bugün

bir kadın için, ağlamak; olgunlaşma göstergesidir. bir nevi içinde biriken zehri dışarı atarak ferahlamaktır. ağlayarak kendisine acı veren şeyleri damlalarla yıkar ve geçer gider, geri de bırakır.. kadın gözyaşı konusunda çok bonkör davranmasa içinde biriken acı, kaos, çarpışmalar kadını içten çürütecektir. ama kadın ağlar..ağlar ve kinini, hiddetini atar, üzüntüsünü atar. belki de akıttığı her damla gözyaşı yediği kazıkları çıkarır sırtından evet tam sırtının ortasından. kadın için ağlamak boşalmak ve rahatlamaktır.

ama ağlarken gözlerinden akan damlalarının amacı kimseye asit etkisi yapması değildir.. sadece ağlar ve rahatlar, ağladığı için suçlanırsa yine ağlar..içine akıtmaz erkekler gibi sıkıntı yaşlarını en güzeli de bu değil mi?...
bir erkeğin ancak annesine , kız kardeşine , kızına ya da karısına birşey olduğunda gerçekleştirebileceği eylem. yoksa hiçbir erkek alelade bir kız için göz yaşı dökmez. köpek gibi sevse de dökmez. kendine yakıştıramaz. öfkesini içinde saklar ama ağlamaz. erkekliğin şanındandır der ve ağlamaz. oysa ki hepimiz insanız . kadın erkek farketmez , duyguların dışavurumudur ağlamak ve eğer çok sevilirse , içinin parçası olmuşsa karşıdaki insan kız da olsa erkek de olsa ağlamalıdır ve bu yadırganmamalıdır.
Eğer yürek gerçekten seviyorsa ağlar delikanlılık yapmanın bi alemi yoktur hele hele gurur yapmak çok mantıksızdır. Seviyorsan ve kaybetmişsen ağlarsın bunun cinsiyetle hiç bir alakası yoktur.
herkesin hatun kişinin karşısında sadece bi kere yapması gereken olayı abarttığında artık bi karizması kalmayan aktivite.
lezbiyense bir kadının da başka bir kadın için yapabileceği bir eylem.
gerçekten ağlamaktır.
"ağla açılırsın" gibi sözlerin işlemediği durum. açılınmaz, ağladıkça daha da kötü olunur. tek seferlik değildir, krizler halinde gelir en az yarım saat sürer.
bizim için ne kadar hüzünlü olsa da karşıdaki kadın olacağı için göz yaşları bile bir anlam ifade etmez.

yani duvarın sıvası için ağlamak kadar saçmadır.
türk erkekleri için genelde duvarı yumruklamakla devam eden fiildir, parmaklar kurban edilir.
(bkz: için için ağlamak)
ağlamanın cinsiyeti olmaz. son derece insani bir durumdur, kadın erkek için erkek kadın için ağlayabilir. burada önemli olan " kimin için? " ağlandığıdır. çok değerli birşeydir ağlamak, yoksa haline ağlarsın.
bir erkekeğin karizmasının nirvanaya ulaşmasıdır.
yüzü size dönük yan yatarken, gözünden akan bi damlanın üstüne 'gideceksin..' demesi gecenin bu saatinde aklınıza gelince onu bu kadar özleyebilceğinizi farketmenize neden olan anıdır.andır.geçmişte kalmıştır.
bir çok sebepten ağlamak isteyebilir insan ve bu çok doğal bir davranış, dolayısıyla çok ta üzerine tartışılabilir bir durum olmadığını düşünüyorum ta ki hastalık derecesinde bir duygu yoğunluğu yüzünden ağlama krizlerine girme sınırına kadar tabi ki. onun dışında ağlamak güzeldir...
eğer o kadın hayatınızın kadınıysa yapmaktan asla utanılmayacak duygudur.
hiç sizinle olmayan hiç yan yana çektirmediğiniz fotoğraflara bakıp hiç sevgili sıfatı altına girmediğiniz biri içinde ağlamak vardır. (bkz: 9 yıl sevip söyleyememek)
(bkz: timsah gözyaşları) onlar.
annem hastalandığında babamın yaptığı şey. sevgi ve korkudan ziyade çaresizlik vardı bu yaşlarda...
çok yürekten seven erkeğin yaptığı olaydır.Bir kere ağlamışsa delikanlılıktır,lakin her dakika her saniye zırıl zırıl ağlıyorsa inandırıcılığı kalmaz.Erkek bir kere ağlar ama tam ağlar.Adam gibi sevmişse yürekten ağlar...
(bkz: erkekler de ağlar)**
insanların sevdiği bir kişi veya yakından tanıdığı bir kız arkadaşı için belli bir sebepten dolayı göz yaşı dökmesine denir.
ağlanıcak ne kadar değer kaldı ki bu hayatta dedirtendir. Normaldir.

yarası olan, her erkeği erkek sanıp altına yatan, sonra tekmeyi yiyince erkekler şöyle böyle diye bilen sözde kadınlardan daha içten ağlar hemde.
herhangi bir şey için ağlamakla tek benzerliği gözyaşı olan ağlamaktır.

gözler bir volkanın krateri, gözyaşlarıysa kordur, lavdır; yakar.
çok az erkeğin gerçekleştirebildiğ eylemdir. kadınlar için erkekler, her ayrılık sonrası vur patlasın çal oynasın, o bar senin bu bar benim, kucaktan kucağa gezinmektedirler.

edit: öyle değilmiş.
o kadın anne ise, anlamlıdır. giden sevgilinin ardından ağlanmaz.