bugün

(bkz: kaybettiklerim aslında kazandıklarımmış)
önce hiçbirşeyin değeri yokmuş gibi gelir ama sonradan anlarsın hayatındaki birçok şeyin ne kadar değerli olduğunu (arkadaşlar, aile, yaşanılan şehir, ...). bir de senin kederine senden çok üzülen, bir gülümsemen için gözünün içine bakan o harika kızı farketmeni sağlar.

sonuçta eziyetli bir meseledir aşk acısı. ama bittiğinde (uzun zaman alabilir) reset atılmış, fresh bir kafayla başlar insan hayata.

bi de en önemlisi her konuda geçmişi geçmişte bırakabilmeyi öğrenir insan.
aşk acısı insana genelde kaybettiren bir şey olarak gelir fakat sanılanın aksine
aşk acısı insana çok şey kazandırır: yeni bir soluk, yeni bir hayat...
bunlar istenilmese bile biten bir aşkın mutlak sonucudur.
(bkz: yüksek tansiyon)
bazen insanın kendi değerini farketmesini sağlar.
bir daha aşık olduğunda, yaptığı hataları yapmamayı öğreten, karşısındaki insanın değerini bilmesine sebep olan acıdır. bazen gereklidir.
(bkz: para)

"zengin olucam, alıcam o kızı" nidaları ile birlikte.. *
acının insana kattığı değeri bilirim küsemem,
acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir..
olgunluk ve yeni bakış açılarıdır .. insanlara yaklaşımlar da iyi yönde değişebilir.
Yalnızken bol gözyaşı , arkadaşlarlayken bol kahkaha .

(bkz: delirdim)
(bkz: alkolizm)
saçlarında bit olmaması. *
aşk acısı hırslandırır; onu unutmak için olmadık şeyler yapılır; nebileyim dersler çok daha iyi olur vs. kimisinde ters etkiolur ilki tercik edilen acı biçimidir. ruh ezilir, intikam almak ister, ama ona kıyamaz,acır canın yine kızarsın,yine üzülürsün,böyle bir süreç.onun yanında gördügünde başkasını umurmamıyor gibi yaparsın ama içten içe canın yanar taaki başkası çıkıp gelene kadar. ama bazısı kim gelirse gelsin biraz olsun insanın canını yakar.
eğzersiz. kalp bir kastır eğzersiz yaptıkça sertleşir bütün kaslar gibi.
düş sokağı sakinlerini keşfetmektir...
acımamayı öğretir,aslında kazandığın bişi olmaz,losersın lan!
bir ask acisi bir insana bir sey katabilir veya kazandirablir mi ki hakikaten? kaybettiklerinden ders almayi ogretir olsa olsa. kaybettigin aski kaybetme nedenini, iliskinin bitme nedenini gosterir, bir daha boyle hatalara dusmemeni saglar belki. ama bunlari bir kazanim olarak gormek ne kadar dogru bilmiyorum. ask acisi kimilerinin yasamini/yasam sevincini elinden alabilme yetisine bile sahipken, ne kazancindan bahsediyorsunuz allasen?
o bakmaya kıyamadığınız kadınların da sıçtığı gerçeğini anlamışsınızdır. Sıçarlar hemde ağzınıza yüzünüze...
bir insan aşktan ne kadar acı çekerse o acı içinde kalır, kalır ve zamanla olgunlaşır bu konuda. sonunda da duyarsız kalır.

unutmayın ki kızlar her zaman güçlü erkekleri sever. güçsüz erkeğe ihtiyacı yoktur.
ruhen en büyük gücü verir insana, atlatıldıktan sonra kralını tanımassınız; sanki yeniden dogmus gibi olursunuz, ta ki bir sonrakine kadar. bu noktada her yasadıgı iliskiyi ask sanan bünye cıkar karsımıza. ama ask bir defa yasanır. ilktir, ölümsüzdür, mesafe-yer-zaman tanımaz, sonsuzdur.
ileride vuku bulması kuvvetle muhtemel bir başka aşk acısına karşılık potansiyel kuvvet teşkil edecek tecrübe.
bir daha kimseyi cok sevmemek ve askın hayatınızı yönetmesine izin vermemek olabilir.

(bkz: askin 4s kurali)
yaşanılan gerçek bir aşkın acısıysa, üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin hep can yakar. ne ondan sonra gelecek olanlara karşı bi kontrol geliştirmenize yardımcı olur, nede tecrübelenmenizi sağlar. bunlar sadece eskitilen sevgililerin orta ve uzun dönemdeki katkılarıdır size.
evlat acısını yaşamış birinin acısını sonradan hayata getireceği çocuklar nasıl yok edemiyorsa, sonradan hayatınıza girecek insan da aşk acınızı dindirmekte yetersiz kalacaktır.
anılarla avunabilme yetisi, daha doğrusu zorundalığı, bir şarkıya milyon anlam yükleyebilme ve içmeden sarhoş olabilme özelliği.

bulutların üstünden
bıraktım ben kendimi
sonunu düşünmeden
duygular sarınca beni
gizlice tuttum elini
yüzüne baktım usulca
gözlerin fısıldadı ahh
mutluluğu yavaşca...
aynı hataya düşmeme konusunda kesin karar alabilme yeteneği.
güncel Önemli Başlıklar