bugün
- ülkesi abd ce işgal edilsin isteyen mal cemaatçi10
- true'nin gay olması23
- kedimin boğazımı sıkması11
- arkadaşlar sizce bu gömlek nasıl17
- gideon reid morgan jj silik yesin kampanyası12
- yalnızlığın anlaşıldığı anlar17
- stanley termos18
- hayat bombokken bir şey olup daha da bombok olması8
- ağzı burnu kırılmak istenen sözlük yazarları13
- kadınlar tipe bakmaz24
- arkadaşlar sınava çalışıyorum birşey diyor musunuz18
- gideon reid morgan jj20
- köşeyi dönmek için yapılacaklar11
- erkek dediğin efendi olmalı10
- manyak olmaya karar verdim15
- 22 haziran 2024 türkiye-portekiz maçı84
- sözlükte erkek sanılmak10
- 4 karısı 2 kız arkadaşı olan işsiz adam9
- samet akaydın21
- fener'in devletten yaklaşık 2 milyar tl istemesi11
- bir hatundan istemek9
- hangi sözlük yazarının tipini merak ediyorsunuz31
- milliyetçi olmamak19
- kızıl saç vs siyah saç13
- gece yazıp gündüz yazmayan erkek31
- tacikistan'da başörtü takılması tamamen yasaklandı29
- nervio'nun kartoncu çocuğun ellerini kıskanması9
- insan olmaya ceyrek kala15
- karton toplayan çocuğun elleri17
- kıymanın kilosunun 90 tl olması12
- israil lübnan savaşı13
- anın görüntüsü13
- bir kadının bir erkeğe arkanda ben varım demesi12
- abdülkerim bardakçı15
- larisalisa20
- iran'ın pkk'ya eğitim verdiği iddiası8
- yazarların en büyük dilekleri14
- yaşamak için geçerli sebepler19
- gecenin şarkısı9
- ilim vs bilim9
- incil çok uzun'ya okurken sıkılıyorum12
- hacda aşırı sıcaktan 500 den fazla kişinin ölmesi12
- çıkma teklifi etmek22
- kürtlerin dünya lideri olduğu gerçeği17
- sözlük yazarları nasıl eğleniyor13
- nihavend longa9
- michy batshuayi8
- ona bilmediği bir vergi önerisi yap14
- en kaliteli türk kahvesi markaları9
- karşı cinste aranan özellikler14
insana biricik ve büyük gelen aşkın aslında herkes tarafından tadılan bir duygu olduğunu anlamanın binlerce yolundan sadece biridir.
bir şarkının koskoca bir aşkı tetiklemesi kadar doğaldır. müzik ruha hitap eder. aşk da ruh işidir.
ruh çağırma da çok öenmlidir aşkta. ferruh falansa isminiz yaşadınız. mesela arabalarda ruhsat vardır. neden? çünkü kadını unutursun araba alıncaş. ona aşık olursun dolayısıyla ruh satılır. 3 aşağı 5 yukarı anlaşılır. pazarlık bozulmaz.
ruh çağırma da çok öenmlidir aşkta. ferruh falansa isminiz yaşadınız. mesela arabalarda ruhsat vardır. neden? çünkü kadını unutursun araba alıncaş. ona aşık olursun dolayısıyla ruh satılır. 3 aşağı 5 yukarı anlaşılır. pazarlık bozulmaz.
daha fazlasının azı. Bir şarkı kocaman dünyayı kavanozun içine bile koyar, kavanoz kelimesinin yanında dünyayı küçücük bırakır.
beni ; ''ülkemizde aşk şarkısı yapan sanatçılar kaldımı ki?'' sorusunu düşündürmeye sevk etmiştir. yapıyorum diyenler çöpten, poşetten, bodrum'a gitmekten bahseder olduda.
(bkz: aşkı bir şarkıya sığdırmak)
suat sayın tarafından bestelenen, faruk nafiz çamlıbel'in şu dizeleri, gayet güzel bir şekilde ifade etmiştir, büyük bir aşkın insana neler hissettirdiğini;
''düşmanımdır, seni kim bulursa cana yakın
anan bile okşasa, benim bağrım kan olur...''
''düşmanımdır, seni kim bulursa cana yakın
anan bile okşasa, benim bağrım kan olur...''
bir şarkı yağmur gibi doldurabildi bir semti,
bir semti tam 14 yerinden bir adam terk etti...
(bkz: kağıt bir gemi ve süreya dan bir dize)
bir semti tam 14 yerinden bir adam terk etti...
