cemal süreya

Her gece onu düşünmekten saatim ilerlemez oldu.
Kim sorarsa saat kaç diye,cevabım hep aynı;
O'na doğru.

yazdığı onca şaheser bir yana "bu bizimki" adlı şiiri sanatın doruklarında gezmekte. aşkı, şehveti ve sanatı harmanlamakta ve şiire başka bir anlam kazandırmakta.

Sana yolculuk yapmak istiyorum.
Kes yüreğine giden bir bilet ;
''CAN'' kenarı olsun.

bunu dediği için sevilen şair bunu diye*bilen şair .

iki çay söylemiştik orda, biri açık
keşke yalnız bunun için sevseydim seni .

Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken
bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
çünkü iki kişiydik..

(bkz: aşk)

kim istemez mutlu olmayı. mutsuzluğada var mısın ??

keşkelerin şaiiri tüm keşkeleri ayrı güzel .

ben sana her şehirde biraz geç kaldım
keşke yalnız bunun için sevseydim seni .

mutsuz anlarda okunmaması tavsiye edilen şairdir.
ama insan yine de gider okur tabi.
çok içtendir dizeleri o'nun.

sol frame de görünce kalbimi güp güp attıran şair. demin dinliyordum daha, bir anda görünce... böyle bir hoşluk.
sana giden yollar kapalı adlı şiir, acilen okunmalıdır.

Ve konsolun üstünde noksan bir gümüş kutu
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

"Aşk'tın sen. Gidişinden bildim seni..!"

[Cemal Süreya]

biliyorum sana giden yollar kapalı
üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni

ne kadar yakından ve arada uçurum;
insanlar, evler, aramızda duvarlar gibi

uyandım uyandım, hep seni düşündüm
yalnız seni, yalnız senin gözlerini

sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
ben artık adam olmam bu derde düşeli

şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya,
yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki.

anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi,
ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği.

kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki.

tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor,
nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini.

çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri.

rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
bu böyle pek de kolay değil gerçi…

alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
bunun verdiği mutluluk da az değil ki

çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki

inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:

bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.

kalemi yüreğinde olan asil yazar...

--spoiler--
Ben nerde bir çift göz gördümse tuttum onu güzelce sana tamamladım. Sen binlerce yaşayasın diye yaptım bunu, bir bunun için yaptım.
--spoiler--

--spoiler--
Bir de yine sevgili çocuk, biliyorsun ki kişi tutkularıyla yalnızlığını adlandırıyor, o kadar.
--spoiler--

çok büyük usta. imzasına kurban.

Önce Öp Sonra Doğur Beni.

"annesinden dayak yediği halde, yine 'anne' diye ağlayan bir çocuktur "aşk" satırlarına hiç bir şiirinde rastlamadığım üstad. gözümden kaçmışsa, varsa yanlışım düzeltin lütfen. böyle sözleri şuradan çıkarıyorlar:

(bkz: en face sözler)

altına dayıyorlar ece ayhan'ı, cemal süreya'yı sonra geziniyor sağda solda.

ayrıca (bkz: piç etmek)

bi gün malum dershane ortamında, konuyla ilintili bulduğum için kırmızı bi kuştur soluğum adlı aşmış şiirinin son iki dizesini söylememle, o ne ki la?, ne diyon olum sen gibi tepkilerle karşılaşmıştım. kültür sıçan, entelektüel ve cool ötesi arkadaşlara cemal süreya'nın bi şiirinden alıntı yaptığımı söyleyince; "abazaymış olum o adam" gibicesinden laflar işittiğimi hala unutamam.

baba parasıyla kültür ancak bu kadar oluyor herhal *

bişeyleri yaşamadan, gerçekten yaşamış gibi yazan tek yazar. örneğin, sizin babanız hiç öldü mü adlı eserini babasının ölümünden 4 yıl önce yazmıştır.

"biliyorum sana giden yollar kapalı
üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni

ne kadar yakından ve arada uçurum;
insanlar, evler, aramızda duvarlar gibi. "

üstad. ikinci yeni şiirinin, şiirleri imzası kadar güzel, derinden yakalayan üstadı. cemal süreya ayrı bir sevilir.
bir de der ki, 'hayat kısa, kuşlar uçuyor. '

--spoiler--
Yüzünde, "istanbul-Ankara" bir gülümseme.
--spoiler--

"Keşke" demeyi sevdiren şair.

--spoiler--
Boynun diyorum, boynunu benim kadar kimse değerlendiremez.
--spoiler--

"kirlidir şiir; ve söz, atılmazsa zehirdir"

--spoiler--
Bir kadın döktüre döktüre susuyordu
yaklaştım elini tuttum.
Bak dedim martılar ne kadar alıngan,
işte tam bu sırada saat beşi vurdu.
--spoiler--

ülke şiiri ile beni benden alan şair..

"saatin çini vurdu birden:pirinç
ben gittim bembeyaz uykusuzluktan
kasketimi eğip, üstüne acıların...."

--spoiler--
Saat 12 den sonra
bütün içkiler
şaraptır.
--spoiler--