki kendisiydi.
evettir.
"Aslinda canina kiydigim sahis benligimin bir parcasini animsatiyordu, icimdeki o ezik ruhumun yetersizligine, sempatik durusuna, kaanaatkarligina, ve herkezin onu hirpalamasina tahammulum kalmamisti, onu yok etmeden bu hayatta bana huzur yoktu. Bu yuzdende onu oldururken, beni ezen herseyi yok ettim onunla birlikte." dedi katil, onu dinlerken bir detektif deildim bir insandim, sacma bir sekilde bi an empati kurdum onunla ve sonra sacmaladigimi anladim, lakin bu cumlesi sonsuza dek beynimde cinladi.
her nefis bir gün ölümü tadacaktır.

edit: zincirlikuyu mezarlığı.
zaten ölmek için doğmuştu.
"Ve aslında karakterimiz çocukken kaza geçirmiş ve felç kalmış. Tüm bu okuduklarınız aslında felçli yatalak karakterimizin hayali. "
artık onun banka borçlarından eser kalmamıştı.
kredi borcunun son 2 taksidi kalmıştı. göremedi.
jean valjan ölmüştü.
klasikler yerine bunu okuduğunuz için aklınızı sikiyim ben gidiyorum.
mesela yani.
Ve o cumleyi tekrar hatirladi; insan oldurmeye once kendisinden baslar.
katil intihar etmek istedi ama yapamadı çünkü o zaten ölmüştü.
ve son nefesini bıraktı usulca, dünyaya bıraktığı son şey sesiz bir nefes oldu ölen sayısız insan gibi.
Sen bu kitabı okurken ben parayı karıyla kızla eziyom Sağol sen olmasan (yazar erkekse).
katil uşak.
"ölüm ölüm dediğin nedir ki gülüm, ben senin için yaşamayı göze almışım."
öldürdüğü o kadar insanı düşünürken bir anda kapısı bir,iki,üç belki de 5-6 kişi tarafından yumruklanmaya başladı.iki seçeneği vardı ya tetiği çekip beynini sonsuzluğa postalayacaktı ya da o 5-6 kişi tarafından ömrünün sonuna kadar hayatı hapishaneye postalanacaktı.o ise beynini sonsuzluğa postalamayı seçti.
(bkz: the end)
sehirden uzaklasirken ardinda biraktigi onca cevapsiz soruyu da yaninda goturdugunden emindi... (devami ikinci kitapta)
harabeye dönmüş kulübeden çıktı. ormandaydı ve elleri kanlıydı. bütün kasabaya korku salan katili sonunda bulmuş öldürmüştü. arkadaşının intikamını nihayet almıştı. huzurluydu. o sırada telefonu çaldı arayan annesiydi. telefonu açtı. annesi acıyla haykırıyordu.

evde ekmek kalmamış gelirken ekmek al....

THE END