(bkz: kağıt bir gemi ve süreya dan bir dize)
vardır efendim böyle birşey.
tek bir şarkı artık hayallerden bile ötede kalmış, eskimiş, tavan arasına kaldırılmış bir aşkı anlatabiliyormuş.
pekde boktan birşeymiş bu, yaş ilerledikçe hayatın tamamına bakış açınız değiştikçe hatta ketumlaştıkça bu gibi ergen duygulardan kurtuldum derken döner tekrar damarınıza basarmış.
hatta inletirmiş heyhat!
kaç aşk geçti üstünden ne ben sayarım nede saymama gerek kalmıştır. bu evrene göre bir an bana göre koskoca bir ömür geçmiştir ilk aşktır, ilk acıdır, ilk 5 yıllık saf sadakattir.
bitmiştir acıta acıta, kanayarak geçen aylar, sızlayarak geçen yıllar, üşüyerek geçen on yıl.
soğumuş, bitmiş tarih olmuş, evliliklere girip kaybolmuş öksüz anılar.
hemen sonra o melodi gelir uzaktan usul usul, vurucu sözler yine irlandalının sesiyle duyulur...
i thought of you tonight
in simple twists and turns
incarcerated here
im handcuffed to your world...
handcuffed dersin baştan umursamadan sonra kafan takılır o söze "im handcuffed to your world"
"lan" dersin, "yoksa" dersin "bu içimindeki acı ekşi tat nerden dirildi yine" der es geçer dinlemeye devam edersin, sözleri yakalamak, eşlik etmek için telaş içinde.
sonra gelir aklına o masum öpüşmeler, pekde masum olmayan sevişmeler, vücuduna olan zafiyetini, teninin tadını hatırlarsın, terinin kokusu, saçlarındaki sigara ve şampuan karışımı o koku canlanır zihninde bir hasiktir çekersin.
"hasiktir" denir çünkü canın çok yanmışdır, izleri duruyordur kalbinde. hayatı bir hayalden öte göremeyecek yaşlara yaklaşmışsındır artık buna rağmen o koskoca kafada bu hatıralar müzikle diriliyordur tek tek.
mezardan çıkan zombiler gibi.
teker teker tabutlarını aralayıp ayaklanıyor ölüler.
müziğe girer kaybolursun sözlerinde.
" thought of you tonight
in silent seething heat
through charred and damned desire
dark eros wounding me your
innocence is cruel
and your ass like jesus feet
worth kissing worth kissing
give yourself to me
i share your need
give yourself to me and come to me
give yourself to me
i share your need
give yourself to me
i share your need
i thought of you tonight
through blank and starving eyes
in this one moment of clarity
blink the darkness in my eyes
your lips like bruised vulva
your ass like jesus feet
worth kissing
give yourself to me....
senin ben ağzına sıçayım theraphy?!!!
eşimin, dostumun yanında ağlattın lan beni...
benim gibi odunu.
koskoca altı yılın yekünü bir aşkı, bir dönemi, hayatımın en güzel yıllarının hesabında kaybolurken...
"umarım mutlu olursun" dedirttin ya bana.
tek kasedin, cd in satmasın artık.
pezevengin evladı seni.
tamam geçti, sakinim...
tek bir şarkı artık hayallerden bile ötede kalmış, eskimiş, tavan arasına kaldırılmış bir aşkı anlatabiliyormuş.
pekde boktan birşeymiş bu, yaş ilerledikçe hayatın tamamına bakış açınız değiştikçe hatta ketumlaştıkça bu gibi ergen duygulardan kurtuldum derken döner tekrar damarınıza basarmış.
hatta inletirmiş heyhat!
kaç aşk geçti üstünden ne ben sayarım nede saymama gerek kalmıştır. bu evrene göre bir an bana göre koskoca bir ömür geçmiştir ilk aşktır, ilk acıdır, ilk 5 yıllık saf sadakattir.
bitmiştir acıta acıta, kanayarak geçen aylar, sızlayarak geçen yıllar, üşüyerek geçen on yıl.
soğumuş, bitmiş tarih olmuş, evliliklere girip kaybolmuş öksüz anılar.
hemen sonra o melodi gelir uzaktan usul usul, vurucu sözler yine irlandalının sesiyle duyulur...
i thought of you tonight
in simple twists and turns
incarcerated here
im handcuffed to your world...
handcuffed dersin baştan umursamadan sonra kafan takılır o söze "im handcuffed to your world"
"lan" dersin, "yoksa" dersin "bu içimindeki acı ekşi tat nerden dirildi yine" der es geçer dinlemeye devam edersin, sözleri yakalamak, eşlik etmek için telaş içinde.
sonra gelir aklına o masum öpüşmeler, pekde masum olmayan sevişmeler, vücuduna olan zafiyetini, teninin tadını hatırlarsın, terinin kokusu, saçlarındaki sigara ve şampuan karışımı o koku canlanır zihninde bir hasiktir çekersin.
"hasiktir" denir çünkü canın çok yanmışdır, izleri duruyordur kalbinde. hayatı bir hayalden öte göremeyecek yaşlara yaklaşmışsındır artık buna rağmen o koskoca kafada bu hatıralar müzikle diriliyordur tek tek.
mezardan çıkan zombiler gibi.
teker teker tabutlarını aralayıp ayaklanıyor ölüler.
müziğe girer kaybolursun sözlerinde.
