bugün

sabahları çok pis uyananlardan değilimdir ben. öyle hemencecik uyanırım. genelde de saat falan kurmam açıkçası. iş yerimi öğlen saatlerinde açtığım için, uyku konusunda rahatımdır. ha, uykuya doyuyor muyum? kim doyabildi ki uykuya?

sonrasında bir bardak su içip de afedersiniz tuvalete gidiyorum. elimi yüzümü yıkayıp, dişleri fırçaladıktan sonra da iş yerime doğru yollanıyorum.
kahvaltı yapmak için bir kahvaltı salonuna ya da çay ocağına girdiğimde duyduğum ilk kelime "canım" oluyor. yaşlı çay ocağı sahibinden tutun da açma, poğaça, börek satan yerin sahibine varana kadar. herkesin ağzındaki sakız; "canım!"

iş yerime geliyorum sonra. iş yerim bir şehirdeki bir sinema içerisinde. sinema çalışanlarına selam veriyorum. benden küçük arkadaşlar "saol canım" diyorlar. yine o kelime. o sihirli kelime. o kutsal kelime.
açıyoruz tezgahımı. dükkanımı. e maillerime bakıyorum. sözlüğe. facebook'a. msn'i açtığımda da ilk ileti gönderen kişi iletisine o kelimeyi iliştiriyor; "ya canım, selam canım..." sonrasında bir şeyler soruyorlar. ya da her hangi bir şeyden bahsediyorlar.

sonra ben müşteri bekliyorum. bir kaç müşteri geliyor. yaşları küçük, yaşları büyük farketmeksizin kendilerini karşılarken "buyurun canım" diyorum. ve bir anda kendimden utanıyorum. kendimden iğreniyorum.
herkesin ağzına sakız olan o kutsal kelime benim ağzıma da sakız olmuş.

oysa canım kelimesi, gerçekten canım olarak hissedilenlere söylense, daha güzel olmaz mı? bir zamanlar kendine iyi bak vardı. onu öldürdük tüm insanlık olarak. sırada ise canım kelimesi var. kendisi can çekişiyor. bizler, biraz daha özensizce kullanırsak tez zamanda ölür. ve anlamsızlaşır. kendine iyi bak gibi.

şimdilik, kendinize iyi bakın canlarım. kusmaya gidiyorum ben.
(bkz: aşkım)*
bizzat yapmacık ve yılışık kız tarafından yapılmıştır. ağızda sakız haline getirilmiştir.
canım tuvaletim geldi.
canım seni çok seviyorum.
canım dışarı çıkalım mı?
canım çorap aldım, bakar mısın?
canım, canım sıkıldı.
canım ekmek al.
canım patolonun kirlenmiş.
canım napıyosun?
bla bla bla
tanım: çok severiz canımızdır canım!
''hadi canım'' dediğinizi duyar gibiyim.
canı kelimesinin canını çıkarmaktır.
sahte sevgi gösterilerinde kullandığımız için hepimiz sorumlusuyuz bunun. oysa ne kadar özel bi kelimedir "canım". adı üstünde; "canım". canın bi parçası yani. ayaküstü tanıdığı, iki geyik yaptığı insana kardeşim diyen insanlardır bunu kullananlar. 3 gündür tanıdığın insan nasıl senin canının bi parçası oluyor diye sorarlar adama.

hayatında bi kere olsun gözlerini kapatıp sevdiği birine "canımmmm" diyen bi insan bilir bu kelimenin gerçek anlamını. gerçek anlamıyla kullanmaktan korkuyoruz. doğru olmadığını bildiğimiz halde kullanıyoruz. noktalama işaretleri yerine "canım" kelimesini yerleştiriyoruz hemen...
canım artık olmustur janım .söyleyenden hızlıca uzaklaşılmalıdır.
canım sadece bir kelime ya da hitap şekli gibi bişeydir. tıpkı ya gibi. yoksa insanlar can'ı olduğunuzu düşündükleri için size canım demezler. olur mu öyle şey canım. aa.
içten gelen bir vurgu ile kalbinin sahibine yöneltildiğinde mümkün değildir bu yitirme hali. gerçi içten gelerek istersen makarna de, aynı duygu oluşur.