" thought of you tonight
in silent seething heat
through charred and damned desire
dark eros wounding me your
innocence is cruel
and your ass like jesus feet
worth kissing worth kissing
give yourself to me
i share your need
give yourself to me and come to me
give yourself to me
i share your need
give yourself to me
i share your need
i thought of you tonight
through blank and starving eyes
in this one moment of clarity
blink the darkness in my eyes
your lips like bruised vulva
your ass like jesus feet
worth kissing
give yourself to me....
senin ben ağzına sıçayım theraphy?!!!
eşimin, dostumun yanında ağlattın lan beni...
benim gibi odunu.
koskoca altı yılın yekünü bir aşkı, bir dönemi, hayatımın en güzel yıllarının hesabında kaybolurken...
"umarım mutlu olursun" dedirttin ya bana.
tek kasedin, cd in satmasın artık.
pezevengin evladı seni.
tamam geçti, sakinim...
sen diye sevdiğim şarkılar var benim.
orsa, tamer kemah
motosikletli kız, teoman
maskara yerden yüksek
orsa, tamer kemah
motosikletli kız, teoman
maskara yerden yüksek
anathema - (bkz: one last goodbye) gibi şarkıları tanımlar başlık.
buyrun çevirisiyle:
How I needed you
Nasıl sana ihtiyacım vardı
How I bleed now you're gone
Nasıl kanıyorum şimdi sen yokken
In my dreams I can see you
Rüyalarımda seni görebiliyorum
But I awake so alone
Fakat o kadar yalnız uyanıyorum ki
I know you didn't want to leave
Biliyorum sen gitmek istememiştin
Your heart yearned to stay
Kalbin kalmayı istemişti
But the strength I always loved in you
Fakat sende her zaman sevdiğim o güç
Finally gave way
Sonunda pes etti
Somehow I knew you would leave me this way
Her nasılsa biliyordum beni bu şekilde terkedeceğini
Somehow I knew you could never stay
Hernasılsa biliyordum asla benimle kalamayacağını
And in the early morning light
Ve sabahın ilk ışıklarında
After a silent peaceful night
Huzurlu, sessiz bir geceden sonra
You took my heart away
Kalbimide aldın götürdün uzaklara
In my dreams I can see you
Hayallerimde seni görebiliyorum
I can tell you how I feel
Sana hissettiklerimi söyleyebiliyorum
In my dreams I can hold you
Rüyalarımda sana sarılabiliyorum
It feels so real
Bu tıpkı gerçek gibi geliyor
And I still feel the pain
Ve hala o acıyı hissediyorum
I still feel your love
Hala sevgini hissediyorum
I still feel the pain
Hala o acıyı hissedebiliyorum
I still feel your love
Hala sevgini hissedebiliyorum
Somehow I knew you would leave me this way
Her nasılsa biliyordum beni bu şekilde terkedeceğini
Somehow I knew you could never stay
Hernasılsa biliyordum asla benimle kalamayacağını
And in the early morning light
Ve sabahın ilk ışıklarında
After a silent peaceful night
Huzurlu, sessiz bir geceden sonra
You took my heart away
Kalbimi aldın götürdün uzaklara
I wish you could have stayed
Ben kalabilmiş olmanı dilerdim
buyrun çevirisiyle:
How I needed you
Nasıl sana ihtiyacım vardı
How I bleed now you're gone
Nasıl kanıyorum şimdi sen yokken
In my dreams I can see you
Rüyalarımda seni görebiliyorum
But I awake so alone
Fakat o kadar yalnız uyanıyorum ki
I know you didn't want to leave
Biliyorum sen gitmek istememiştin
Your heart yearned to stay
Kalbin kalmayı istemişti
But the strength I always loved in you
Fakat sende her zaman sevdiğim o güç
Finally gave way
Sonunda pes etti
Somehow I knew you would leave me this way
Her nasılsa biliyordum beni bu şekilde terkedeceğini
Somehow I knew you could never stay
Hernasılsa biliyordum asla benimle kalamayacağını
And in the early morning light
Ve sabahın ilk ışıklarında
After a silent peaceful night
Huzurlu, sessiz bir geceden sonra
You took my heart away
Kalbimide aldın götürdün uzaklara
In my dreams I can see you
Hayallerimde seni görebiliyorum
I can tell you how I feel
Sana hissettiklerimi söyleyebiliyorum
In my dreams I can hold you
Rüyalarımda sana sarılabiliyorum
It feels so real
Bu tıpkı gerçek gibi geliyor
And I still feel the pain
Ve hala o acıyı hissediyorum
I still feel your love
Hala sevgini hissediyorum
I still feel the pain
Hala o acıyı hissedebiliyorum
I still feel your love
Hala sevgini hissedebiliyorum
Somehow I knew you would leave me this way
Her nasılsa biliyordum beni bu şekilde terkedeceğini
Somehow I knew you could never stay
Hernasılsa biliyordum asla benimle kalamayacağını
And in the early morning light
Ve sabahın ilk ışıklarında
After a silent peaceful night
Huzurlu, sessiz bir geceden sonra
You took my heart away
Kalbimi aldın götürdün uzaklara
I wish you could have stayed
Ben kalabilmiş olmanı dilerdim
(bkz: değmesin ellerimiz)
güncel Önemli Başlıklar